"لذلك علينا" - Translation from Arabic to Turkish

    • Bu yüzden
        
    • gerekiyor
        
    • yani
        
    • zorundayız
        
    İşte Bu yüzden, bunun doğru ellere geçtiğinden emin olmalıyız. Open Subtitles لذلك علينا أن نتأكد من إعطائها للأشخاص الصحيحين, كما تعلون
    İşin zor kısmı o sinyallerin, istediğimiz değişimlerin aşırı belirsiz olması. Bu yüzden, onları videolarda her zaman olan gürültüden ayırırken çok dikkatli olmamız gerekiyor. TED الجزء المحير هو تلك الإشارات هذه التغييرات، التي نحن نتابعها، خفية للغاية، لذلك علينا التروي عندما نريد تفريقهم من الضوضاء التي تحدث في مقاطع الفيديو.
    Bu yüzden eşyaya takılabilen küçük bir cihaz geliştirmelisiniz ve bu cihaz eşyaları buluta bağlayıp potansiyelini kilitleyip yeni bir işlev ekleyebilmeli. TED لذلك علينا تطوير جهاز صغير يمكن توصيله بكل الأشياء ليجعلها متصلة بالسحابة لزيادة إمكانياتها وإضافة وظائف جديدة.
    yani kararlarımızın sağlamasını adalet merkezimiz açıkken yapmalıyız. TED لذلك علينا تفحص قراراتنا بالمقارنة مع جوهر عدالتنا في وضع التشغيل.
    Bunu yaparken cidden Mars'ta araçtaymış gibi düşünmek zorundayız. TED لذلك علينا أن نفكّر وكأننا فعليّاً على المريخ مع المركبة المتجوّلة.
    Ama adalet almaya değecek bir risk. Bu yüzden kendimize sormalıyız, bu riski nerede alabiliriz? TED لكن الإنصاف يستحق المخاطرة. لذلك علينا سؤال أنفسنا، أين يمكننا أخذ المخاطرة؟
    Bu yüzden olabildiğince çabuk şekilde Wilhelmstrasse'yi geçeceğiz ve Kaiserdorf Metro İstasyonu'ndaki sığınağa gideceğiz. Open Subtitles لذلك علينا أن نقطع ويلهمستراس بأسرع وقت. إلى الملجأ في محطة المترو كاسيردورف.
    Burası önemli bir şehir, Bu yüzden... tanklarla saldırmak zorundayız. Open Subtitles هذه مدينة رئيسية في المنطقة لذلك علينا الهجوم بالدبابات من خلال الشوارع
    Bu yüzden onu Memphis'teki küçük şirketimize transfer etmeliyiz. Open Subtitles لذلك علينا أن نبيعه لشركتنا الصغيرة هنا في ممفيس
    Eh benim ve sizin Tospik Bert gibi içine kıvrılacağımız bir kabuğumuz yok Bu yüzden biz de kendi yöntemlerimizle korunmalıyız. Open Subtitles الآن أنتم وأنا ليس لدينا صدف ،لنحتمي بداخله مثل السلحفاة بيرت لذلك علينا الإحتماء بطريقتنا الخاصة
    Bu yüzden, kurtuluncaya kadar hayatta kalmamız lazım. Open Subtitles لذلك علينا البقاء على قيد الحياة فترة طويلة
    Büyük ihtimalle, ilk başlarda biraz korkacaktır Bu yüzden hepimiz ona hoş geldin diyelim güler yüzlü olalım, ona sarılalım ve kibar konuşalım, tamam mı Alex? Open Subtitles من المحتمل أن يكون خائفا قليلا لذلك علينا ان نستعد لاستقباله بالابتسام ، والعناق والكلمات اللطيفة يا اليكس
    Babanız hayatını hatırlamıyor ve bizim onun bir parçası olmamızı istemiyor, Bu yüzden hayatımıza böyle devam etmek zorundayız. Open Subtitles والدك لا يتذكر حياته ولا يريدنا جزء منها لذلك علينا الانتقال
    Bu yüzden acele etmeliyiz. - Sakladığım şeyi bulmamız gerek. Open Subtitles لذلك علينا أن نُسرع ونجد أيّما خبّئتُ هُنا.
    Bu yüzden onu bir şansımızın olduğu ve sana yardım edebileceğimiz bizim dünyamızdan çıkarmalıyız. Open Subtitles لذلك علينا أن إخراجها من عالمنا, حيث اننا لدينا فرصة و نحن يمكننا مساعدتك.
    İşte Bu yüzden estetik cerrah bulmak için asla "Şehir Fırsatı" nı kullanmamalısın. Open Subtitles لذلك علينا ألا نستخدم إطلاقا مواقع الإنترنت للبحث عن أطباء التجميل
    Herkesin telaşa kapılmasını önlemeliyiz! Evet, Bu yüzden... Open Subtitles .. يجب أن نمنع الجميع من الفزع لذلك علينا أن
    Sadece etkileşime girmelerine engel olmamız gerekiyor. Open Subtitles لسوء الحظّ، لسنا مضطرّين لذلك علينا فقط أن نوقف التفاعل
    Zamanımız oldukça değerli, o yüzden şimdi gitmemiz gerekiyor. Open Subtitles وهي قضية مستعجلة لذلك علينا أن نذهب الآن
    Sizin sorununuz değil yani Ruslar'a güvenmeyin. Open Subtitles انها ليست وظيفتكم لذلك علينا الثقة في الروس ولماذا علينا الثقة بك؟
    Aşırı yüksek hızlara yaklaşıyoruz, ve bizi yavaşlatsın diye onları açıyoruz. Bu nedenle her türlü testi yapmak zorundayız. TED سنقوم بإطلاقها لدى التحرك بسرعات كبيرة جداً لتقوم بتخفيض السرعة. لذلك علينا أن نقوم بمختلف أنواع التجارب.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more