"لبعض الوقت" - Translation from Arabic to Turkish

    • süre
        
    • Bir süreliğine
        
    • biraz zamana
        
    • süredir
        
    • biraz zaman
        
    • biraz daha
        
    • için zamana
        
    • müddet
        
    • Bir ara
        
    • Birazcık
        
    Evet, ama bir süre çok dikkatli olmak akıllıca olur. Open Subtitles و لكن أظن أن من الحكمة أن نحترس لبعض الوقت
    Bir süre burada kalalım, ben prangaları... çıkarmanın bir yolunu bulurum. Open Subtitles إنتظر وأختبئ هنا لبعض الوقت سأجد طريقة للتخلص من هذه السلاسل
    Ben Bir süreliğine kayboluyorum, yani beni arama her şey halloldu mu? Open Subtitles اسمع, سأختبيء لبعض الوقت لذلك لاتتصل بي تم التعامل مع كل شيء؟
    Sen yokken babam kalp krizi geçirdi ve Bir süreliğine öldü. Open Subtitles بينما كنتِ في السفر أصيب أبي بنوبة قلبية ومات لبعض الوقت
    Senden çok şey istemiyorum. Sadece bir yardım. biraz zamana ihtiyacım var. Open Subtitles أنا لا أسألك شئ كثير و لكن كمعروف أنا أحتاج لبعض الوقت
    Dilediğini yiyebilirsin. Bir süredir kimse böyle şeyler yemeye gelmiyor. Open Subtitles تناول ما شئت، أحداً لن يجد هكذا طعام لبعض الوقت
    Kendine biraz zaman ayırmak istiyor gibi görünüyor,Ne demek istediğimi biliyor musunuz? Open Subtitles حسنُ، هو يبدو فى حاجة لبعض الوقت مع نفسه، أتعرف ما أقصده؟
    Her şeyi düzgün yaptığımdan emin olmak istiyorum. biraz daha zamana ihtiyacım var. Open Subtitles أريد فقط أن أتأكد أن كل شيء صحيح، وأنا أحتاج فقط لبعض الوقت
    Oraya gideceğiz bir süre orada kalacağız, sonra da buraya geleceğiz. Open Subtitles نذهب إلى هناك، ونبقي هناك لبعض الوقت ثم نعود إلى هنا.
    Bir süre üzülebilirsin ama sonra aşkını bir başkasıyla paylaşacaksın. Open Subtitles قد تتألم لبعض الوقت ولكن يوماً ما ستتقاسم حبك مجدداً.
    Sherry, eğer burada bir süre daha kalacaksan,.. ...o çocukla biraz zaman geçirmelisin. Open Subtitles شيري، اذا كنتي ستبقين في البلدة لبعض الوقت عليك قضاءه مع ذلك الفتى
    Bu yemek bizi bir süre daha idare eder. Hala bulunabiliriz. Open Subtitles هذا الطعام قد يجعلنا نصمد لبعض الوقت وقد يجدوننا بعد ذلك
    Üzgünüm Envy (kıskançlık), bir süre daha o formda kalmak zorundasın. Open Subtitles انا اسف يا انفي, لكن ابق في هذا الجسد لبعض الوقت
    Stan, bir süre çıkabilir miyim? Kız arkadaşım kötü durumda. Open Subtitles ستان, هل استطيع ان اذهب لبعض الوقت فتاتى غاضبة حقا
    Sen yokken babam kalp krizi geçirdi ve Bir süreliğine öldü. Open Subtitles بينما كنتِ في السفر أصيب أبي بنوبة قلبية ومات لبعض الوقت
    Romantik şeylerden uzak durmaya çalışıyorum en azından Bir süreliğine. Open Subtitles أنا أحاول أن أبقى بعيدة عن الرومانسية فقط لبعض الوقت
    Belki de Bir süreliğine işlerin senin için zorlaşacağı anlamına geliyordur Open Subtitles قد يعني هذا أنّ الأمور ستكون أكثر صعوبة عليك لبعض الوقت
    Ona düşünmem için biraz zamana ihtiyacım olduğunu söyledim ve direkt buraya geldim. Open Subtitles لقد أخبرته أنّني بحاجة لبعض الوقت للتفكير في الأمر وقدمت إليكِ بعدها مباشرةً
    Evet ama düzeltmenin bir yolunu buldum. biraz zamana ihtiyacım var. Open Subtitles أجل، لكن لدي طريقة لاصلاح الأمور أنا فقط بحاجة لبعض الوقت
    Ruslar uzun süredir geçit programı konusunda daha çok işbirliği yapmak için bastırıyorlardı. Open Subtitles الروس يطالبون بالمزيد من التدخل في برنامج ستارجيت الى حد بعيد لبعض الوقت
    Bu yüzden biraz daha sabret. Efendini sana geri vereceğim. Open Subtitles تحمل ذلك لبعض الوقت, سوف تعود إلى سيدك الشاب قريباً
    Rohit, düşünmek için zamana ihtiyacım var, bence senin de olmalı. Open Subtitles روهيت , أنا بحاجة لبعض الوقت لأفكر وأنت بحاجة إليه أيضا
    İyi bir fikrim var. Bir müddet sizle beraber gezmeme ne dersiniz? Open Subtitles لدى فكره عظيمه , لماذا لا أأخذ جوله مع الفتيه لبعض الوقت فقط
    Ama sonra tekrar düşündüm, bütün yetersizliklerimin sebebini. Küçük Bir ara vermeliyiz. Open Subtitles لكني أعتقد مره أخرى أنه بسبب عيوبي يجب أن ننفصل لبعض الوقت
    Doktor, sen buradan Birazcık uzaklaş. Open Subtitles اذهب بعيداً عن هنا لبعض الوقت أيها الطبيب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more