Biraz soluklanma şansım oldu fakat bu acıma ile yaşayamam. | Open Subtitles | منحوني مجالاً للراحة لكن لا يمكنني العيش على الشفقة للأبد |
Onsuz yaşayamam, küçük meleğim benim. | Open Subtitles | لا يمكنني العيش بدون الملاك المسكين الصغير. |
Yalnız yaşayamam, çünkü kendimden korkuyorum. | Open Subtitles | ولكن لا يمكنني العيش لوحدي لأنني أخاف من نفسي |
Babamı size bırakmamalıydım ama artık burada, onunla birlikte yaşayamam. | Open Subtitles | لايجبعليأنوالديلكن.. لكن لا يمكنني العيش هنا معه بعد الآن. |
Böyle yaşayamam. Gidip onunla konuşacağım. | Open Subtitles | لا يمكنني العيش هكذا, عليَّ الذهاب للتحدّث إليه. |
Bunun için kızı öldürmem gerek. Bununla bir gün bile yaşayamam. Hele ki ölümsüzlük! | Open Subtitles | يجب أن أقتله ,لا يمكنني العيش مع ذلك ليس حتي ليوم أنسي أمر الأبدية |
Her an patlayacakmış gibi hissediyorum. Sensiz yaşayamam. | Open Subtitles | ورغم ذلك أشعر بأنه يمكنني الإنفجار في بعض الأحيان ,لا يمكنني العيش بدونك |
- Keserler. Sen iyisin, çalışıyorsun. Ama ben sigorta olmadan yaşayamam. | Open Subtitles | سوف يفعلون ذالك ,انتي تعملين أنا لا يمكنني العيش من دون عملي |
Yiyecek hiçbir şey bulamadım. Bu şekilde yaşayamam. | Open Subtitles | لم أجد أي شيئاً آكله لا يمكنني العيش هكذا |
Tamam, içeride tam olarak ne yaptığımı biliyor olması gerçeğiyle yaşayamam. | Open Subtitles | لا يمكنني العيش مع حقيقة أنها كانت تعرف ما كنت افعله بالداخل |
Kızımın kalbi göğsümde atarken yaşayamam. | Open Subtitles | لا يمكنني العيش و قلب ابنتي ينبض في قلبي |
Sonra eğer beni aile fertlerinden biri olarak kabul etmeye razı değilsen burada daha fazla yaşayamam dedim. | Open Subtitles | ثم قلت إن لم يكن ينوي على الأعتراف أنني عضو لي نفس الحقوق داخل المنزل, إذن لا يمكنني العيش هناك بعد الآن |
Evet, artık böyle yaşayamam. | Open Subtitles | هل أنت جاد؟ أجل, لا يمكنني العيش هكذا بعد الآن |
Adaletsizlik yaptığımı düşünürsem vicdan azabından yaşayamam. | Open Subtitles | لا يمكنني العيش مع نفسي إذا إعتقدت بأنني فعلت شئ غير عادل |
Zamanım var. Böyle yaşayamam. | Open Subtitles | لقد أنهيت عقوبتي , لا يمكنني العيش بهذه الطريقة |
Bilmeni isterim ki demin kendimi okyanusa attım çünkü sensiz yaşayamam. | Open Subtitles | أريدك أن تعلمي أن ألقيت نفسي في المحيط لأني لا يمكنني العيش بدونك |
Bilmeni isterim ki demin kendimi okyanusa attım çünkü sensiz yaşayamam. | Open Subtitles | أريدك أن تعلمي أن ألقيت نفسي في المحيط لأني لا يمكنني العيش بدونك |
Bu şekilde yaşayamam, üzgünüm. | Open Subtitles | أنا فقط لا يمكنني العيش بهذه الطريقة أنا آسفة |
Haklısın. Bu şekilde yaşayamam artık. | Open Subtitles | . أنك على حق , لا يمكنني العيش بهذه الطريقة بعد الأن |
Ama ben kolaylaşmasını istemiyorum. Bu şekilde yaşayamam. | Open Subtitles | لا أريد أن يهون الأمر لا يمكنني العيش على هذا النحوِ |