| Boş ver hayatım. Nasıl olsa bir gün yanacağını söylemiştin. | Open Subtitles | لا عليك يا عزيزي لقد قلت بأنك ستحرقه يوما ما |
| Bir daha benimle görüşmek ya da konuşmak istemediğini söylemiştin. | Open Subtitles | لقد قلت بأنك لا تريدين رؤيتي او الكلام معي. |
| Artık güçlerini kullanmadığını söylemiştin. | Open Subtitles | لقد قلت بأنك لم تَعُد تستخدم قواك بعد الآن |
| Jason hakkında öyle demiştin, değil mi, onu öldüreceğini yani? | Open Subtitles | اهذا ما وعدتني بخصوص جيسون اليس كذلك ؟ لقد قلت بأنك ستقتله |
| Leydi Astwell hipnoz altındayken perdenin arkasında birini gördüğünüzü söylediniz. | Open Subtitles | ليدي ً آىستوال ً عندما كنت تحت التنويم المغناطيسي لقد قلت بأنك رأيت شيئا ما خلف الستارة |
| Yani, sadece konusmak istiyorum dedin. Biz de konusuyoruz. | Open Subtitles | أعني, لقد قلت بأنك تريد الحديث فقط أليس كذلك؟ |
| Konuşmak istediğini söylemiştin. Hızlı sürmene gerek yok. | Open Subtitles | لقد قلت بأنك تريد التحدث لا داعي لأن تقود سريعاً |
| Şey, şehrin nabzını elinde tutan birini istediğini söylemiştin. | Open Subtitles | حسناً، لقد قلت بأنك بحاجة لأحد يمكنه أن يجس نبض المدينة |
| Bir şeyler yapmak istediğini söylemiştin, ama devamını getirmedin. | Open Subtitles | لقد قلت بأنك ستفعل شيئا ولكنك لم تتابع الموضوع |
| Doğum kontrolü uyguladığını söylemiştin! | Open Subtitles | لقد قلت بأنك كنت تستخدمين حبوب منع الحمل |
| - Evliliğimizi tazelemek istediğini söylemiştin. | Open Subtitles | لقد قلت بأنك . تُريد تجديد عُهود زواجنا . أجل |
| Hep tetikte olduğunu söylemiştin. İlk fırsatta da bizi satacağını da söylemiştin. | Open Subtitles | لقد قلت بأنك ستكون دائم الحذر وخائفاً أن يخوننا بأول فرصة تتاح له |
| Kaçakçılığı aklından bile geçirmediğini söylemiştin. | Open Subtitles | لقد قلت بأنك لم تفكر مطلقاً بتهريب سلع |
| Onlarla ilişkini sürdürdüğünü söylemiştin. | Open Subtitles | لقد قلت بأنك بقيت على اتصال معهم |
| Onları bırakacağını söylemiştin! | Open Subtitles | لقد قلت بأنك ستسمح لهم بالذهاب |
| Kasaları değiştirmelerine sevindim. Zaten bu iş bitti demiştin. | Open Subtitles | أنا سعيدة لأنهم لم يغيروا الخزائن، لقد قلت بأنك ستنجز كل هذا على أي حال |
| Artık her an yapabilirsin! Oysa yapmam demiştin. | Open Subtitles | الان يمكن ان يتكرر في اي وقت لقد قلت بأنك لن تفعل |
| Sen bana sözleşme tamam demiştin | Open Subtitles | لقد قلت بأن هذا صحيح لقد قلت بأنك تريد القيام بعقد خاص |
| Müvekkilimin kulübeye girdiğini gördüğünüzü söylediniz. | Open Subtitles | لقد قلت بأنك شاهدت موكلي وهو يدخل إلى الكوخ |
| Yazar Bae'nin gölgesi olmak istediğinizi söylediniz. | Open Subtitles | لقد قلت بأنك تُريد أن تكون ظلّ الكاتبة باي. |
| Nefret edip etmediğin umrumda değil! Yapacağım dedin! | Open Subtitles | لا يهمني إذا كنت تكرهه لقد قلت بأنك تريد أكله |
| Ona hiç dokunmadığını söyledin ve kız arkadaşın da bunu doğruladı. | Open Subtitles | حسناً لقد قلت بأنك لم تلمسها وصديقتك تؤيد ذلك |
| Unutma. Beni yarın savunacağına söz verdin. | Open Subtitles | لاتنسى، لقد قلت بأنك ستعوضنى غداً |