"لا نفعل ذلك" - Translation from Arabic to Turkish

• bunu yapma
• bunu yapmayız
• bunu yapmamaya
• böyle yapmayız
• bunu yapmayalım
• daha yapmıyoruz
• bunu yapmamalıyız
• bunu yapmıyoruz

Pekala. bunu yapma.
. حسناً , دعينا لا نفعل ذلك

Hadi bunu yapma.
أوه، دعنا لا نفعل ذلك.

Sizden nefret ettiğimizi söylemiyoruz veya sizinle bir daha konuşmayacağımız ve iş yapmayacağız demiyoruz, bunu yapmayız.
لذلك نحن لا نقول أننا نكره لكم أو أننا لم نتحدث لكم مرة أخرى وممارسة الأعمال التجارية ، ونحن لا نفعل ذلك.

Biliyorum normalde bunu yapmayız, ama sadece...
اعرف اننا عادة لا نفعل ذلك ولكن هل يمكننا فعله ؟

İçgüdülerim bunu yapmamaya ayarlı galiba.
اعتقد , يجب ان لا نفعل ذلك

Belki kolonilerde farklı olabilir ama Kuzon biz burada böyle yapmayız.
ربما المستعمرات مختلفه لكننا لا نفعل ذلك هنا يا كوزون

Bak, bunu yapmayalım, tamam mı?
أنظرى , دعنا لا نفعل ذلك ثانية .. حسنأً ؟

Neden bir karar vermeden önce üç kez daha yapmıyoruz?
لماذا لا نفعل ذلك ثلاث مرات لاتخاذ قرار بشأن النتيجة ؟

Bana kendi kızıymışım gibi davrandı. Belki bunu yapmamalıyız.
إنه يعاملنى كأننى إبنته ربما يجب علينا أن لا نفعل ذلك

Yani, bunu yapacaklarsa, Bangladeşlilere bugünden başlayarak yazılım tasarımcısı olmayı öğretmemiz lazım ve bunu yapmıyoruz.
أقصد، إذا كانوا سيفعلون ذلك، نحتاج أن نبدأ بتعليم البنغاليين اليوم كيف يصبحوا مهندسو برمجيات، ونحن لا نفعل ذلك.

- Luke, lütfen bunu yapma.
- لوك، لو سمحت، دعنا لا نفعل ذلك -

bunu yapma, tamam mı? Sen olduğunu biliyorum.
دعينا لا نفعل ذلك حسنا ؟

Bebeğine bunu yapma.
لا نفعل ذلك لطفلك

bunu yapma Frankie, sakın yapma.
لا تفعل ذلك يا (فرانكي) ، لا نفعل ذلك

- bunu yapma.
‫ -‬ لا نفعل ذلك!

Ama biz bunu yapmayız.
- ولكننا لا نفعل ذلك. - أنا أعلم.

O düğmeye basarsa Alex'in işi biter ve biz bunu yapmayız.
بمجرد أن تضغط ذلك الزر، ستكون (أليكس) وحدها فى الظلام، ونحن لا نفعل ذلك

Biz burada, böyle yapmayız.
هذا ليس المهم ، نحن لا نفعل ذلك هنا

- Oh hayır bunu yapmayalım - Yo yo yo devam et.
أوه, دعنا لا نفعل ذلك - لا لا لا, تفضل -

Bunun ne olduğun bilmiyorum. Belki de bunu yapmamalıyız ve şeyi aramalıyız...
لا أدري بشأن هذا الأمر ربما علينا أن لا نفعل ذلك ونتصل...

Hayır, Biz bugün, burada bunu yapmıyoruz.
لا ، نحن لا نفعل ذلك ليس هنا ، ليس اليوم