Dükkân sahibini kira ödemesinde kolaylık yapmaya yeni ikna ettim. | Open Subtitles | لقد أقنعت لتوي صاحب المكان أن يصبر علينا لدفع الإيجار |
Haberler iyi! Doktorları hücrene dönmen konusunda ikna ettim ve seninle daha çok ilgileneceğimi söyledim. | Open Subtitles | أخبار جيدة لقد أقنعت الأطباء أن يعيدوك إلى غرفتك |
Teğmenim, birazcık müziğin kimseye zarar getirmeyeceği yönünde komutanı ikna ettim. | Open Subtitles | ملازم, لقد أقنعت ولىّ العهد بأن القليل من الموسيقى لن تضرّ أحد |
Forster'ın suçlu olduğuna jüriyi ikna ettin. Senin bu kadınları öldürmediğini nereden bileceğim? | Open Subtitles | لقد أقنعت هيئة المحلفين أن فورستر مذنب كيف لاأعرف أنك قتلت تلك النساء |
Kendini olayların öyle olduğuna ikna etti. Çünkü ona olan ilgimi kaybedip başka kızlarla takılmamı kabul edemedi. | Open Subtitles | لقد أقنعت نفسها بأن ذلك هو ما حدث لأنها لم تتقبل أنني فقدت الاهتمام بها |
Annenizi sabah eve götürmek için doktoru ikna ettim. | Open Subtitles | لقد أقنعت الأطباء أن يسمحوا لنا أن نأخذها في الصباح |
Barmeni, içkileri bize yarı fiyatına satması için ikna ettim. | Open Subtitles | لقد أقنعت النادل لكي يعطينا كل أنواع الشراب في حفلتك بنصف السعر |
Genç Lloyd'un, kalp krizi sandığı kol ağrısının ne olduğuna ikna ettim, Lloyd? | Open Subtitles | لقد أقنعت لويد بأن ألم الذراع الذي كان يظن أنه بسبب أزمة قلبية ما هو إلا ماذا لويد ؟ |
Üstlerimi onu ve kızını gayri resmi olarak ülke dışına çıkartmaya yardım etmeleri konusunda ikna ettim. | Open Subtitles | لقد أقنعت المسؤولين بشكل غير رسمي بمساعدته وابنته على الخروج من البلاد |
Ben de kendimi uzun zamandır görmeyi reddettiğim bir şeyi görmeye ikna ettim. | Open Subtitles | لقد أقنعت نفسي بشيء رفضت رؤيته لوقت طويل |
Daha hızlı çalış. Bahisçimi buraya gelmesi için ikna ettim. | Open Subtitles | أعمل أسرع , لقد أقنعت وكيل مراهناتي بالقدوم لهنا |
Operasyonla ilgili size daha fazla bilgi vermek için üstlerimi ikna ettim. | Open Subtitles | لقد أقنعت رؤسائي ليسمحوا لي أن أخبرك بالمزيد عن العملية |
Ben de kendimi uzun zamandır görmeyi reddettiğim bir şeyi görmeye ikna ettim. | Open Subtitles | لقد أقنعت نفسي بشيء رفضت رؤيته لوقت طويل |
Bazı denizcileri ikna ettim ve küçük canavarımızı bir kutuya koydurup en ama en derine attırdım. | Open Subtitles | لقد أقنعت بعض عمال الشحن المخلصين بإطلاق صندوق الوحش الصغير في أعمق و أحلك نقطة |
Muhbirimi vicdanlı olması gerektiğine ikna ettim. | Open Subtitles | لقد أقنعت مخبري انه حان وقت إظهاره لضميره |
Küçük kemirgeni onu sana vermesi için ikna ettin, değil mi? | Open Subtitles | لقد أقنعت الرجل الصغير كي يعطيك الحقيبة أليس كذلك؟ |
Kendini onun öldüğüne ikna ettin. | Open Subtitles | لقد أقنعت نفسك أنها ميتة |
Onu kobay faresi olarak kullanabilmek için annesini ikna ettin. | Open Subtitles | لقد أقنعت والدة (دنكن) حتى تقوم بإستخدامه كفأر تجارب |
Kilise geçmişte birçok insanı ikna etti. | Open Subtitles | لقد أقنعت الكنيسة الأشخاص في الماضي |
Evet annesi ile konuşup beni işe almaya ikna etti. | Open Subtitles | أجل لقد أقنعت أمي لتوظيفي |