"لا فرق" - Translation from Arabic to Turkish

    • fark etmez
        
    • Aynı şey
        
    • farkın yok
        
    • Zaten fark
        
    • Bir fark yok
        
    • hiç farkı yok
        
    • hiç fark
        
    • farketmez
        
    Onu buraya, bana getirmenizi istiyorum, ölü veya canlı hiç fark etmez! Open Subtitles أريدكم أن تحضروه إلى هنا حياً أم ميتاً، لا فرق.
    Onu buraya, bana getirmenizi istiyorum, ölü veya canlı hiç fark etmez! Open Subtitles أريدكم أن تحضروه إلى هنا حياً أم ميتاً، لا فرق.
    mesela yerçekimi yasası, eğer bir binadan düşerseniz, iyi veya kötü olmanız fark etmez yere düşersiniz. Open Subtitles فكما أن هناك قانون الجاذبية فإن وقعت من سطح بناء لا فرق إن كنت شخصا جيدا أم سيئا
    - Hayır, Aynı şey değil. - Bana göre aynı. Open Subtitles كلاّ، شتّان بين الأمرين - لا فرق بالنسبة لي -
    Kardeşinden farkın yok senin! Open Subtitles لا فرق بينك وبين شقيقتك
    Zaten fark etmez. Seninle pazarlık edecek durumda değilim. Open Subtitles لا فرق في هذا فلا موقف لدي, صحيح؟
    Şimdi, dinleyeciler arasındaki paleoantropolojistleri ya da fiziksel antropolojistleri kızdırmariskine rağmen, aslında bu iki taş alet grupları arasında çok fazla Bir fark yok. TED الآن، سأخاطر بإهانة عالم أصول البشر أو عالم حيوية الإنسان من الحاضرين، بصفة أساسية لا فرق يلاحظ بين مجموعتي الأحجار.
    Ya kadınlar? Çalışma 15 -- erkeklerden hiç farkı yok. TED ماذا عن النساء؟ الدراسة رقم 13: لا فرق بينهن والرجال.
    Bu veya diğeri fark etmez. Open Subtitles و لكن مع هذا الفريق ستلعبين فى الوسط هذا الفريق ام ذاك الفريق لا فرق
    İster benimle gelip kürek çekmeme yardım edersin, ister burada kalırsın. Açıkçası, benim için hiç fark etmez. Open Subtitles أو يمكنكِ البقاء هنا، بصراحة، لا فرق في ذلك عندي
    Gördüğünüz şeyden korkmuş ya da heyecan duymuş olmanız benim için fark etmez. Open Subtitles لا فرق لديّ ما إذا كنتم خائفين مما رأيتموه، أو متحمسين
    Benim veya başkasının, hiç fark etmez. Open Subtitles لا فرق بين قتل زوجتي أو قتل أي أحد
    Kız olsun, oğlan olsun, hiç fark etmez. Open Subtitles أولاد ، بنات لا فرق بالنسبةِ لى
    Benim için fark etmez. İstediğini yap. Open Subtitles لا فرق عندي، افعلي ما شئت لا يهمني
    Ne fark... Aynı bayramlarda tatil yapıyoruz. fark etmez. Open Subtitles كلاهما يحصل على نفس العطلات، لا فرق
    Çoğu Aynı şey, öyle değil mi? Open Subtitles لا فرق فعلاً، صحيح؟
    Prens'siniz aslına bakarsanız. Aynı şey. Open Subtitles لا فرق أنا الحاكم ، صح؟
    İkisi Aynı şey, aslında. Open Subtitles لا فرق ، في الحقيقة
    O halde Rossler'dan bir farkın yok. Open Subtitles (إذاً لا فرق بينك وبين (روسلر
    Zaten fark etmez. Seninle pazarlik edecek durumda degilim. Open Subtitles لا فرق في هذا فلا موقف لدي, صحيح؟
    Bu otobüs, bu nehir, hepsi! Öbür dünyayla bu dünya arasında tek Bir fark yok! Open Subtitles الحافلة هؤلاء الناس النهر كل شيء لا فرق
    Gai-sensei için bu kayalığın normal bir yoldan hiç farkı yok. Open Subtitles بالنسبة للمعلم (غاي) لا فرق بين الجرف وبين الأرض المسطحة
    Ölü ölüdür, nereye gömüldüğünü farketmez. Open Subtitles الأموات هم الأموات ، لا فرق أين نضعهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more