"لا يجب على" - Translation from Arabic to Turkish

    • Hiç
        
    • gerek yok
        
    • gereken
        
    Hiç kimse böyle bir anlaşmayı dikkatlice ve uzun uzun düşünmeden kabul etmemeli. Open Subtitles لا يجب على أحد أن يوقع عقد ملزم بدون تفكير طويل وحذر وعملي
    Hiç kimsenin kendi kaderiyle Alman halkının kaderini aynı yola sokma gibi bir hakkı olduğuna inanmıyorum. Open Subtitles أعتقد أنه لا يجب على أي شخص أن يربط .. مصير الشعب الألماني برغبته الشخصية.
    Hiç kimse arkadaşının alın terini çarçur etmeyecek ya da faziletin biriktirdiklerini çalıp götürmeyecek. Open Subtitles لا يجب على أحد أن يأكل بإهمال ما جناهُ أصدقائه بجدارة أو يسرق بدون تردد المخزون الذي يصلُ
    Gösterişli olmak için trenleri soymaya gerek yok... Open Subtitles حسنا , لا يجب على الفرد سرقة القطارات لأثبات المهارة
    Sana söylememe gerek yok, değil mi? Open Subtitles لا يجب على أن اقول هذا , بالرغم من أننى أريد ؟
    Senin gibi insanların asla sahip olmaması gereken bir güç. Open Subtitles النوع الذي لا يجب على الرجال مثلك ان يحصلوا عليها
    Tanımadığımız yaşlı kadınlar için, kırsal bölgelere gitmekten Hiç boş vaktim olmuyor. Open Subtitles لا يجب على أن اسوق الى الجانب الاخر من البلاد من أجل امرأة عجوز حتى إننا لا نعرفها
    Bunu Hiç kimse bilmemeli. Open Subtitles كلّا، لا يجب على أحد أن يعلم حول هذا الأمر
    Hiç de değil. Herkes çocuk yapacak diye bir kaide yok. Open Subtitles لا على الإطلاق لا يجب على الجميع إنجاب الأطفال
    - Önemli değil çünkü gideceğin yerde seni bir daha Hiç kimse göremeyecek! Open Subtitles لا يهم، لأنه أينما تذهبين، لا يجب على أحد أن يراكِ مُجدداً.
    Bu odadaki Hiç kimse bir şey kanıtlamak zorunda değil. Open Subtitles لا يجب على أي أحد بهذه الغرفه ان يثبت أي شيء
    Hiç kimse, bir başkası zenginleşsin diye fakir kalmamalı. Open Subtitles لا يجب على شخص ما أن يكون فقيراً ليصبح شخص آخر غنياً
    Hiç kimse, bir başkasının uğrunda öleceği veya yaşayacağı şeyi belirlememeli. Open Subtitles لا يجب على شخص أن يخبر شخصاً آخر بسبب عيشه أو موته
    Hiç kimse yalnız yaşamamalı. Open Subtitles لا يجب على الشخص أن يعيش لوحده.
    - Sana Hiç... - Skipper'dan bahsetme! Open Subtitles كان لا يجب على اصمتى بشأن سكيبر
    -Sana Hiç... -Skipper'dan bahsetme! Open Subtitles كان لا يجب على اصمتى بشأن سكيبر
    Belki de Hiç düşünmedim. Open Subtitles لكن ربما لا يجب على أن أفكر فى هذا
    Sadece paniğe gerek yok diyorum. Open Subtitles كل ما أقوله هو أنه لا يجب على أحد أن يفزع
    Bak, bu onunla alakalı değil. Kimsenin koşmasına gerek yok. Open Subtitles أنظري، لا علاقة للأمر بهذا لا يجب على أي أحد أن يركض
    Birinin yapmak için bir şey bilmesine gerek yok. Open Subtitles أجــل، لا يجب على الواحد منا معرفة أي شيء لفعــل ذلك.
    Bu bir köpek kapısı olabilir, gitmemesi gereken bir yere giden birisi olabilir, küçük bir kızkardeşin odasına giren küçük bir erkek kardeş gibi. TED ويمكن تركيبها على باب بيت الكلب وعلى الأماكن التي لا يجب على الجميع دخولها .. مثل طفل صغير يدخل غرفة اخته الكبيرة
    Bu zamanda, bu şehirde ve bu departmanda olmaması gereken bir polis o. Open Subtitles إنه يفعل كل ما لا يجب على أى شرطى فعله ليس فى الوقت الحالى ليس فى تلك المدينة ليس فى هذا القسم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more