"لا بدّ أنّه" - Translation from Arabic to Turkish

    • olsa gerek
        
    • şey olmalı
        
    • çıkmış olmalı
        
    • o olmalı
        
    • istemiş olmalı
        
    Bunun için iyi para aldık. Değerli bir şey olsa gerek. Open Subtitles نتلقّى مالاً كثيراً مقابل هذا، لا بدّ أنّه ذا قيمة كبيرة
    Giderek birbirinize benziyorsunuz. Aşktan olsa gerek. Open Subtitles صار كلامكما يتشابه أكثر يوماً عن يوم، لا بدّ أنّه الحبّ
    Giderek birbirinize benziyorsunuz. Aşktan olsa gerek. Open Subtitles صار كلامكما يتشابه أكثر يوماً عن يوم، لا بدّ أنّه الحبّ
    Sihrinin olması ve işe yarar olmak güzel bir şey olmalı. Open Subtitles لا بدّ أنّه مِن الجميل أنْ يمتلك المرء سحراً ويكون مفيداً
    Sana karşı elindeki kozu hayal bile edemiyorum ama büyük bir şey olmalı. Open Subtitles لا أتخيّل ما تملكه ضدّكَ، لكن لا بدّ أنّه أمرٌ هائل.
    Temiz hava almak için dışarı çıkmış olmalı. Open Subtitles لا بدّ أنّه خرج لإستنشاق بعض من الهواء.
    Hayır. Arka kapıdan çıkmış olmalı. Open Subtitles -كلّا، لا بدّ أنّه تسلّل من الوراء .
    Şifreyi koruyan o olmalı. Open Subtitles لا بدّ أنّه من كان يحمي الشفرة
    Öğrendiğinde yüzünün ne şekil alacağını görmek istemiş olmalı. Ona eziyet ediyor. Open Subtitles لا بدّ أنّه أراد رؤية وجهها لحظة علمها بذلك، إنّه يعذّبها.
    1985'te, çocuğu kurtaramadığı o gece kaybetmiş olsa gerek. Open Subtitles لا بدّ أنّه أضاعها عام 1985، عندما لم ينقذ الفتى.
    Amirleri için sinir bozucu bir şey olsa gerek. Open Subtitles لا بدّ أنّه شيء محبط لأي مشرف.
    Otobanda araçların motorunu durduran yüksek elektromanyetizma burada da etkili olsa gerek. Open Subtitles ارتفاع الكهرومغناطيسيّة الذي أدّى لفقدان السيّارات للطاقة على الطريق السريع... لا بدّ أنّه موجودٌ في هذه البلدة أيضاً.
    Artık bir yol var. Bir yere bağlı olsa gerek. Open Subtitles لا بدّ أنّه متّصلٌ بشيء.
    Acıtmış olsa gerek. Open Subtitles يا إلهي، لا بدّ أنّه يؤلم.
    Başka bir şey olmalı. Bildiği bir şey. - Söylemekten korktuğu bir şey. Open Subtitles لا بدّ أنّه شيء آخر شيء يعرفه ويخشى البوح به
    Korkunç bir şey olmalı, gece yatağa yatıp neye uyanacağını bilmemek. Open Subtitles الطفلة منهكة لا بدّ أنّه مرعب، خلودُكَ للنوم...
    - Merdivenleri çıkıyor, o olmalı. Open Subtitles -لقد استقل سلّم الخدمات، لا بدّ أنّه هو" "
    Öğrendiğinde yüzünün ne şekil alacağını görmek istemiş olmalı. Ona eziyet ediyor. Open Subtitles لا بدّ أنّه أراد رؤية وجهها لحظة علمها بذلك، إنّه يعذّبها.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more