Zaten her şeyi batırmışken batıracak başka bir şey kaldığını sanmıyorum. | Open Subtitles | لأنّني لا أظنّ أنّ هناك شيء لأخرّبه لم نقم بتخريبه سلفاً |
sanmıyorum. Ayrıca az evvel cebine koyduğun şeyi görmek istiyorum. | Open Subtitles | لا أظنّ ذلك، وأريد رؤية ما وضعته في جيبك للتوّ. |
daha büyük bir çocuk edinmek, ama bunu idare edebileceğimizi sanmıyorum. | Open Subtitles | تبنّي طفل أكبر، لكن لا أظنّ أنّني أستطيع التعامل مع ذلك |
Ama gerçekten bir problemim olduğunu düşünmüyorum. Saçma, sen uyuşturucu aldın. | Open Subtitles | ــ لكن لا أظنّ أنّ لديّ مشكلة ــ هراء، لقد تعاطيت المخدرات |
bence onlar terörist değiller. bence ortada başka şeyler dönüyor. | Open Subtitles | لا أظنّ أنّهم إرهابيّون، أظنّ أنّ هُنالك أمرٌ آخر يجري. |
Şu durumda kaldırabileceğimi zannetmiyorum. | Open Subtitles | لا أظنّ أن بمقدوري القيام بذلك في حالتي الراهنة. |
Mağazanın bize o tarz bir deneme için izin vereceğini sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظنّ أنّ المتجر سيسمح لنا بالقيام بذلك النّوع من الاختبارات |
Kurala karşı herhangi bir kusurum olacağını sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظنّ أنّي أملك أيّ تقصير ضدّ نظام الإعتراف. |
Çünkü iyi uyum sağlayacağımı sanmıyorum. | Open Subtitles | لأنّنى لا أظنّ أنّنى سأتلاءم مع الصورة بشكل جيّد |
Hiç sanmıyorum. Muhtemelen ilk seksimi yapardım. | Open Subtitles | لا أظنّ ذلك، من المحتمل أن عليّ ممارسة الجنس أوّلا. |
Bu noktada centilmenliğin bir seçenek olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظنّ أن النخوة تعتبر خياراً في هذه المرحلة |
Çünkü hazır olduğumu sanmıyorum ve bunun senin için ne kadar önemli olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | لأنني لا أظنّ أنني مستعدة، وأعرف كم هذا مهم لكِ |
Beni bir daha gördüğünüzde gülümsemiyorsam, ...bundan hoşlanacağınızı hiç sanmıyorum. | Open Subtitles | إذا رأيتماني مجدداً, ولم أكن ابتسم لا أظنّ أن ذلك سعجبكما |
Fazladan bir sikin yoksa bunun mümkün olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظنّ أنّ هذا سيكون مُمكناً إلا إن نما لكَ قضيب آخر |
Buna daha fazla devam edebileceğimi sanmıyorum. Ya bırakmak istersem? | Open Subtitles | لا أظنّ أنه بمقدوري فعل ذلك بعد الآن، ماذا لو أردتُ الإنسحاب؟ |
Onun değiştirilmesinin yenileme planlarının bir parçası olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظنّ استبدال هذا كان مدرجاً في خطط الترميم |
Oyalayabildiğim kadar oyalarım ama 20 dk.dan daha fazla vaktin olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | سأتوقفقدرما أستطيع.. ولكنني لا أظنّ أن لديك أكثر من عشرون دقيقة |
Beni iyi yönde etkilediğini sanmıyorum. | Open Subtitles | أتعلمين؟ لا أظنّ بأنه يؤثّر علي تأثيراً صالحاً |
Bu kızların herhangi bir hedef olduklarını sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظنّ بأنّ هاتين الفتاتين أهدافاً عشوائية |
Patronunun ofisini sabote etmenin zekice bir karşı saldırı olduğunu düşünmüyorum. | Open Subtitles | لا أظنّ تخريب مكتب رئيستنا سيكون هجوماً معاكساً حكيماً |
Hayır bundan şahsen sorumlu tutulabileceğime inanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظنّ أنّه من الممكن أنّ أٌحمّل المسؤوليّة شخصياّ |
Topu tutmaktan ya da ondan kaçmaktan fazlasını yapabilirsin. Gerçi bunun size yardımı olacağını pek sanmam. | Open Subtitles | بوسعكم فعل ما يتعدّى تجنّب الكرة أو إمساكها، لكنّي لا أظنّ نصيحتي ستفيدكم. |