"لتغيير ذلك" - Translation from Arabic to Turkish

    • Bunu değiştirmek için
        
    • bunu değiştirmenin
        
    • bunu değiştirecek
        
    • bunu değiştirme
        
    • değiştiremez
        
    • ve bunu değiştirmek
        
    Asıl soru, Bunu değiştirmek için kişisel fedakarlık yapmaya hazır olup olmadığımız. TED السؤال هو ما إذا كنتم مستعدين لتقديم تضحيات شخصية لتغيير ذلك.
    Ve bir sürü erkek Bunu değiştirmek için bir şey yapmıyor. TED وأن العديد من الرجال لا يقومون بأي شيء لتغيير ذلك.
    Bence Bunu değiştirmek için bugün, yarın, 2020'de şansımız var. TED وأعتقد أن اليوم والغد وعام 2020 سيكون لدينا فرصة لتغيير ذلك.
    Fakat bu reddetmenin veya atağın tehlikesini öğrendiğimde, bunu değiştirmenin zamanı diye düşündüm. TED لكن، عندما تعلمتُ عن مخاطر الرفض أو الهجوم، فكرتُ، حان الوقت لتغيير ذلك.
    O bizimle mutlu ve bunu değiştirecek bir şey yapmaya cüret etme. Open Subtitles انها سعيدة معنا، ولا تجرؤ على فعل أي شيء لتغيير ذلك.
    Fakat her biriniz bunu değiştirme potansiyeline sahipsiniz. TED ولكن لدى كل واحد منكم القدرة لتغيير ذلك.
    Ve Bunu değiştirmek için yapabileceğimiz hiçbir şey yok. Open Subtitles و ليس هناك أي شيء يمكننا فعله لتغيير ذلك
    Bunu değiştirmek için elinden bir şey gelmez. Ailesine bak. Open Subtitles وما من شئ يمكنك عمله لتغيير ذلك, أنظري لعائلته
    Çünkü, en güzel yeri burası... Bu hiçbir şekilde bizim elimizde değil ve Bunu değiştirmek için yapabileceğim hiçbir şey yok. Open Subtitles إنّ ذلك خارج عن ايدينا تماماً ، وليس هنالك شيئاً يمكن فعله لتغيير ذلك.
    Ama Bunu değiştirmek için yapabileceğim bir şey yok. Open Subtitles لكن ليس هناك ما يمكنني القيام به . لتغيير ذلك الآن
    - Bunu değiştirmek için bir şey yapamazsın. Open Subtitles وليس هناك شيء يمكننا القيام به لتغيير ذلك.
    Sonunda oradan kurtulduk ve Bunu değiştirmek için bir sebep göremiyorum. Open Subtitles وأخيراً تحررنا منها لا أرى سبباً لتغيير ذلك
    Bunu değiştirmek için yapılacak herhangi bir girişim seyyar arabada büyük bir sarsıntıyı temsil eder. Open Subtitles والان، اي محاولة لتغيير ذلك يمثل الاهتزازات المزعجة لسلة تفاح
    Bunu değiştirmek için yapacak bir şeyin de yok! Open Subtitles ولا يوجد شيئاً يمكنك أن تفعله لتغيير ذلك
    Ve bunu değiştirmenin tek yolu kendi işimizi yapıp kendi fikirlerimizle gelmeye başlamak. Open Subtitles والطريقة الوحيدة لتغيير ذلك اذا بدأنا بالقيام بأعمالنا الخاصة ونبدأ نقترح افكارنا الخاصة
    bunu değiştirmenin tek yolu oyunda yer almak. Open Subtitles الطريقة الوحيدة لتغيير ذلك ؛ هي إمتلاكُكَ الخدع في اللعبة
    - bunu değiştirmenin tam zamanı. Open Subtitles هذا هو الوقت المناسب لتغيير ذلك الآن.
    Teresa Colvin atandığında bunu değiştirecek bir kanun istedi. Open Subtitles عندما تولّت (تيريزا كولفين) المنصب، طلبت سن قانون لتغيير ذلك.
    - En son baktığımda Victoria ile bunu değiştirecek planlar üzerindeydiniz. Open Subtitles طبقاً لآخر معلوماتي، كنت تسعى لتغيير ذلك الوضع مع (فيكتوريا)
    Ama şimdi bunu değiştirme fırsatım var. Open Subtitles لكن الآن, لديّ فرصة لتغيير ذلك.
    Biz farklıyız, ve bunu hiç bir şey değiştiremez. Open Subtitles نحن مختلفان ولا يمكننا عمل شيء لتغيير ذلك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more