Önceden Sabıkası yok, bu da zeki ve eğitimli olduğunu gösterir. | Open Subtitles | لا سوابق لديه، مما يعني أنه ذكي وعلى الأرجح مثقف |
Sabıkası yok, internette alışveriş kaydı yok. | Open Subtitles | لا سوابق ولا ماضي لمشتروات عبر الإنترنت |
Sabıkası yok, internette alışveriş kaydı yok. | Open Subtitles | لا سوابق ولا ماضي لمشتروات عبر الإنترنت |
Çoktan araştırıyorum. Ah, suç kaydı yok, araba kaydı yok. | Open Subtitles | فعلت مسبقاً لا سوابق جريمة لا قيادة مخمور |
Polis bir aileden gelmiş, düşmanı yok, suç kaydı yok. | Open Subtitles | اتى من عائلة شرطة, لا أعداء, لا سوابق جنائية. |
Serena Holmes, 32 yaşında, Sabıkası yok, psikiyatrik geçmişi yok. | Open Subtitles | سيرينا هولمز " 32 عاماً " لا سوابق لا تاريخ نفسي |
- Eski bir asker. Sabıkası yok. - Şu an nerede yaşıyor? | Open Subtitles | جندي سابق في الجيش، لا سوابق له - أين يعيش الآن؟ |
Sabıkası yok, sadece hız cezaları. | Open Subtitles | لا سوابق, فقط مخالفات سرعة. |
- Barry Kurt. Sabıkası yok. Coral'da bir benzincide bulmuşlar. | Open Subtitles | اسمه (باري كرت)، لا سوابق له، وجدوه في محطّة وقود في (كورال) |
Sabıkası yok. | Open Subtitles | لا سوابق جنائيّة. |
O, Queens'de büyük bir süpermarket'de yöneticilik yapıyor, Sabıkası yok ve yedi yıldır evli. | Open Subtitles | إنّه مُدير متجر كبير في (كوينز)، لا سوابق جنائيّة، مُتزوّج لسبع سنوات. |
Aile çiftliğinde kalıp çalışıyor. - Sabıkası yok. | Open Subtitles | لا سوابق جنائية |
Polis bir aileden gelmiş, düşmanı yok, suç kaydı yok. | Open Subtitles | اتى من عائلة شرطة, لا أعداء, لا سوابق جنائية. |
Bir seri katile göre tertemiz, herhangi bir sabıka kaydı yok. | Open Subtitles | حسنا، فهو حاد نظيفة لسفاح. لا سوابق جنائية على الإطلاق. |
Stuart Price. Suç kaydı yok. Bir tutuklama: | Open Subtitles | (ستيوارت برايس)، لا سوابق وقد اُعتقلت مرة واحدة |
Phil Wenneck. Suç kaydı yok. Bir tutuklama: | Open Subtitles | (فيل وارنيك)، لا سوابق وقد اُعتقلت مرة واحدة |
Suç geçmişi yok. | Open Subtitles | لا سوابق جنائيّة. |
Suç geçmişi yok. | Open Subtitles | لا سوابق عدلية |