Zaten güzel olan kadınlara silikon henüz burunları bile gelişmemiş kızlara burun ameliyatı. | Open Subtitles | السيلكون لامرأة كانت جميلة بالفعل أعمال الانف لفتيات كانت أنفهم غير مُكتملة بعد |
Potansiyel gördüğümüz köylü kızlara dört yıl süreyle tam burs veriyoruz. | TED | نقدم منحا دراسية لأربع سنوات كاملة لفتيات القرى اللواتي نرى فيهن إمكانيات |
Yazıcı kızların binaya giriş izni var ama takımı bilmiyorlar. | Open Subtitles | ويسمح لفتيات ستينو بالتواجد في البناء، لكنهم لا يعرفون شيئًا |
10 yaşındaki kızların ağladığı videolar izledim. | TED | وشاهدت فيديوهات لفتيات في العاشرة من العمر يبكين. |
Son bir saat içinde 14 kızın telefon numarasını aldım ben. | Open Subtitles | سيدتي، لقد حصلت على 14 رقم هاتف لفتيات في الساعة الماضية |
Gerçekten bir gece kızlarla dışarı çıkmaya ihtiyacı var. | Open Subtitles | اليس كذلك؟ ، اعني .. هي بحاجه لفتيات تخرج معهم |
İki yıl önce emekli oldu ve tek evimizi mahallemizdeki kızlar ve kadınlar için okula dönüştürdü. | TED | تقاعدت أمي قبل سنتين، لتحول منزلنا إلى مدرسه لفتيات ونساء حيِنا |
Yine aynı sebepten Düş kızları'nı duvara asıyordu. | Open Subtitles | و كان هو نفس سبب تعليقه لفتيات أحلامه على الجدار |
Biz N.R.I ların onun gibi kızlara o kadar ihtiyacımız var ki. | Open Subtitles | لأننا نحن المغتربون فى حاجة شديدة لفتيات مثلها |
Eminim hala benim gibi aptal kızlara Kelly çantaları alıyordur ama onu unuttum. | Open Subtitles | أظن أنه مازال يشتري حقيبة كيلي لفتيات حمقاوات مثلي و لكنني تخطيته |
Nah şuraya yazıyorum maç vakti geldiğinde o voleybolcu kızlara günlerini göstereceğiz değil mi? | Open Subtitles | دعوني أقول لكم ضعوا تركيزكم في اللعب و سنتسبب لفتيات الكرة الطائرة أولئك ببعض الألم |
Yeni bir plana ihtiyacın yok. Sadece yeni kızlara ihtiyacın var. | Open Subtitles | ،لستِ بحاجة لخطة جديدة ..أنتِ فقط بحاجة لفتيات جدد |
Şirin gözükmeye çalışan ama aslında narsis olan kızlara karşı. | Open Subtitles | منجذب إلزاميا لفتيات لطفاء ، لكن نرجسيات |
Cady gibi adamlarla ilişkisi olan... kızların fotoğraflarını göstereyim... ve emin olun, Bayan Taylor, mideniz bulanacaktır. | Open Subtitles | وسأريك صورا لفتيات اختلطوا برجال أمثال كيدى وسوف تصابين بالغثيان يآنسة تايلور |
Kendine güvensiz kızların bulunduğu mekanların etrafında dolanman gerekmiyor muydu? | Open Subtitles | أليس هناك مؤتمر لفتيات ليس لديهم احترام ذاتى |
Kondom ve kızların telefonları falan. Bilmiyorum. | Open Subtitles | .واقيات ذكرية أو أرقام هواتف لفتيات لا أعرف |
Tanıdıkları kızların resimlerini gördükleri için oldu. | Open Subtitles | السبب هو أنهم رأوا صوراً لفتيات يعرفونهم |
Katili bulamamışlar, ama bir yıl sonra evinde yedi kızın cesedini bulmuşlar. | Open Subtitles | هذا كل شيء لم يُمسكوا بالرجل لكنهم وجدوا 7 جثث لفتيات شابات في منزل |
İnsanlığa tehdit oldum doğaya, hatta bir keresinde Jüpitere bile ama asla seksi bir kızın erkek arkadaşına tehdit olmadım. | Open Subtitles | والبيئة وكوكب المشتري ولكن أبدا لست صديقاً لفتيات مثيرات |
Seni içki içerken, kumar oynarken ve garip kızlarla yatarken görüyorum. | Open Subtitles | إنني أراك تشرب، تقامر، وتسمح لفتيات غريبات بالنوم هنا |
Biraz sohbet eder, sonra da çılgınlar gibi sevişiriz. Benim gibi kızlar için farklı. | Open Subtitles | سنتحدّث قليلا ، ثم نسكر الأمر مختلف لفتيات مثلي |
12 yaşındaki kızları ameliyat ediyor. | Open Subtitles | ويجري عمليات لفتيات لم يتجاوزن الثانية عشر |
Şu çiçek olmuş koro kızlarına cidden yeniden katılmayacaksın, değil mi? | Open Subtitles | -إننى لست أسبستوس -لا هل ستنضمين حقاً لفتيات الكورال ؟ |
Siyah kızı okula aldığında babanın okulu kapatılmadı mı? | Open Subtitles | لقبوله لفتيات سمراوات؟ حرير الانسه فينستر ليس من الجنوب |