"لدي مكان" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir yerim
        
    • yerim yok
        
    • yerim var
        
    • yer var
        
    • bir yer
        
    • başka yerim
        
    • evim var
        
    Rose'u içinde ölümüne sıkıştırıyorsun. Ama gidecek bir yerim yok. Open Subtitles لكن ليس لدي مكان لأذهب إليه، فجلدي الأصلي قد مات
    Kurtulur kurtulmaz, Amerikalılar sığınma verene kadar kalacak bir yerim var. Open Subtitles عندما أصبح حراً، لدي مكان للبقاء ريثما يضمن لي الأمريكيون اللجوء
    Ama gerçek şu ki Deanna, eve döndüğümde gidecek hiçbir yerim yok. TED ولكن الحقيقة ديانا، عندما عدت لمنزلي، لم يكن لدي مكان أذهب إليه.
    Çok hoş, yine de sadece biriniz için yerim var. Open Subtitles ذلك لطيف .. لكنّي ما زال لدي مكان واحد لأحدكم.
    Buraya geldiğin ilk geceden beri seni götürmek istediğim bir yer var. Open Subtitles لدي مكان كنت اريد ان اخذك اليه منذ الليلة الاولى لقدومك هنا
    Buraya otostopla geldim. Gidecek başka yerim yok. Open Subtitles كا علي أن أسافر لآتي إلى هنا، ليس لدي مكان أذهب إليه
    Buraya geldim kusura bakma ama kalacak başka bir yerim yoktu. Open Subtitles أنا آسف لفعل هذا لكن ليس لدي مكان آخر لأذهب إليه
    Oh, pazartesi günkü duruşmaya kadar gidecek bir yerim yok. Open Subtitles ليس لدي مكان لأذهب له حتى جلسة الإستماع يوم الإثنين
    Artık dünyada bir yerim var. Sistemin bir parçasıyım. Çalışan bir kızım. Open Subtitles أنا لدي مكان في العالم الآن أنا جزء من النظام, أنا فتاة عاملة
    Biliyorsun, Fry, şehrin dışında ufak bir yerim var. Open Subtitles .. كما تعلم فراي لدي مكان صغير خارج المدينة
    Pek hayalimizdeki gibi bir yer kiralayamadık ama yinede cliff diving için çalışacak bir yerim var. Open Subtitles لم نقم باستئجار المكان الأكثر بهجة هنا ولكن على الأقل لدي مكان لأتدرب على الغوص
    Bagel mi? - Bagel. Son 200 dolarımı sana harcadım ve kalacak yerim yok mu şimdi? Open Subtitles اللعنة, اعطيتك اخر 200 دولار املكهم ليس لدي مكان اقيم فيه؟
    Bu işler için kullandığım küçük bir yer var. Dert etme. Bu gece ararsın. Open Subtitles لدي مكان صغير استخدمه لاجل هذه اه الاشياء اتصل بى الليلة
    Eğer sakıncası yoksa önce ben gideceğim, çünkü yetişmem gereken bir yer var. Open Subtitles إن كنت لا تمانع فإنني سأغادر أولاً لأنه لدي مكان ما يجب ان أكون فيه
    Gitmem gereken bir yer ve yapmam gereken bir şey var. Beni vurmadıkça veya tutuklamadıkça, ben gideceğim, Jack. Open Subtitles اسمع يا رجل لدي مكان علي أن أذهب إليه لدي شيء علي القيام به إلا إذا أطلقت علي النار
    Artık rahat bir akşam yemeği yemek için gidebileceğim bir yer yok. Open Subtitles لن يكون لدي مكان لأقصدة لتناول عشاء فاخر بعد الآن
    Plajda yaşıyordum sel bastı. Gidecek başka yerim yok. Open Subtitles أعيش على الشاطئ، يبدو أنه إنتهى ليس لدي مكان آخر أذهب إليه
    Tam köşede evim var. Open Subtitles لدي مكان قريب من هنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more