Hayır, sadece küçük bir kız, ama onun... ailesi ile sorunları var. | Open Subtitles | كلا ، إنها طفلة فحسب ولكنها .. لديها مشكلة في منزلها |
Hayır, sadece küçük bir kız, ama onun... ailesi ile sorunları var. | Open Subtitles | كلا ، إنها طفلة فحسب ولكنها .. لديها مشكلة في منزلها |
Bu larvanın oldukça özel bir sorunu var. | Open Subtitles | هذه اليرقة بالتحديد لديها مشكلة خاصة جدا |
Kızın bir sorunu var. İstediklerini yaparak ona iyilik yapmış olmuyorsun. | Open Subtitles | لديها مشكلة لن تقدم لها أي خدمات من خلال الدلال |
Şu andan itibaren bilmenizi isterim ki Debra'nın alkol problemi var. | Open Subtitles | أريدكم أن تعرفون بأن ديبرا لديها مشكلة في الكحول |
bir arkadaşım var. bir problemi var, kötü olabilir. | Open Subtitles | صديقتي لديها مشكلة صغيرة, يمكن أن تكون سيئة |
Eğer elektriksel bir sorunu varsa verilen elektrik tüm sistemi bozmaz mı? | Open Subtitles | إن كانت لديها مشكلة كهربية ألا يمكن أن تدمر الكهرباء جسدها كله؟ |
Eski erkek arkadaşıyla sorunu vardı ve biraz duygusallaştı. | Open Subtitles | أنظر, هي لديها مشكلة مع خطيبها السابق و هي عاطفية زيادة عن اللازم |
Onun biraz davranış sorunları vardı. | Open Subtitles | كان .. كان لديها مشكلة بالسلوك |
Ayrıca sanırım içkiyle ilgili bazı sorunları var. | Open Subtitles | يمكن أن أضيف ، أعتقد انها لديها مشكلة صغيرة مع.. |
Ucuza getiririz, maddi sorunları var. | Open Subtitles | أراهن على اننا يمكننا شراءه بشئ رخيص لديها مشكلة مالية |
Ucuza kapatırız. Maddi sorunları var. | Open Subtitles | أراهن على اننا يمكننا شراءه بشئ رخيص لديها مشكلة مالية |
Ne düşündüğümü söyleyeyim. Küçük kız kardeşinin ufak bir ruhsal sorunu var. | Open Subtitles | سأخبرك رأيي، أختك الصغيرة لديها مشكلة عقلية صغيرة |
Sana mesaj geldi, uh, Silver'dan. Hmm. Hala bittiğine dair kabullenme sorunu var ha? | Open Subtitles | لقد وصلتك رسالة من سيلفر مازال لديها مشكلة بسيطة |
Noel Annenin diğer elf'lerle ufak bir sorunu var. | Open Subtitles | السيدة كلوز لديها مشكلة فقط مع احد موظفيها الأقزام |
Bunun yanısıra, problemi var. | Open Subtitles | والجميلة جداً، سوف ندخل في الموضوع لديها مشكلة |
Gizemli kadınımızın bir problemi var. Bacağındaki metali çıkarttırması gerekiyor. | Open Subtitles | سيدتنا الغامضة لديها مشكلة ، يجب ان تزيل الرصاصة من ساقها.. |
Son zamanlarda yaptığım her şeyle ilgili bir problemi var. | Open Subtitles | مؤخرًا يبدو أن لديها مشكلة مع كل شيء أفعله. |
Onunla bir problemi olduğu anlaşılıyor. | Open Subtitles | أستطيع القول ان لوبي كانت لديها مشكلة معه |
ama sonra bana kuliste bir sorunu olduğunu söyledi. | TED | كذلك ، كانت أينشتاين محرجة للغاية في الاعتراف بذلك من قبل، لكنها كانت تحدثني وراء الكواليس بان لديها مشكلة. |
Büyük annemin alkol sorunu vardı ve annem yardım etmeye çalışıyordu. | Open Subtitles | جدتي كان لديها مشكلة ادمان الخمر وأمي كانت تحاول المساعدة |
Kilolarıyla sorunları vardı. | Open Subtitles | كان لديها مشكلة مع وزنها |
Noel gecesi kart oynarken onu izledim. Sanırım gözlerinde bir problem var. | Open Subtitles | كنت أشاهدها في راس السنة عندما كنا نلعب الورق و أظن أن لديها مشكلة في عينيها |