Bu evde hiç bahsetmediğim şeyler gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت أشياء بهذا المنزل و لم أتكلم عنها أبداً ما الذي تحاول أخباري به؟ |
Burada çok garip şeyler gördüm. Çok azı beni şok eder. | Open Subtitles | لقد رأيت أشياء كثيرة غريبة هنا القليل منها يصدمني |
Uzayda olanlarla bir sorunum yoktu. Aklının alamayacağı şeyler gördüm. | Open Subtitles | لا توجد لدي مشكلة مع الأمور الفضائية لقد رأيت أشياء لن تصدقيها |
Hayatımda sana inanmaya yetecek kadar şey gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت أشياء كثيرة في حياتي .. ؟ كنتُ أصدقها |
Bir sürü şey gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت أشياء رجال يقومون بأفعال |
Sizin yalnız kabuslarınızda gördüğünüz şeyleri gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت أشياء تراها أنت فقط في كوابيسك |
Son zamanlarda evde bir şeyler görüyorum. | Open Subtitles | لقد رأيت أشياء في الآونة الأخيرة |
Gün isigi gibi gelmeyen, yere inen seyler gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت أشياء فظيعة لايمكن التّحدّث عنها هناك تحت |
Bu evde hiç bahsetmediğim şeyler gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت أشياء بهذا المنزل و لم أتحدث عنها أبداً |
Gözlerimle öyle şeyler gördüm ki... çoğu insan onları görmek için uyumak zorundadır. | Open Subtitles | لقد رأيت أشياء بنفسي، عندما ينام الناس ويستحضرون ما بداخلهم |
Oh, bayım, hayal bile edemeyeceğiniz, şeyler gördüm. | Open Subtitles | سيدي، لقد رأيت أشياء لا يمكنك تخيلها |
Buna mı? Hayır. Daha inanıImaz şeyler gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت أشياء لا تستطيعي تخيلها |
Şaşırtıcı şeyler gördüm. Yepyeni bir dünya gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت أشياء رائعة عوالم جديدة تماما |
Görmemem gereken şeyler gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت أشياء لم يكن يجدر بي رؤيتها |
Evet, harika şeyler gördüm. | Open Subtitles | أجل، لقد رأيت أشياء مذهلة للغاية. |
Daha inanamayacağın bir sürü şey gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت أشياء كثيرة لا يمكن تصديقها. |
Hayatta bir sürü hasta şey gördüm, inanın bana. | Open Subtitles | .. لقد رأيت أشياء سخيفة كثيرة طوال حياتي ... صدقوني |
Ben çok şey gördüm, hayatımda pek çok şey... Ama bu... Bu başka birşey! | Open Subtitles | لقد رأيت أشياء كثيرة في حياتي ولكن هذا شيء جديد! |
Tekne partisindeki şeyleri gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت أشياء في حفلة القارب تلك |
Başka şeyleri gördüm adamım. | Open Subtitles | لقد رأيت أشياء يا رجل. |
Kızım bunları uydurmadı. Ben de bir şeyler görüyorum. | Open Subtitles | ابنتي لم تصطنع ذلك، لقد رأيت أشياء. |
bir şeyler görüyorum, evet, tamam mı? | Open Subtitles | لقد رأيت أشياء .. نعم حقاً |
Bazi garip seyler gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت أشياء غريبة |