"لبعضهم البعض" - Translation from Arabic to Turkish

    • birbirlerine
        
    • birbirleriyle
        
    • birbirlerini
        
    • birbirine
        
    • birbirleri
        
    • birbirimize
        
    • birbirlerinin
        
    • birbirinize
        
    • birbiri için
        
    • birbiriniz için
        
    • birbirlerinden
        
    Televizyon izlemek yerine yemek yerken birbirlerine gülümseyen insanlar var mı? Open Subtitles أليس الناس يأكلون العشاء ويبتسمون لبعضهم البعض بدلًا من مشاهدة التلفاز؟
    Bu iki yollu bir hikaye. İsrailli ve İranlı'nın birbirlerine gönderdiği mesaj aynı . TED انها قصة ذات اتجاهين. اسرائليين وإيرانيين يرسلون نفس الرسالة لبعضهم البعض.
    Hiçbir şeyi boşvermeyen ve birbirlerine şikayet etme fırsatı veren. TED هم أولئك الأزواج الذين لا يدعون الأمور تمر دون ملاحظتها ويسمحون لبعضهم البعض بالشكوى بخصوصها.
    Casuslar dünyanın her yerinde birbirleriyle radyo aracılığıyla iletişim kurar. Open Subtitles الراديو هو كيف نتحدث، كيف يتحدث الجواسيس لبعضهم البعض حول العالم.
    Bu millet bütün gece birbirlerini sevmekten başka birşey yapmayacak. Open Subtitles جميعهم لن يفعلوا شيئاً عدا التودد لبعضهم البعض طوال اليل
    - Öyle. Ayrıca, Vory'lerin birbirine saygı duyması gerektiğini öğretti. Open Subtitles قال أيضاً، أن المجرمون يجب أن يُظهروا الإحترام لبعضهم البعض
    Eğer insanoğlu hırsını bir yana bırakıp... birbirleri ile konuşursa... Open Subtitles أو يتحدثوا لبعضهم البعض فوق كل شئ آخر ، الحديث
    İkinci olarak, başarılı gruplar birbirlerine hemen hemen eşit zaman verdi, böylece tek bir ses baskın olmadı, aynı zamanda kaytaran da yoktu. TED ثانياً، المجموعات الناجحة أعطوا وقت متساوِ بحدية لبعضهم البعض. كي لا يهيمن صوت واحد، و لكن لم يوجد أي رُكٌاب.
    Neden bazı aşıklar hayatları boyunca birbirlerine bağımlı kalıyorlar? TED لماذا يظل بعض الأحباء مدمنين لبعضهم البعض طوال حياتهم؟
    Olan şey şuydu birbirlerine ejderha öldürme puanı dedikleri sanal para ödediler. TED الذي حدث هو أنهم دفعوا لبعضهم البعض عملة افتراضية أسموها نقاط قتل التنين.
    Bir kadının ile bir erkeğin ve dünyadaki diğer kadınların ve erkeklerin birbirlerine ait olduklarını bilmelerinin sebebi nedir? Open Subtitles ما الذى يجعل الرجل و المرأة يعرفان ذلك أو النساء و الرجال فى جميع أنحاء العالم يعرفون أنهم لبعضهم البعض ؟
    Ben bu gece, dünyadaki tüm kadın ve... erkeklerin, birbirlerine "seni seviyorum" dediklerinde... gerçekte "seni arzuluyorum" anlamına geldiğine inanıyorum. Open Subtitles أعتقد في هذه الليلة، في جميع أنحاء العالم الرجال والنساء يقولون لبعضهم البعض أحبك" عندما" "ما يقصدونه حقاً هو "ارغبك
    İnsanlar birbirlerine pek çok manyakça şey yapıyor. Open Subtitles الناس يفعلون الكثير من الأشياء المعتلة لبعضهم البعض
    Başkalarıyla konuşuyorlar ama asla birbirleriyle konuşmuyorlar. Open Subtitles إنهم يلجأون لأي شخصٍ ولا لبعضهم البعض أبداً
    Bilirsiniz, bir ortamdaki iki varlık birbirleriyle bir tür etkileşime girer. Open Subtitles حيث شخصين كانوا حقاً يستجيبون لبعضهم البعض
    Anne babaların birbirlerini kötüledikleri toplantılardan haritalar ve dakikalar vardı. TED كانت هناك خرائط و محاضر من اجتماعات .. حيث كان الآباء يوجهون الإهانات لبعضهم البعض.
    Öyle uyurlar ama kuş öldürmek yerine birbirlerini öldürürler. Open Subtitles يفعلون هذا، لكن لبعضهم البعض أكثر مما هو لقتل الطيور
    Şu birbirine bakanlar daha da komikti. Open Subtitles كانوا ينظرون لبعضهم البعض كنوع من التسلية
    Kiliseye giderlerden kastım, birbirleri için birçok şeyi herhangi bir karşılıksız yaparlar. TED يذهبون إلى الكنيسة، وأقصد بذلك، فإنهم يقومون بالكثير من الاشياء بدون مقابل لبعضهم البعض.
    Yeniden başlangıç, birbirimize daha derin bir saygı hissiyle. Open Subtitles بداية جديدة ثانية، مع إحساس أعمق لإحترام لبعضهم البعض
    Çocuklarının düğününde birbirlerinin yüzlerine bile bakamamışlar. Open Subtitles لم يتسنى لهم حتى النظر لبعضهم البعض في زفاف ابنهما
    - birbirinize ne diyeceğinizi duymak istiyorum. Open Subtitles أريد أن أسمع ماستقولوه لبعضهم البعض حسنا
    İşte aile fertlerinin birbiri için yapması gereken budur. Open Subtitles التي كَمْ عائلة إفترضَ ليَعمَلُ لبعضهم البعض.
    Siz ikiniz ilişki aranızda sır, yasaklı ve tabu iken birbiriniz için çekici geliyordunuz. Open Subtitles أنت إثنان كُنتُما مثير لبعضهم البعض عندما العلاقة كَانتْ محرّمةَ سريةَ، حرام.
    Yaşlı Rufus'la Başkan birbirlerinden nefret ediyorlar. Open Subtitles روفوس الكبير والحقد الرئيسي لبعضهم البعض

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more