"لقد كان على وشك" - Translation from Arabic to Turkish

    • üzereydi
        
    Durum ortaya çıkmak üzereydi, onun üzerine istifa etti. Open Subtitles ولكن بالتأكيد هناك من فعل لقد كان على وشك ان يطردوه لذلك فقد استقال
    Beni yakalamak üzereydi. Öyle değil mi? Open Subtitles لقد كان على وشك الانتهاء مني، ألا تعتقد ذلك؟
    Bay Salle, nasıl tesis ettiğini söylemek üzereydi. Open Subtitles يا سيد سال لقد كان على وشك أن يخبرنا الأساس
    Tam da çıkmak üzereydi. Ben... Open Subtitles آه ، لقد كان على وشك أن يذهب انا أعني ..
    Bizi, kendini ve müşterisini etkileyecek bir karar vermek üzereydi ben de ona doğru yolu gösterdim. Open Subtitles لقد كان على وشك اتخاذ قرار قد يؤثر على علاقته بعميله ولقد قمت بتوضيح ذلك الأمر له
    Bizi, kendini ve müşterisini etkileyecek bir karar vermek üzereydi ben de ona doğru yolu gösterdim. Open Subtitles حسنٌ ؟ لقد كان على وشك اتخاذ قرار قد يؤثر على علاقته بعميله ولقد قمت بتوضيح ذلك الأمر له
    Böbrek ameliyatına girmek üzereydi ama bekleyebileceğini söyledi. Open Subtitles لقد كان على وشك أن يدخل جراحه للكلى و لكنه قال أنه سينتظر
    Düşman sınırına geçmek üzereydi. Yanlış yola döndüm. Open Subtitles لقد أوقفنا سيارته لقد كان على وشك عبور خط العدو
    Yola çıkmak üzereydi. Open Subtitles لقد كان على وشك أن يذهب إلى عمله
    Kafasına bir kurşun yemek üzereydi. Open Subtitles لقد كان على وشك أن يتلقى رصاصة في رأسه
    Kafasına bir kurşun yemek üzereydi. Open Subtitles لقد كان على وشك أن يتلقى رصاصة في رأسه
    Sorun yok, o da gitmek üzereydi. Open Subtitles لا بأس، لقد كان على وشك المغادرة
    Her şeyini kaybetmek üzereydi. Open Subtitles لقد كان على وشك أن يفقد كل شيء
    Bu yüzden onu kullandı. Bize söylemek üzereydi. Open Subtitles -لهذا السبب قتلته، لقد كان على وشك اخبارنا
    Beraat etmek üzereydi seni salak Open Subtitles لقد كان على وشك أن يبرئ، يا أحمق
    Charlie, kendisini öldürmek üzereydi. Şimdi ona bir bak. Open Subtitles تشارلى لقد كان على وشك قتل نفسه
    Bay Gibson'u vurmak üzereydi. Kyle mecbur kaldı. Open Subtitles لقد كان على وشك قتل السيد (غيبسون) فاضطر (كايل) إلى قتله
    Pes etmek üzereydi! Open Subtitles لقد كان على وشك الاستسلام
    Onları öldürmek üzereydi. Open Subtitles لقد كان على وشك قتلهم
    Bir itirafçı olarak tanıklık yapmak üzereydi. Open Subtitles لقد كان على وشك الشهادة ك(مُبلّغ) المُبلّغ هو الشخص الذي يذهب أولا للشهادة ضد جريمة للحصول على عفو(whistle-blower(

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more