lezzetli görünüyorlar; çikolatalı süt, meyve püresi gibi bir şey. | Open Subtitles | هذا يبدو لذيذًا لبن بالشيكولاتة وفاكهة مقطعة |
Bu dinozorun eti lezzetli görünüyor öyle değil mi? | Open Subtitles | ...لحم الديناصور هذا يبدو لذيذًا نوعًا ما، صحيح؟ |
Cajun mutfağını neredeyse halkı kadar lezzetli buluyorum. | Open Subtitles | أجد طبق "كيجن كوزين" لذيذًا تقريبًا مثل دماء طُهاطه. |
Yemek çok lezzetliydi. Duş da çok iyi geldi. - Israr ettiğin için teşekkürler. | Open Subtitles | الطعام كان لذيذًا والاستحمام كان مذهلًا، شكرًا لإصرارك على ذلك. |
Çok lezzetliydi. | Open Subtitles | لقد كان لذيذًا جدًا |
Bu sabah içtiğim çorba çok lezzetliydi. | Open Subtitles | حساء الصباح كان لذيذًا جدًا |
Kıpırdamamalısın. Çok lezzetli olacak, söz veriyorum. | Open Subtitles | عليك أن تثبت، وأعدك أنّه سيكون لذيذًا. |
Çok lezzetli görünüyor. Sence de lezzetli görünmüyor mu Dennis? | Open Subtitles | ويلاه، يبدو هذا لذيذًا، ألا يبدو هذا لذيذًا يا (دينيس)؟ |
Çok lezzetli bu. Harika görünüyor, değil mi? | Open Subtitles | نعم, يبدو لذيذًا يبدو لذيذًا, صحيح؟ |
Senin için yeterince lezzetli değil mi? | Open Subtitles | -أليس الطّعام لذيذًا كفاية إليكِ؟ |
Sana lezzetli yemekler alacağım. | Open Subtitles | سأشتري طعامًا لذيذًا. |
Ve lezzetli yemekler yiyelim. | Open Subtitles | ونتناول طعامًا لذيذًا. |
Çok lezzetli gözüküyorlar. | Open Subtitles | كل شيء يبدو لذيذًا . |
Çok lezzetli görünüyor. | Open Subtitles | يبدو لذيذًا |
Yemek çok lezzetliydi. Sağ ol. | Open Subtitles | ـ كان هذا لذيذًا ـ شكرًا |
Her şey çok lezzetliydi, hayatım. | Open Subtitles | كل شيء كان لذيذًا يا عزيزي. |
Geçen haftaki rapini çok lezzetliydi. | Open Subtitles | الرابيني" ذلك الأسبوع كان لذيذًا" |
Peki "çok lezzetliydi" nasıl denir? | Open Subtitles | -ما مرادف "كان لذيذًا"؟ |
Çok da lezzetliydi. | Open Subtitles | -تغذّيت عليه، وقد كان لذيذًا . |
Çok lezzetliydi. | Open Subtitles | كان ذلك لذيذًا |