Bok götüren sokaklarında yürüyor, soyu karmakarışık dilini konuşuyorsun ama Romalı değilsin. | Open Subtitles | , تمشي في شوارعها القذرة . تتحدث لغتها المهجنة, ولكنك لست روماني |
Eğer bir ülkede yaşayacaksan oranın dilini öğrenmelisin. | Open Subtitles | اذا كنت ستعيش فى هذة الارض فيجب عليك تعلم لغتها. |
Bunu okuyamıyorum. İngilizce yabancı dili mi? | Open Subtitles | أنا لا أستطيع قراءة هذا هل الإنجليزية هى لغتها الثانية؟ |
İşin kendi özel dili vardır. Neredeyse çoğu vücud dili ile olur. | Open Subtitles | الأعمال لها رموزها,لغتها الخاصه إنها في الغالب لغة الجسد |
kadar her şeyi kullanıyorlar. Söz dizimi algıları olduğundan, onların da kendi dilleri ve dil bilgisi kuralları olduğunu anlıyoruz. | TED | وفهمها لتركيب الجمل يشير إلى أن لديها لغتها وقواعدها الخاصة. |
Esprili yazıyor, esprili dil kullanıyor. | Open Subtitles | إنها تكتب في عمود النكت الدعابة جزء من لغتها |
Çünkü onun Korece'si çok iyi değil. | Open Subtitles | هذا لأن لغتها الكورية ليست جيدة |
Öğrenciler Kulübü hakkında abuk sabuk konuşuyor. | Open Subtitles | حول لغتها الآسيويه الشرقية و الطلاب يضربون أو ما شابة ذلك |
Bu ülkede yaşamak istiyorsan, dilini öğren. | Open Subtitles | إن كنتِ تريدينَ العيش في هذه المدينة عليك أن تتعلمي لغتها |
Ona bir model öğreteceğiz, ortak bir dil kullanacağız ya da onun dilini anlayacağız. | Open Subtitles | نعلمها نمط، اللغة الشائعة، أو نفهم لغتها |
dilini anlamıyorum ama belki önemlidir. Acaba... | Open Subtitles | ولا يمكننى فهم لغتها ,وقد يكون الأمر هاما . |
Sonra birden Paris'te buldu kendini. dilini konuşan kimsenin olmadığı bir yerde. | Open Subtitles | وتنتقل إلى باريس حيث لا أحد يتكلم لغتها |
Bir millet dilini ve geleneklerini yaşattığı sürece yaşar. | Open Subtitles | طالما ؛ تتذكر لغتها وتحافظ على تقاليدها |
İyi bir kadın, çocukları da harika ama dilini bilmiyorum. | Open Subtitles | ... لا أعلم أنها لطيفة , يبدو أطفالها رائعين لكني لا أتحدث لغتها حتى |
Bir işaret ya da selam vermeyebilir ama onun dili ve tanımlama kalıbı aşırı derecede gelişmiş. | Open Subtitles | أعتقد حتى أنها لا يمكنها الإشارة أو لكنَّ لغتها هذه و أنماط التمييز و الإدراك متطورة بشكلٍ خيالي |
Resmi dili Tagalog, ama tarihteki sömürgecilik nedeniyle halkın bir bölümü İspanyolca konuşuyor. | Open Subtitles | لغتها الرسمية: تاقلوقية، لكن أغلب السكان يتكلمون الإسبانية بسبب الاستعمار الماضي. |
Roy’un zengin dili ve usta öykü anlatımı sayesinde, “Küçük Şeylerin Tanrısı” prestijli Booker ödülünü kazandı. | TED | استحقت روي بفضل لغتها الغنية وسردها البارع جائزة بوكر المرموقة عن رواية "إله الأشياء الصغيرة". |
Ev ödevleri kötü ve dili çok kötü. | Open Subtitles | واجبها البيتي بطيئ. لغتها سوقية. |
Hayır, onun konuşan dili benim masum olduğumu söylüyor. | Open Subtitles | لا, لغتها العادية تخبرك بأنها بريئة |
Çıkartabileceği tüm sesleri kullanarak kendine özel, emsalsiz bir dil yaratıyor ve bunu da fark eden çıkmadı. | Open Subtitles | لقد أخذت كلَّ الأصوات التي أمكنها ابتكارها و شكَّلت لغتها الخاصَّة و الوحيدة و لم يفطِن أي أحدٍ لذلِك |
"Tonlama nasıl, dil doğru mu?", Onlar da "Evet" dedi. | Open Subtitles | هل هي مفهومة، هل لغتها جيدة؟ فقلت نعم |
İngilizce'si iyi mi? | Open Subtitles | هل لغتها الإنجليزية جيدة؟ |
Öğrenciler Kulübü hakkında abuk sabuk konuşuyor. | Open Subtitles | حول لغتها الآسيويه الشرقية و الطلاب يضربون أو ما شابة ذلك |