Şayet, her an Bormann'ın yüzünü görmek zorunda kalmasaydım tabii. | Open Subtitles | لولا أنني أضظر لرؤية وجه برومن من حين لآخر. |
Caesar'ın yüzünü görmek için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أستطيع الإنتظار لرؤية وجه سيزار عندما يكتشف |
Ne zaman camdan dışarı bebeğinin yüzünü görmek için baksa bebeği gitmiş oluyor. | Open Subtitles | كلّ مرّة تنظر إلى النافذة لرؤية وجه الطفل الرضيع، وهو ذاهب. |
Sırf tanıdık bir yüz görmek için. | Open Subtitles | فقط لرؤية وجه مألوف. |
Tanıdık bir yüz görmek güzel. | Open Subtitles | مسرور لرؤية وجه مألوف. |
Ah! Tanıdık bir yüz görmek ne güzel. | Open Subtitles | سعيدة للغاية لرؤية وجه ودّي. |
Noah'ı götürdüğümüzü öğrenince Sloane'un yüzünü görmek için hiç heves etmiyorum. | Open Subtitles | لست متلهف لرؤية وجه سلون عندما يعرف أننا سحبنا نواه |
Ansızın torunumun yüzünü görmek istedim. | Open Subtitles | جائتني نزعة مفاجئة لرؤية وجه حفيدي |
Dostum, yaşlı Kenny Glancy'nin yüzünü görmek için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | يا للهول ، أتشوق لرؤية وجه (كيني غلانسي) |
- Nos'un yüzünü görmek için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | (لا أطيق الإنتظار لرؤية وجه (نوز |