siz telgraf çekerken yanınızdan geçtim. | Open Subtitles | لقد مررت عليك بينما كنت فى مكتب التلغراف |
Şanghay beni biraz yavaşlattı da. Sizi bulmaya çalışırken iyi vakit geçirdim. | Open Subtitles | حسناً.إن شنغهاي قد عطلتني قليلاً لقد مررت بوقت عصيب محاولاً العثور عليكم |
Şu an kırgın ve sinirlisin. Anlıyorum, bunları ben de yaşadım. | Open Subtitles | أنت مجروح وغاضب الآن أنا أفهم ذلك ، لقد مررت به |
Abby, dışarı çıktığımda Bayan Schultz'a uğradım. | Open Subtitles | . آبى ، لقد مررت على السيدة شولتز . لقد تحسنت جداً |
Her iki sınıra da gidip geldim ve kendime göre kaynaklarım var. | Open Subtitles | لقد مررت بطرفي الحدود كما لدي مصادري الخاصة. |
altı ayda yaşamını değiştiren üç şey yaşadın: hamilelik, muazzam zafer, aşık olmak. | TED | لقد مررت بثلاثة أشياء غيّرت حياتك خلال فترة ستة أشهر: حملٌ، وفوزٌ كبير، ووقعتِ في الحبّ. |
Çok antrenör gördüm devre arası aynı şeyi zırvaladılar. | Open Subtitles | لقد مررت بالكثير من المدربين.. مع نفس الهراء من الكلام بين الشوطين.. |
Sana anahtarlarını geri vermek için uğramıştım. | Open Subtitles | ,أنظري, لقد مررت فقط لأعطيكِ تأمين منزلي بسيط |
Devriyedeyken evinin önünden geçtim, ışıklar yanıyordu. | Open Subtitles | لقد مررت على المنزل بالدوريه و رايت المنزل مضاءه |
Ben de geçtim o yollardan. Ama yarın bir sürü insanla tanışacaksın. | Open Subtitles | لقد مررت بهذا، لكنك ستلتقين بالكثير غداً |
Hadi, bunları çoktan geçtim ben ve sen de bunu biliyorsun. | Open Subtitles | هيا, لقد مررت بكل هذا بالفعل وأنت تعلم هذا |
Ufak bir kalp krizi geçirdim, hayatım, beynimden parça almadılar. | Open Subtitles | لقد مررت بأزمة قلبية خفيفه عزيزتى وليست عملية فى المخ |
Çok kötü bir gün geçirdim ve burada ne olduğunu öğrenmek istiyorum! | Open Subtitles | لقد مررت بيومٍ عصيب جداً و أحب أن أعرف ما الذي يجري هنا بالضبط |
- Ben yaşadım. Ve annem çok sert. - Ya neyse-- | Open Subtitles | ـ لقد مررت بهذا ، وهي امرأة قاسية .. ـ حسنا إذن |
Söylüyorum sana, adam zorla katil olur! Bunları yaşadım, biliyorum! | Open Subtitles | أستطيع القول,أنك تريد قتل أحد بعد ذلك لقد مررت بكل ذلك و أعرفه |
Evine uğradım. Geç saatlere kadar çalışacağını söylediler. | Open Subtitles | لقد مررت على منزلك ,فاخبرونى انك ستعمل هنا حتى وقت متأخر |
Öğlen bürona geldim ama yoktun. | Open Subtitles | لقد مررت بمكتبك اليوم للغداء ولم تكونى هناك |
Ağır bir darbe yaşadın Niles ve şu anda ciddi bir inkâr dönemine girdin. | Open Subtitles | لقد مررت بتجربة درامية جداً وأنت غارق في الإنكار هنا |
Geçen gece buraya geliyordum ki bir ışık gördüm. | Open Subtitles | لقد مررت هناك الليلة الماضية ورأيت بعض الأنوار مضاءة |
Bebeğimin buzdolabındaki plesantasını almak için öğretmenler odasına uğramıştım. | Open Subtitles | لقد مررت فقط على قاعة إستراحة الأساتذة لأستعيد مشيمة طفلتي من الثلاجة. |
Dün büyük bir travma geçirdin patron. | Open Subtitles | أيها الرئيس، لقد مررت بيوماً صادماً أمس. |
Hayır. Yani, bara gelmiştim, seni göremedim. | Open Subtitles | نعم ، لا ، نعم ، لقد مررت لأتناول شراباً |
Beau, Daha önce de problemlerin olmuştu ama hiç böyle davranmamıştın. | Open Subtitles | بــو ، لقد مررت بصعاب من قبل و لم تتصرف هكذا |
Senin yaşındayken ben de kendimce zorluklar yaşamıştım. | Open Subtitles | لقد مررت بوقت حالك كذلك، عندما كُنت بعمركِ. |
Ancak Rem her şey bu defteri insan dünyasına getirdiğin için başıma geldi. | Open Subtitles | لكن يا رم.. لقد مررت أنا بهذا لأنك جلبت مذكرة أخرى لعالم البشر |
Başımdan bir ayrılık geçti ve mekanı zar zor finanse ediyoruz. Diyeceğim... | Open Subtitles | لقد مررت بإنفصال مؤخّرًا، ولقد كُنّا بالكاد أن نتحمّل أُجرة المكان، لذا، |