Bu projeyi medyaya aslında ihtiyacımız olmayan tüm bu beklentilerle yaklaştığımıza dikkat çektiği için de seviyorum. | TED | أحب هذا المشروع أيضًا لأنه ينبهنا لحقيقة أننا نستخدم كل وسائل المتعة هذه بكل هذه الإمكانيات التي لا نحتاجها بالضرورة. |
İhtiyacımız olmayan şeyleri almak için nefret ettiğimiz işlerde çalıştırıyor. Biz, tarihin orta çocuklarıyız dostlarım. | Open Subtitles | نعمل في وظائف نكرهها لنشتري تفاهات لا نحتاجها |
Böylece bu, "atalarımızın sahip olduğu ama bizim ihtiyacımız olmayan şeyler ıskartaya çıkabilir" anlamına gelir. | Open Subtitles | هذا يعني أن الأشياء التي كانت لدى أسلافنا و لا نحتاجها يتم التخلص منها |
Hadi, dostum. Gidip biraz güreş izleyelim. Ona ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | هيا يا رجل، لنذهب لمشاهدة المصارعة، لا نحتاجها |
Ona ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | نحن لا نحتاجها. |
Ona ihtiyacımız yok da ne demek? | Open Subtitles | ماذا تعني أنّنا لا نحتاجها ؟ |
Buna Gerek yok, koridorda yargıca rastladım, her şeyi hallettim. | Open Subtitles | لا نحتاجها. ذهبت الى القاضى فى القاعة. واهتممت بكل شىء. |
İhtiyacımız olmayan bir sürü eşyamız var... büyük ekran TV'ler, iki araba, gerçekten kocaman bir ev. | Open Subtitles | يبدو انه لدينا الكثير من الامور و التي لا نحتاجها أجهزة تلفاز بشاشات كبيرة سيارتان منزل كبير جدا |
İhtiyacımız olmayan parayı kazanmaya çalışıp her kuruşunu hayatta kalmaya harcamanın. | Open Subtitles | مطارد أموال لا نحتاجها ، وقضاء كل ثانية في حياتنا لمحاولة البقاء على قيد الحياة |
İhtiyacımız olmayan şeyleri alıp çöp sepetine atmaya hazır olan var mı? | Open Subtitles | من مستعد لأخذ كل الأشياء التي لا نحتاجها ورميها في الصندوق؟ |
Brad Pitt'in "Dövüş Kulübü"nde dediği gibi: "İhtiyacımız olmayan şeyleri alabilelim diye nefret ettiğimiz işlerde çalışıyoruz" | TED | كما يقول براد بيت في فيلم "نادي القتال" "نعمل في وظائف نكرهها لنشتري تفاهات لا نحتاجها" |
Bu bizim, insanların hikayesidir, bu gerçekte önemsediğimiz insanlarda çok da uzun sürmeyecek etkiler yaratmak için sahip olmadığımız bir parayı ihtiyacımız olmayan şeylere harcamaya ikna edilmektir. | TED | إنها قصة عنا نحن، الناس، كوننا مُقتنعين أن نصرف أموال لا نملكها على أشياء لا نحتاجها لخلق إنطباعات لن تستمر طويلاً مع أناس لا نهتم بهم. |
İhtiyacımız olmayan şeyleri satacağız. | Open Subtitles | من بيع بعض المواد التي لا نحتاجها |
Tecrübesiz. Ona ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | إنها بلا خبرة لا نحتاجها |
Boş ver Laura yı. Biz hepimiz biriz. Ona ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | انسَ (لاورا)، نحن جميعاً هنا و لا نحتاجها. |
Büyükanne Lyle konusunda endişelenme. Ona ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | و لا تقلقي بشأن جدتى (لايل) نحن لا نحتاجها |
Mutlu bir hayat için Ona ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | لا نحتاجها لنحظى بحياة سعيدة |
- Yani Ona ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | -لذا لا نحتاجها |
- Ona ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | -نحن لا نحتاجها |
Buna Gerek yok, koridorda yargıca rastladım, her şeyi hallettim. | Open Subtitles | لا نحتاجها. ذهبت الى القاضى فى القاعة. واهتممت بكل شىء. |
Kafanı öteki şeyden arındırman... Herşeyi bilmemize Gerek yok. | Open Subtitles | أفضل طريقة أن يصبح تفكيرك فى الأشياء التى لا نحتاجها حتى... |