"لقد عرفتُ" - Translation from Arabic to Turkish

• tanıyorum
• anlamıştım
• tanıdım
• anladım
• tanırım

Bu adamı üniversiteden beri tanıyorum.
لقد عرفتُ هذا الرجل من أن كنا في الجامعة

Bu çifti uzun yıllardır tanıyorum.
"لقد عرفتُ هذان الإثنانِ لسنواتٍ عديدة"

Birlikte olduğun ilk kız olmadığımı anlamıştım.
لقد عرفتُ أنّني لستُ الفتاة الأولى التي عاشرتِها

Evet, bunu o doğa annem için savaşacağım sözlerinden anlamıştım.
أجل، لقد عرفتُ ذلك من كلام الأرض الأم ذاك

Ben hayalleri olan bir sürü insan tanıdım.
لقد عرفتُ في حياتي بعض الناس الذين لديهم أحلامهم

Gerçek suikastçım olduğunu restoranda bana silahını doğrulttuğun zaman anladım.
لقد عرفتُ أنّك ستكون قاتلي الحقيقي .لمّا وجّهت ذلك المسدّس نحوي في المطعم الصيني

Bunu 16 yaşından beri tanırım.
لقد عرفتُ هذا الشابّ منذ أن كان في السادسة عشر

Tamam. Annesini tanıyorum.
طيّب، لقد عرفتُ والدتها.

Sylvester'i 16 yaşından beri tanıyorum.
لقد عرفتُ (سيلفستر) منذ كان في الـ16 من عُمره.

Ben bir sürü Mary tanıyorum, evlat.
لقد عرفتُ كثيرين باسم (ماري) ، يا فتى

- Yalan söylüyorsun. Owen'ı tanıyorum.
-انتَ تكذب، لقد عرفتُ (أوين ).

Senelerdir onu tanıyorum.
-من فضلكِ، لقد عرفتُ منذ سنوات .

Birşeylerin ters gittiğini anlamıştım.
لقد عرفتُ بأنَّ هنالك أمر خاطيء.

Peş peşe yedi kez, "hayır" derken bunu anlamıştım.
أجل, لقد عرفتُ ذلك عندما قلتِ "كلا" لسبع مرات متتالية

Diğer kızlar gibi olmadığını anlamıştım.
لا؟ لقد عرفتُ هذا، فأنت لست مثل أولئك الفتيات...

Hayatım boyunca senin gibileri tanıdım.
لقد عرفتُ شباب مثلك طوال حياتي.

Rust'ı iyi bir adam olarak tanıdım o yüzden size ne verebileceğimden emin değilim.
لقد عرفتُ (رست) رجلاً صالحا ولذلك ، لست على بينة مما يمكن أن أفيدكم به

Sybil'ı hayatım boyunca tanıdım.
لقد عرفتُ "سيبيل" طوال حياتي

Daha ilk buluşmamızda hayatımı seninle geçireceğimi anladım.
لقد عرفتُ منذ أول يوم تقابلنا فيه أني سأمضي بقية حياتي معك

Sonunda bu işi niye yaptığını anladım.
أوَتدري؟ لقد عرفتُ الجواب أخيرًا: لماذا تفعل ما تفعله؟

Kimsin sen? Castiello. O kadarını anladım.
لقد عرفتُ ذلك , أعني ماذا تكون ؟

Bu adamı ne zamandır tanırım. Hepimiz tanıyoruz.
لقد عرفتُ هذا الرجل طيلة حياتي ، وكلنا نعرفه