"لا بد أنهم" - Translation from Arabic to Turkish

    • olmalılar
        
    Biri aramıştı. Kapatmış olmalılar. Open Subtitles لقد كان هناك مكالمة لا بد أنهم قطعوا الاتصال
    Telefonları takarken yapmış olmalılar. Open Subtitles لا بد أنهم قاموا بهذا عندما جهزوا الهواتف.
    Geminin kapatılmış olan bölümünde kısılıp kalmış olmalılar. Open Subtitles لا بد أنهم حصروا في القسم المغلق من السفينة
    Atmosferden geçerken ısı işaretimizi farketmiş olmalılar. Open Subtitles لا بد أنهم ألتقطو أثر حرارتنا عندما عبرنا الغلاف الجوي
    Ailesine çocuklarının çatıdan atlamak üzere olduğunu haber verdiniz mi? Sevinçten havalara uçmuş olmalılar. Open Subtitles هل أخبر أحد العائلة بأن ولدهم كاد يقع من السطح لا بد أنهم سعداء
    - Uçaktan düşmüş olmalılar. Open Subtitles أظنهم كانوا في الغابة. لا بد أنهم سقطوا من الطائرة.
    Mesajı bu kokuşmuş pisliğe taşıttırdıklarına göre acınacak durumda olmalılar. Open Subtitles لا بد أنهم يائسون حقاً لكي يسلموا رسالة لهذا الغبي الكريه الرائحة
    Kamerayı bulduğumuzda sinyalin yerini değiştirmiş olmalılar. Open Subtitles لا بد أنهم أعادوا توجيه الإشارة في حالة وجدنا آلة التصوير
    Wraithlerin beni canlı istediklerini biliyor olmalılar. Open Subtitles لا بد أنهم يعلمون أن الريث مازالوا يريدوني حيا
    Milyarlarca yıldır aşağıda kalmış olmalılar, şimdiyse hayvana dönüşmüşler. Open Subtitles مليارات. لا بد أنهم تطوروا عبر هذه السنوات إنهم مجرد وحوش الآن
    Doug Holden ve Matt Campbell'ı kimliklerinin açığa çıkmaması için öldürmüş olmalılar. Open Subtitles لا بد أنهم قتلوا دوغ ومات بحيث لن يتم تحديدها في وقت لاحق.
    Seni Buck Lake'de oldukça fena benzetmek istiyor olmalılar, huh? Open Subtitles لا بد أنهم يحتاجون إليكِ بشدة فى باك لايك صحيح ؟
    Bu silahları yakın bir yerde tutuyor olmalılar. Open Subtitles لا بد أنهم يحتفظون بهذه الاسلحة في مكان قريب من هنا
    Klon yaratmak için birinin genetik zincirini kullanıyor olmalılar. Open Subtitles لا بد أنهم يستعملون نوعا من السلاسل الجينية لصنع مستنسخ
    Tarayıcıların hassaslığını artırmanın bir yolunu bulmuş olmalılar. Open Subtitles لا بد أنهم وجدوا طريقة لزيادة حساسية المجسات لديهم
    Kimyasalları yasadışı olarak atıyor olmalılar. Open Subtitles لا بد أنهم يلقون بمواد كيماوية بطريقة غير شرعية
    Şarapnel saplanmış buna. Buralarda bir yerde olmalılar. Open Subtitles ثمة شظايا قنابل يابانية لا بد أنهم هنا بمكان ما
    Ofisten ayrıldığım anda yazmış olmalılar. Open Subtitles تلقيت خطابًا هذا الصباح لا بد أنهم كتبوه بعدما تركت المكتب مباشرةً
    Toz alırken yanlış çekmeceye koymuş olmalılar. Open Subtitles كانت جلبة بلا داعٍ لا بد أنهم وضعوها على رف آخر عندما كانوا ينظفون الغرفة
    Periyodik cetvele koymayı unutmuş olmalılar. Open Subtitles لا بد أنهم نسوا هذه الأشياء في الجدول الدوري

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more