Senin oyun becerilerin ve benim istekliliğimle kazanmak için ne gerekiyorsa sahibiz. | Open Subtitles | اوه, مع مهارات لعبك واستعدادي للقيام بأي شيء للفوز, فقد بدأت اللعبة |
Buzz'ın oyun zamanlarını azaltmasına katlanamadın değil mi, Woody? | Open Subtitles | أنت لم تتحمل أن يقطع باز وقت لعبك أليس كذلك يا وودى؟ |
Düğüne gelmeni istiyoruz doktor. Tabii oyununu bölmeyecekse. | Open Subtitles | و نود أن تحضر الزفاف أيها الطبيب إن لم يتعارض ذلك مع لعبك للبوكر |
Öyleyse, sen profesörlük oynarken Zehir'i bulmak bize mi kalıyor? | Open Subtitles | إذاً , أثناء لعبك دور الأستاذ ستكون مهمتنا إيجاد فانم؟ |
Sen çoktan uçmuşsun be bornozlu. İyi oynuyorsun ama yeni ayakkabı alman lazım. | Open Subtitles | أنت بالفعِل ذهبَت يا رداء الحمّام. لعبك جيّد، لكنّك بحاجة إلى حذاء جديد. |
Bütün oyuncakların ve giysilerin de getirildi. | Open Subtitles | كل لعبك وملابسك تم نقلها الي هذه الغرفة... |
Belki, toplaman gereken oyuncaklarını toplamadığın için seni istemiyordur. | Open Subtitles | ربما لأنها لا تريدك أن تحزم لعبك كما هو المفترض |
İyi şanslar dilerdim ama oyunun şansla bir ilgisi olmadığını biliyorum. | Open Subtitles | كنت سأتمنى لك حظا سعيدا لكنك لا تعتمد على الحظ في لعبك |
Eski oyununa geri döndüğün için seninle gurur duyuyorum. | Open Subtitles | أنا فخور بك لأنّك ستعيد طريقة لعبك |
Hiç bir muhbir ile karşılaşmadım ve umarım karşılaşmam... ama senin oynadığın muhbir, tam bir muhbirin olması gerektiği gibiydi, anlıyor musun? | Open Subtitles | لم ألتقي بمخبّر وأمل بأن لا أفعل ذلك، لكن طريقة لعبك لدور المخبّر، هكذا يجب أن يكون. |
Buzz'ın oyun zamanlarını azaltmasına katlanamadın değil mi, Woody? | Open Subtitles | أنت لم تتحمل أن يقطع باز وقت لعبك أليس كذلك يا وودى؟ |
Gidip gizli oyun arkadaşının kıçını tekmeleyeceğiz. | Open Subtitles | أوو , باركر سنذهب لركل مؤخرة رفيق لعبك السري |
AnlaşıIan, oyun arkadaşın şöhretli biriymiş. | Open Subtitles | إنه رفيق لعبك , رفيق السمعة , يبدو |
Ne sanıyordun, burası senin özel oyun sahan mı? | Open Subtitles | ماذا تعتقد أن هذه هي ساحة لعبك الخاصة |
Geçen yılki oyununu... değerlendirdik ve bu kesinlikle akademik bir teklif olmakla birlikte... oynayacak olursan seviniriz. | Open Subtitles | بمستوى لعبك السنة الماضية حتى و إن كان عرضنا يركز على التعليم فليس لدينا مانعا من أن تمارس كرة السلة |
Televizyonda mükemmel oyununu izleyerek büyüdüm. | Open Subtitles | لقد نشأت وأنا أشاهد لعبك الجميل على التلفاز |
Binbaşı siz çarpışan araba oynarken Chuck, Bennett'in bagajında mıydı? | Open Subtitles | إنتظر، إدن، أيها الرائد أثناء لعبك لعبة الدجاجة |
Ve sol bileğin şu basketbol oynarken incittim dediğin hâlâ iyileşmemiş çünkü parlak kravatın hafif sola kaçmış. | Open Subtitles | ومعصمك الأيسر الذي حصل له إلتواء اثناء لعبك السلة لم يشفى بعد، لأن ربطة عنقك مرتخية |
İşin daha da kötüsü kendini aklamak için şansını kullanıyorsun, tanrıcılık oynuyorsun. | Open Subtitles | والأسوأ من ذلك هو إستغلالك للحظ في تبرير لعبك دور الرب |
İşin daha da kötüsü kendini aklamak için şansını kullanıyorsun, tanrıcılık oynuyorsun. | Open Subtitles | والأسوأ من ذلك هو إستغلالك للحظ في تبرير لعبك دور الرب |
Belki oyuncakların çok eğlenceli, ama...onlar bizim gibi insan değiller. | Open Subtitles | لعبك قد تكون مرحة جدا لكن... ليست بشرية مثلنا |
- Birleşik Devletler donanma gemilerinin onlara... - Becky, gel buraya, oyuncaklarını al. | Open Subtitles | بيكى , تعال و التقط لعبك فأبوك سيعود فى أى لحظة |
Salağa yatma oyunun sona erdi maalesef. | Open Subtitles | اخشى ان وقت لعبك دور الغبي قد انتهى |
Ama bunun bile oyununa bir faydası olacağını sanmıyorum. | Open Subtitles | لكن لا تتوقع أن يحسن من لعبك |
Hiç bir muhbir ile karşılaşmadım ve umarım karşılaşmam... ama senin oynadığın muhbir, tam bir muhbirin olması gerektiği gibiydi, anlıyor musun? | Open Subtitles | لم ألتقي بمخبّر وأمل بأن لا أفعل ذلك، لكن طريقة لعبك لدور المخبّر، هكذا يجب أن يكون. |
Golf oynamanı saymazsak, oldukça iyi durumda gibisin. | Open Subtitles | اجل باستثناء لعبك للقولف يبدو ان احاولك على مايرام |
"Bu aptal oyunu artık bırakacağım" | Open Subtitles | "لعبك الغبي سَيَنتهي إلى الأبد |