"لحادث" - Translation from Arabic to Turkish

    • kaza
        
    • kazaya
        
    • trafik kazası
        
    • kazası geçirdi
        
    • kazası geçirmiş
        
    • kazadan
        
    • kazasına
        
    • olay
        
    • kazanın
        
    • kazasında
        
    • başına
        
    • kazası geçirdin
        
    • kazası geçirdiniz
        
    Bir kaç gün önce bir tanesinin kaza geçirdiğini söylemiştin. Open Subtitles أتوا إلي وكان أحدهم قد تعرض لحادث منذ بضعة ايام
    Tuhaf olan, çocuğun babası, oğlunun kaybolduğu günle aynı gün aynı yerde kaza yapan bir kadını arabasına almış. Open Subtitles ‫الشيء الغريب أن والد ‫الشاب أقلّ امرأة ‫كانت قد تعرضت لحادث هنا ‫في نفس اليوم ‫الذي اختفى فيه ابنه
    Atık su kanalından dönerken kaza geçirdiği haberini yay. Open Subtitles أنشر خبراً بأنه تعرض لحادث أثناء عودته من ماسورة الصرف
    Yemekten sonra gelip teyzenizin kaza geçirdiğini ve hastanede olduğunu söylerim. Open Subtitles بعد وجبة العشاء سأُقدم برسالة من المستشفى حيث ترقد عمتك بعد تعرضها لحادث
    Kocam bir kaza geçirdi konuşmakta ve hareket etmekte zorlanıyor. Open Subtitles تعرض زوجي لحادث يجد صعوبة في التحدث والحركة
    Bir uçak ya da otomobil kazasını kaza anında görüntüleyip 6.00 haberlerine koyduğumuz hiç olmamıştır. Open Subtitles لم نلتقط ابدا صورا لحادث طائرة أثناء وقوعه و لا حادث سيارة لنعرضه في اخبار السادية 399 00: 56:
    Arkadaşlarım, senin burada küçük bir kaza geçirmenden büyük bir zevk alacaktı. Open Subtitles شركائي هنا يودون بشدة رؤيتك وأنت تتعرض لحادث لكتي أرفض ذلك
    Karım ve ben bir kaza geçirdik ve o bizim avukatımız. Open Subtitles فأنا وزوجتي قد تعرضنا لحادث أليم وهو المحامي الخاص بنا
    Neden boksörler ringe küçük arabalarla gelip biraz etrafta dolaşıp, küçük bir kaza yapıp birbirlerine girmiyorlar: Open Subtitles لمَ لا يجعلون الملاكمين يدخلان الحلبة في عربات صغيرة، ويتجولان قليلاً ثم يتعرّضان لحادث فيخرجا ويقولا:
    Ama doğru yerde kalbi yakalıyor. Neyse, bir kaza geçirir. Open Subtitles لكنه يحمل مغزى، بأي حال، إنه يتعرض لحادث
    Babam uzun süredir evde yoktu, Düşündüm ki eğer senin başına bir ufak bir kaza geçerse... babam gelebilir diye düşündüm. Open Subtitles أبي كان راحل لفترة طويلة وقد استنتجت بأنه سيعود قريبا إذا تعرضت لحادث بسيط
    Bay Costanza sakatlar yerine parketti ve.., ...sizde bir kaza geçirdiniz ve tekerlekli sandalyeniz parçalandı, öyle mi Open Subtitles إذن، ركن السيد كوستانزا سيارته في منطقة المعاقين، وكنتيجة لذلك تعرّضت لحادث وتحطم كرسيك المتحرك؟
    Başka bir gün, bana onun kaza geçirdiğini ve onun yerini almamı istedi. Open Subtitles وفي اليوم التالي، أخبرني أنها تعرضت لحادث وأن آخذ مكانها.
    Benim acelem yok ve bir kaza sonrası kişinin ne kadar kötü hissettiğini bilirim. Open Subtitles أَنا في حالة عدم استعجال وأعرف كيف يشعر المرء بعد تعرضه لحادث سير
    Bir kaza geçirdim. Open Subtitles تعرضت لحادث سير , اصطدم بى رجل على الطريق العام
    Bu sabah bir kaza geçirdik. Open Subtitles تعرضنا لحادث هذا الصباح وأحد رجال الطاقم، جرح
    Pardon, kocam ve kızlarım kaza geçirmişler ve buraya gelmem söylendi. Open Subtitles عذرا زوجي وبناتي تعرضوا لحادث واخبروني للمجيء الى هنا ماذا كانت أسمائهم؟
    55'iyle burada gelmiş geçmiş en kötü kazaya kurban gitti. Open Subtitles في سنة 1955، تعرض لحادث هو الأبشع مما شهدنا هنا.
    Küçükken annem trafik kazası geçirmişti. İki bacağını... - ...birden kaybetti. Open Subtitles حسناً، عندما كنتُ صغيراً، تعرّضت أمّي لحادث سيّارة وفقدت كلتا ساقيها
    Ted bir motorsiklet yarışçısıydı, fakat 1978 bir araba kazası geçirdi ve görme yeteneğini kaybetti. Motorsiklete binmeye çalışıyorsanız yıkıcı bir durum. TED كان تيد متسابق للدراجات النارية، لكن في عام 1978 تعرض لحادث سير وفقد بصره, الشيء المدمر هو إذا حاولت ركوب الدراجات النارية.
    Kocanız trafik kazası geçirmiş hemen buraya gelmelisiniz. Open Subtitles زوجكِ تعرض لحادث و نريدكِ ان تأتينا بأسرعِ وقتٍ ممكن
    Dikey eksen ise kazadan kaçınmada size yardımcı olmak için ne kadar sıklıkla fren yaptığını gösteriyor. TED والمحول العمودي يرمز لعدد المرات التي ستقوم فيها السيارة بتفعيل الفرامل عتد الحاجة لها لتتفادى التعرض لحادث.
    Gömleğindeki at onu binicilik kazasına, dosyanın üzerindeki sörf de onu sahile götürdü. Open Subtitles الجواد على قميصك قادها لحادث الركوب و مظهر التزحلق على الماء على لوحك قادها للشاطئ
    Şu anda dehşet verici bir kazanın olduğu yerdeyim, görgü tanıklarının dedikleri gibi, korkunç bir olay zincirinin sonucunu görüyorsunuz. Open Subtitles ها أنا ذا في موقع لحادث شنيع هو نتيجة لما أسماه شهود عيان سلسلة الحوادث المروعة
    Ama her ne kadar trajik olsada bir kazanın, dikkatimiz kaybettirmesine izin veremeyiz. Open Subtitles ولكننا لا يمكن أن نسمح لحادث مثل هذا، وإن كان مأساويا لتشتيت إنتباهنا
    O gün yaşanan bir araba kazasında ziyarette bulunan Malawi Başbakan'ı öldü. Open Subtitles في نفس اليوم تعرضت سيارة الرئيس الزائر المالاوي لحادث مؤسف تسبب بمقتله
    2004'te çok kötü bir trafik kazası geçirdin. Open Subtitles في فبراير 2004، تعرضتَ لحادث سيارة خطير.
    trafik kazası geçirdiniz. Yaşamanız bir mucize. Open Subtitles تعرّضت لحادث سيّارة إنّها لأعجوبة أنّك لا تزال حيّاً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more