"لفعل ذلك هو" - Translation from Arabic to Turkish

    • Bunu yapabilmenin
        
    • Bunu yapmanın
        
    • Bunu yapmak için
        
    Bunu yapabilmenin tek yolu Apple II'den para almaktı. Open Subtitles أعني، الطريقة الوحيدة لفعل ذلك هو سحب مال من "أبل 2".
    Bunu yapabilmenin tek yolu Apple II'den para almaktı. Open Subtitles أعني، الطريقة الوحيدة لفعل ذلك هو سحب مال من "أبل 2".
    Bunu yapmanın yolu da kazanılması imkansız bir davayı kazanmaktır. Open Subtitles والسبيل لفعل ذلك هو الفوز بقضية لا يمكن الفوز بها
    Biliyorsun, onunla aramızı düzeltmeye çalışıyorum ama Bunu yapmanın tek yolu onunla konuşmak ve açıkça o, bununla ilgilenmiyor. Open Subtitles أنت تعلم ، أريد أن أجعل الأمور جيدة معها ولكن الطريقة الوحيدة لفعل ذلك هو بالتحدث إليها وعلى ما يبدو , هي غير مهتمة
    Bunu yapmak için bir doğru, bir yanlış yol var. Henüz avucumuzda değil. Open Subtitles هناك طريقة صحيحة وطريقة خاطئة لفعل ذلك هو ليس في جيبنا حتى الأن.
    Gerçek şu ki, Bunu yapmak için kalan son tıkanma noktası, beyin tarama sistemlerinin çözünürlüğünü arttırmak. TED والحقيقة. ان رغم العوائق لفعل ذلك هو يوسع الادراك لأنظمة المسح للدماغ.
    Bunu yapmanın tek yolu da, kırık kalbini onarmak, yani bu da demek oluyor ki, görkemli, romantik bir jeste ihtiyacımız var. Open Subtitles والطريقه الوحيده لفعل ذلك هو لمداواة قلبه المحطم الذي يعني أننا بحاجة إلى مشاعر رومانسيه
    Bunu yapmanın yolu da bakıcıya affedildiğini söylemek. Open Subtitles و المفتاح لفعل ذلك هو اخبار الذي يعتني به بأنه مسامح
    Bunu yapmanın en iyi yolu ise kayaların üstüne sürekli olarak tortu katmanları yığmaktadır. Open Subtitles الطريقة الأمثل لفعل ذلك هو تكديس طبقة فوق طبقة فوق طبقة من الرواسب فوقها
    Bunu yapmak için bildiği en iyi yol ise sağ kolu olduğunu söyleyerek, adamı görebileceği bir yerde tutmaktı. Open Subtitles وأفضل طريقة لفعل ذلك هو أبقاء الرجال حيث يراهم كذراع يمنى
    Bunu yapmak için de en uygun zaman, Gey Noeli'ydi. Open Subtitles و أحسن يوم لفعل ذلك هو الكريسماس

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more