Bunun için bir cadıya ihtiyacımız yok. Bunun örnekleri internette sürüsüyle var. | Open Subtitles | لسنا في حاجة إلى ساحرةً، ثمّة أمثلة لهكذا حالات تعجّ بشبكة المعلومات. |
Şu anda ofiste elemana ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | نحن الآن لسنا في حاجة لموظفين كَتَبَة هنا |
Belki Dr.McKay'in kuşkuculuğunun birazını paylaşabilirim, ama bizim bu Wraith'e güvenemeyeceğimizi söyleyecek herhangi bir mistik hayale ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | ربما أنا أشاطر د.مكاى في تشككه و لكن نحن لسنا في حاجة لأي رؤى صوفية لتخبرنا أن هذا الريث غالبا لا يمكن الوثوق به |
Yani siğil, uçuk ya da bel soğukluğu gibi hastalıklardan da bahsetmemize gerek yok. | Open Subtitles | اذاً لسنا في حاجة للتحدث عن الامراض التي تحدث بسبب ذلك, كما تعلمين واااو. |
Hepimizin aynı yerde durmasına gerek yok. | Open Subtitles | لسنا في حاجة لكي نتجمع جميعاً في مكان واحد |
Tamam..artık buna gerek yok. | Open Subtitles | حسناً، لسنا في حاجة لمقدمات يبدو كل شيء نظيفا الآن |
Neyse, yani onun yüzünden bağlanmak, kafeslenmek ve daha fazla söylememe hacet yok. | Open Subtitles | أعني , هذا سخيف حقاً , كل هذا الحديث بشأن تقييدك و إحتجازك و ... , حسناً نحن لسنا في حاجة إلى الخوض في التفاصيل |
Neyse, yani onun yüzünden bağlanmak, kafeslenmek ve daha fazla söylememe hacet yok. | Open Subtitles | أعني , هذا سخيف حقاً , كل هذا الحديث بشأن تقييدك و إحتجازك و ... , حسناً نحن لسنا في حاجة إلى الخوض في التفاصيل |
Gerçek kılmak için bir kağıt parçasına ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | لسنا في حاجة لقطعة ورق لجعل علاقتنا حقيقيّة |
Senin her şeye yaptığın insanın sinirlerine dokunan yorumlarına ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | لسنا في حاجة لتعليقاتكَ التي تحتاج بحثاً لإيجاد معانٍ لها في رويّكَ عن تجاربك. |
Kelimelerimizi aktarmak için silahlara ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | لسنا في حاجة إلى أسلحة من أجل تحويل العالم |
Mr. Cross daha fazla eylemsizliğe ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | سيد كروس، لسنا في حاجة ألى الكثير من الاعمال |
Ben buna hiç ihtiyacımız yok diyorum! | Open Subtitles | وأنا أقول بأننا لسنا في حاجة إليها مطلقاً |
Buna gerek yok. İçerideki durum kötüleşirse çok yakında birbirimizin gırtlağına sarılırız zaten. | Open Subtitles | لسنا في حاجة لهذا، إن ساءت الأمور بالداخل فسنهاجم بعضنا البعض قريبًا |
- gerek yok, bizimkini kullanırız. | Open Subtitles | لسنا في حاجة إليها ، سنستخدم أدواتنا هيا بنا |
Daha fazlasını öğrenene kadar kimseyi korkutmaya gerek yok. | Open Subtitles | لسنا في حاجة لأخافة أي احد.. ليس حتى نعرف أكثر. |
İlginç olan, artık tasarım ve sanattan konuşmaya gerek yok. Ama tasarım bir mesaj vermek için herşeye hazır. | TED | لكن الأمر المثير للاهتمام هو أننا لسنا في حاجة للحديث عن الفن والتصميم بعد الآن. ولكن التصميم يستخدم أياً كان من أدوات متوفرة تحت التصرف من أجل صنع النقطة. |
Bence çok önemli bir hata yapıyoruz düşünüyoruz ki insanların bir şeye ihtiyaçları varsa onlara onu istetmemize gerek yok. | TED | وأعتقد أننا نقوم بخطأ بنيوي، نحن نضع إفتراضاً، معتقدين بأنه إذا كان الناس في حاجة ضرورية لشئ ما، لسنا في حاجة لأن نقوم بترغيبهم فيه. |