"لتلك اللحظة" - Translation from Arabic to Turkish

    • O ana
        
    • bu ana
        
    • O an
        
    • an için
        
    İki hafta önce bana Steve ile birlikte olma şansını kaçırdığın O ana dönebilsen dönmek isteyeceğini ve onu bırakmayacağını düşündüğünü söylemiştin. Open Subtitles منذ أسبوعين قلت لي أنّكِ تتسائلين إن كنتِ قد أضعتِ فرصتكِ مع ستيف وأردتِ العودة لتلك اللحظة
    O ana kadar gördüğümüz her şey, Judith'in yaptığı her şey, tanıklık ettiğimiz her şey, o geldikten sonra yaşananlarla kıyaslanamazdı bile. Open Subtitles كل ما شهدناه لتلك اللحظة كل ما فعلته جوديث ورأيناه بأعيننا بالكاد يمكننا مقارنته بما حصل بعد وصوله
    Mübalağamı mazur görün beyler ama her şey beni tam bu ana getirdi. Open Subtitles سامحاني على المبالغة يا سادة لكن كل شيء كان يقودني لتلك اللحظة بالضبط
    Sanki tüm o sefil hayatımı bu ana hazırlanmak için yaşadım. Open Subtitles شعرت أود أن عاش بلدي كله ردئ الحياة فقط لإعداد لي لتلك اللحظة.
    O an'a dönüp neden yaptığını anlamak için. Open Subtitles لأن تعودي لتلك اللحظة وتحاولي أن تفهميها
    Bu işi yapmamın sebebi de bu-- Bu an için yapıyorum, senin için. Open Subtitles فرحة لم يسبق لك ان شعرتي بها ولهذا السبب أنا افعل ذلك، لتلك اللحظة لحظتك أنتي
    Görüntüyü kesmediğimiz sürece, izleyicinin olduğu gibi izlemesine izin verirsek izleyiciler kendilerini O ana ve mekana daha yakın hisseder diye düşündüm. TED فينسنت: فكرتي هي ما دام أننا لا نقوم بالقطع كثيرا بما أننا نترك المشاهد ليرى فإن الكثير و الكثير من المشاهدين سيشعرون بالقرب سيشعرون بالقرب من اللحظة لتلك اللحظة و ذلك المكان.
    O ana geri dönebilseydim keşke. Open Subtitles لوكانبإمكانيأناعود لتلك اللحظة..
    O ana dair hiçbir anım yok. Open Subtitles ليس لدي ذاكرة لتلك اللحظة على الإطلاق
    Sorunu çözmenin aciliyeti arttıkça ve veriler, ya da sonuçlar alınmaya başlandıkça "Büyük Masa"nın önerdiği çözümün O ana en uygun çözüm olduğu anlaşıldı. TED وبما أن الحاجة للحل أصبحت أكثر إلحاحًا وبما أن البيانات بدأت في الدخول، أصبح واضحًا تمامًا أن حل "الطاولة الكبيرة" كان هو الحل المناسب لتلك اللحظة.
    Herbirimiz bu ana gelebilmek için kendimizden birşeyler verdik. Open Subtitles جميعنا بذلنا جهدًا من أنفسنا للوصول لتلك اللحظة
    Tüm bunlar, ...Baykuşlar Divanının harekete geçirdiği her şey, ...yaptığım her şey, seni bu ana hazırlamak içindi ve bundan sonra seni seçmiş vizyona sahip kişiye götüreceğim seni. Open Subtitles كل هذا كل شيء تورطت فيه محكمة البوم كل ما فعلته، كان لإعدادك لتلك اللحظة
    -Tom, şu ana kadarki bütün hayatın... tüm eğitimlerin ve becerilerin... seni bu ana hazırlamak içindi. Open Subtitles ...(توم) ، حياتك كلها إلى الحين ...كل تدريباتك ، مهاراتك كانت إعداد لتلك اللحظة
    Karım, O an neye inanmak istiyorsa sadece ona inanıyor. Open Subtitles , هي تصدق ما تقول , لكنها فقط تصدق ما هي تريد أن تصدق وفقط لتلك اللحظة
    O an için en iyisini seçmeliydim, tamam? Open Subtitles لتلك اللحظة ، حسنا ؟
    O an başka bir şeyi düşünmezsin. Open Subtitles لتلك اللحظة لا يوجد شيء آخر
    Bundan önceki her adım bu an için hazırlık olarak nitelendirilebilir. Open Subtitles كل خطوة، كل حركة قبل هذا مهدت لتلك اللحظة
    Bütün bunları, tek bir muhteşem an için feda ederiz. Open Subtitles نضحّي بكلّ لتلك اللحظة المدهشة الوحيدة
    Gerçekten hiçbir şey bir yavruyu böyle bir an için hazırlayamaz. Open Subtitles لا يوجد ما يُعدّ الصغير لتلك اللحظة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more