Tel örgülere baskı yapmalarına izin veremeyiz. Haftada bir çıkıp cesetleri temizliyoruz. | Open Subtitles | لا يمكننا تركهم يضغطون على السياج، نخرج لهناك مرّة أسبوعيًّا ونواري الجثث. |
Tel örgülere baskı yapmalarına izin veremeyiz. Haftada bir çıkıp cesetleri temizliyoruz. | Open Subtitles | لا يمكننا تركهم يضغطون على السياج، نخرج لهناك مرّة أسبوعيًّا ونواري الجثث. |
Doktor, onların ölmesine izin veremeyiz. | Open Subtitles | دكتور، لا يمكننا تركهم ليموتوا |
Biliyorum, ama Onları öylece bırakamayız. | Open Subtitles | اعلم ذلك ، ولكن لا يمكننا تركهم هنا |
Biliyorum, ama Onları öylece bırakamayız. | Open Subtitles | أعرف ولكن لا يمكننا تركهم هنا فحسب |
Evet. Ama onlarla konuşmalarına izin veremeyiz. | Open Subtitles | أجل و لا يمكننا تركهم يتحدثون معهما |
Başarısız olduk. Sihrimizi elimizden almalarında da başarılı olmalarına izin veremeyiz. | Open Subtitles | لا يمكننا تركهم ينجحون في محو سحرنا. |
Çocukları fark etmelerine izin veremeyiz. | Open Subtitles | لا يمكننا تركهم يكتشفوا مكان الاطفال |
- Masum onlar. Ölmelerine izin veremeyiz. | Open Subtitles | إنهم أبرياء، لا يمكننا تركهم يموتون |
Bu kadar kolay kurtulmalarına izin veremeyiz. | Open Subtitles | لا يمكننا تركهم يفلتون بهذا. |
Seni ele geçirmelerine izin veremeyiz. | Open Subtitles | لا يمكننا تركهم يأخذونكِ |
Seni ele geçirmelerine izin veremeyiz. | Open Subtitles | لا يمكننا تركهم يأخذونكِ |
Kaçmalarına izin veremeyiz. | Open Subtitles | لا يمكننا تركهم يفرون |
Güvenliği çağırmalarına izin veremeyiz. | Open Subtitles | لا يمكننا تركهم يطلبون الأمن. |
Ostende det siste. Onu bulmalarına izin veremeyiz. | Open Subtitles | لا يمكننا تركهم يجدونه. |
Scott,bizi rapor etmelerine izin veremeyiz. | Open Subtitles | (سكوت) لا يمكننا تركهم يبلغون عنّا |
Onları öylece bırakamayız. | Open Subtitles | لا يمكننا تركهم هناك |
- Gitsem iyi olur. - Onları öylece bırakamayız. | Open Subtitles | يجب أن نرحل - لا يمكننا تركهم - |