Ve eğer karar veremezsen, Kararını verenen kadar yanında olurum. | Open Subtitles | وإذا لم تقدري على الخروج بقرار سأجلس لجوارك حتى تتمكّني من ذلك. |
Unutul git. Ama yanında durup ölümünü izleyecek değilim. | Open Subtitles | اذهبي في طيّ النسيان، لكنّي لن أجلس لجوارك وأراقبك تموتين. |
Ve tüm o iğrenç hareketlerine rağmen sadece ben hep yanında oldum. | Open Subtitles | برغم كلّ آثامك المشينة، ظللت وحدي واقفًا لجوارك. |
Hiç ihtiyaç duyulan tek kişi. Boyunca senin yanında oldu ve onu terk etti. | Open Subtitles | الشخص الوحيد الذي احتجتَه قطّ، كان لجوارك دومًا، فهجرته. |
Demem o ki, eğer bunlar daha az kolay gelmeye başlarsa senin yanında olduğumu biliyorsun değil mi? | Open Subtitles | أقصد، على سبيل الاقتراح فحسب، إن أصبح الوضع أقل هوانًا بأي وقت فإنّك تعلم أنّي لجوارك دومًا، صحيح؟ |
Ne kadar sert, korkutucu hatta aşağılayıcı bile olmana rağmen sana güvendiklerini yanında olduklarını anlattım. | Open Subtitles | وبرغم أنّك كنت قاسيًا مخيفًا ومهين قليلًا فإنّهما جليًا وثقا بك لأنهما وقفا لجوارك. |
Demem o ki, eğer bunlar daha az kolay gelmeye başlarsa senin yanında olduğumu biliyorsun değil mi? | Open Subtitles | أقصد، على سبيل الاقتراح فحسب، إن أصبح الوضع أقل هوانًا بأي وقت فإنّك تعلم أنّي لجوارك دومًا، صحيح؟ |
Ama sonra bir anda aklıma geldi. Senin yanında değiller. | Open Subtitles | ثم أفقت للواقع، كلّا، لم يقفا لجوارك. |
Ama her zaman yanında oldum. | Open Subtitles | لكنّي وقفت لجوارك في كل محنة. |
Ama her zaman yanında oldum. | Open Subtitles | لكنّي وقفت لجوارك في كل محنة. |