"لا نريده" - Translation from Arabic to Turkish

• istemeyiz
• istemediğimiz
• istemiyoruz

Sırf savaş var diye bitmesini istemeyiz, değil mi?
حسنا ، اٍننا لا نريده أن ينتهى لمجرد أن الحرب قائمة ؟

Bu olaydan sonra ortalıkta dolaşmasını istemeyiz.
لا نريده أن يبقى حراّّ بعد كل ما جرى هنا

Seni geri zekalı sanmasını istemeyiz.
ليس بهذا البطء لا نريده أن يظنك متخلفة عقلية

Bana göre dünya, üzerinde gerçekten düşündüğümüzde... ...çok da istemediğimiz... ...bir geleceğe doğru dönüyor.
بالنسبة لي, العالم يتجه نحو مستقبل لا نريده عندما نفكر حقا وبعمق بشأنه.

İstemediğimiz bir yerden dönüş yaptılar, ama bunu biliyorduk.
إذا أخذوا منعطفا لا نريده , سوف نعرف , لذا لا تقلق

Tatlım o konuyu sıkıntı yapma. Ailemin istemediğimiz bir şeyi yapmaya zorlamasına izin vermem.
عزيزي ، لا تقلق حيال هذا الامر ، لن أدع والديّ يرغموننا علي فعل شئ لا نريده

Biz de onu burada istemiyoruz.
هو لا يريد أن يكون هنا ونحن لا نريده هنا أيضا

Senin solgun yuvarlak kafanı kokain taşı sanmasını istemiyoruz.
لا نريده أن يخلط بين وجهك الشاحب وأحجار الكراك

O kadar yavaş değil. Seni geri zekalı sanmasını istemeyiz.
ليس بهذا البطء لا نريده أن يظنك متخلفة عقلية

Halkın korkusu ya da hayal gücününü arkasına aldığını düşünmesini istemeyiz.
لا نريده ان يظن انه استطاع ان يحصل على خوف العامة او الهامهم

Dilini yutmanı istemeyiz, o yüzden A de bakayım.
و الآن الذي لا نريده هو أن تبتلع لسانك لذا تحمل معي

İşte bu yüzden bulamayacağımız bir yere gitmesini istemeyiz.
بالضبط لماذا نحن لا نريده أن يذهب إلى أي مكان لا يمكننا إيجاده.

Ama esas istemediğimiz şey rastgele kimlik kontrolü yapmaları.
ولكن ما لا نريده منهم هو القيام بتفتيش روتينى على أوراق الهوية

Bizim istemediğimiz şey, senin bu konuda acele etmen.
الذي لا نريده هو ان تندفعي لشئ

Aşırı sıcak olması istemediğimiz bir şey.
ما لا نريده أن يسخن فوق اللازم

Bu sadece istemediğimiz ilgiyi üzerimize çekiyor.
إنّه فقط يجلب انتباهاً لنا لا نريده.

İstemediğimiz tüm boktan yiyecekleri ona verelim.
لنعطيها الطعام السئ الذي لا نريده

Sınıfta kalmasını istemiyoruz. Çok yakında sınavları var.
لا نريده أن يضيّع سنة من حياته اختباراته النهائية قريبة جداً

Ama bunu istemiyoruz. Biz seninle beraberiz.
ولكن نحن لا نريده أن يفعل ذلك، لأننا ننتمي هنا معك.