"لا يمكنك قول" - Translation from Arabic to Turkish

    • söyleyemezsin
        
    • diyemezsin
        
    • söyleyemezsiniz
        
    • söylememelisin
        
    Tabi ki olayları çarpıtır ama çıkıp da bunu böyle söyleyemezsin. Open Subtitles بالطبع هي مدمنة على الحشيش لكن لا يمكنك قول هذا فقط
    Zamâne dünyasında, yasadışı göçmenler hakkında olumsuz tek bir şey bile söyleyemezsin gibi. Open Subtitles في عالمنا اليوم، لا يمكنك قول أي شيء سلبي عن المهاجرين غير الشرعين
    Çünkü kalp ya da bağırsakların aksine en azından çıplak gözle bakarak bir beyin hakkında çok bir şey söyleyemezsin. TED لأنه، خلافاً لمثلاً، القلب أو الأمعاء. لا يمكنك قول الكثير عن الدماغ بمجرد النظر اليه، على الأقل بالعين المجردة.
    Böyle bir şey diyemezsin! Open Subtitles لا يمكنك قول ما قلت ثم تمتنع عن الحديث عنه
    Sadece tuzağa düşürüp, sattı diyemezsin zaten onu tartışmıyoruz. Open Subtitles لا يمكنك قول صيد شيء وبيعه هكذا هذا ليس متنازع عليه
    Ağabeyim hakkında kötü bir şey söyleyemezsiniz. Open Subtitles لا يمكنك قول اي شئ سيء عن اخي.
    - Artık bunu söyleyemezsin! Open Subtitles ــ لا تريد أن تعرف ــ لا يمكنك قول ذلك لي الآن
    Böyle şeyler söyleyemezsin. Neler olduğunu biliyorsun. Open Subtitles لا يمكنك قول امور كهذه، أنت تعلم ما سيحدث
    - Hayır, hayır, hayır bunu soyunma odasında söyleyemezsin. Open Subtitles كلّا، لا، لا يمكنك قول ذلك في غرفة تبديل الملابس.
    Maw maw, artık böyle şeyleri söyleyemezsin. Open Subtitles ماو ماو لا يمكنك قول مثل هذه الأمور بعد الآن حسنا ؟
    Bilirsin işte, kampa gidersin ve bunu bir arkadaşınla yapman gereklidir ama ona bir şey de söyleyemezsin, böyle düşe kalka bitirirsiniz kampı. Open Subtitles تذهبين ويتوجب عليك أداء الأنشطة مع شريكك لكن لا يمكنك قول شيء لذا ستتعثر في طريق الوصول
    Tek bir vakaya bakarak böyle şeyler söyleyemezsin. Open Subtitles لا يمكنك قول هذه الأمور هكذا عندما تكون هذه حالة فردية
    Bunu şimdi söyleyemezsin Sonny Black şu an başkan. Open Subtitles لا يمكنك قول هذا. سوني بلاك هو الرئيس.
    - Böyle şeyler diyemezsin. - Ben tüm arkadaşlarımla böyle konuşurum. Open Subtitles ـ لا يمكنك قول شيء كهذا ـ هكذا أتحدث مع كل أصدقائي
    Şimdi o "hindistancevizli zenci" mi dedi Harris, Harris, Harris, hindistancevizli zenci diyemezsin. Open Subtitles هل قال "الزنجي الحقير"؟ لا يمكنك قول ذلك يا "هاريس".
    Öylece hayır diyemezsin. Hayır bir sorunun cevabı olabilir. Open Subtitles لا يمكنك قول لا.فلا هي اجابه لسؤال.
    Lanet olsun, bu harika. Radyoda "lanet olsun" diyemezsin. Open Subtitles لا يمكنك قول اللعنه فى الراديو
    söyleyemezsiniz tabii. Open Subtitles طبعًا لا يمكنك قول هذا
    söyleyemezsiniz tabii. Open Subtitles طبعًا لا يمكنك قول هذا
    Hayır, bunu söyleyemezsiniz, tamam mı? Open Subtitles لا، لا يمكنك قول هذا، حسنا؟
    Bunları belediye başkanına söylememelisin. Open Subtitles لا يمكنك قول ذلك للعمدة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more