Füzeyi gördü. Çok şey biliyor ve onun ölmesini istiyorum. | Open Subtitles | لقد شاهد الاسلحة وهو يعرف الكثير اريده ميتا |
Mulder Dallas'ta yok ettiğimiz... enfeksiyonlu vücutlardan birini gördü. | Open Subtitles | لقد شاهد مولدر واحدة من الجثث التي اصيبت في حطمنا في دالاس |
Kendi de yukarda birşey gördü, biliyor musunuz? | Open Subtitles | لقد شاهد بنفسه شيئا هناك في الأعلى, تعلمون ولقد كان صعبا في البداية |
Zamanında çok fazla film izlemiş. | Open Subtitles | لقد شاهد الكثير من الأفلام عندما كان طفلاً |
Bir adamιn idam sehpasιna yürüyüşünü ve asιlmasιnι izlemiş. | Open Subtitles | لقد شاهد رجلا يمشي للمشنقة حيث يتأرجح |
Geçen sene iştahsızlık(anorexia) ile ilgili programı izledi ve iki hafta boyunca hayvan gibi yedi. | Open Subtitles | لقد شاهد برنامج العام الماضي .. عن فقدان الشهيه وأكل كالحيوان لمده اسبوعين.. |
Evet, dünya New York'un yarısının yok oluşunu izledi. | Open Subtitles | أجل، لقد شاهد العالم نصف مدينة نيويورك تتدمر |
Babamın bir Berserker'ı mayınla havaya uçurduğunu gördü. | Open Subtitles | لقد شاهد أبي وهو يفجّر أحد المساعير بلغَم أرضي. |
- Selam. - Merhaba. Senin resmini gördü ve tavuğunu tatmayı cidden istiyor. | Open Subtitles | لقد شاهد صورتك وأراد حقاً أن يتذوق دجاجك. |
Bu akşam bizim gibi o da günbatımını gördü. | Open Subtitles | لقد شاهد الغروب هذا المساء كما فعلنا |
Yok et, düşman bunu da gördü. | Open Subtitles | تباً , لقد شاهد العدو هذه أيضاً |
Çok sevdiği kuzenlerinden birinin otomatik silahtan çıkan ateş yağmurunda öldüğünü ve Los Angeles'taki çete bağlantısını gördü. | TED | لقد شاهد أحد أبناء عمومته المفضلين وهو يُقتل بوابلٍ من نار الأسلحة الآلية والتورط مع عصابة في (لوس أنجلوس). |
Buna göre, orada bir dalış çanı gördü. | Open Subtitles | لقد شاهد ناقوس الغطس هنا |
- Yeşil evi gördü. - Oh, kahretsin! | Open Subtitles | ـ لقد شاهد المشتل ـ اللعنة |
Birini ya da birşeyi gördü. | Open Subtitles | كلا لقد شاهد شخص أو شيء |
New Haven'daki bütün oyunlarımı izlemiş. | Open Subtitles | لقد شاهد جميع مسرحياتي في "نيو هيفن" |
Uçakta Flyn'in berbat filmlerinden birini izlemiş. | Open Subtitles | لقد شاهد ذلك الفيلم الفظيع الذى مثّلت فيه (فلين) وهو فى الطائرة |
Jessica ve Cal'in kayıtlarını izlemiş ve bunun benimle alakalı olduğunu biliyordu. | Open Subtitles | (لقد شاهد هذا الشريط الذي تظهر فيه (جسيكا) و (كال و علم بأنّ لي علاقة بهذا الأمر |
Danny o adamın ortağını öldürmesini izlemiş. | Open Subtitles | لقد شاهد (داني) ذلك الرجل يقتل زميله. |
Evet. Beş bölüm izledi. Ki bu sırada, o... | Open Subtitles | أجل، لقد شاهد خمسة حلقات، فيأيمرحلة،يمكنه.. |
Bütün programı izledi. En son istasyonda, bagajı olduğunu düşündüğü şeyi almak için kalktığında başını perde çubuğuna çarptı ve kendi oturma odasında olduğunu anladı. | TED | لقد شاهد كل البرنامج، وعند المحطة النهائية، قام ليلتقط ما يعتقد بأنها حقيبته وارتطم رأسه بحامل الستارة وأدرك أنه في غرفة الجلوس خاصته. |
Yıldızların toza dönüşmesini izledi. | Open Subtitles | لقد شاهد نجوما تتحول الى غبار. |