Normalde Los Angeles'ta yaşıyorum ama birkaç hafta burada olacağım. | Open Subtitles | أنا موقعي في لوس أنجلوس لكني في المدينة لعدة أسابيع |
Evet, o yanıyor ama açıkçası ben şu an için ona çakmıyorum. | Open Subtitles | نعم ، إنّها جيدة بالتدخين لكني في الواقع لا أضاجعها هذه الفترة |
ama gerçekte psikolojik destek için kadın sığınma evinde oluyorum. | Open Subtitles | و لكني في الحقيقة في مأوى النساء للحصول على المشورة. |
Doktorunuz dinlenmem gerektiğini söylüyor ama ben işe dönmek için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | ،طبيبكم يعتقدُ أنّي بحاجةٍ للراحه لكني في الواقع، متلهفٌ .للعودة للعمل |
Müzik diyorum ama, aslında kastettiğim ses. | TED | أقول الموسيقى، لكني في الواقع أعني الصوت. |
Hata yaptığımın farkındayım, ama yine de dileğini... kabul etmek istiyorum. | Open Subtitles | انا اعرف أني ارتكب خطأ لكني في حاجة لتلبية طلبك أريد أن أقول لك الحقيقة |
ama gerçek şu ki, tam olarak elimizde ne var bilemiyorum. | Open Subtitles | و لكني في الواقع لا أستطيع تحديد ما وصلنا إليه |
Josh'un aklını başından almak istemiştim ama vampir fahişeye benzedim. | Open Subtitles | ار يد ان اظهر مثل المرعبه لجوش لكني في كل مرّه اظهر كمهرجة مصاص الدماء الساقطه |
Kısa zamanda onun kalbini kırmış olabilirim. ama gerçekten ona büyük bir iyilik yapıyorum. | Open Subtitles | ربما فطرت قلبها لكني في الحقيقة أقدم لها خدمة |
Ardından, durumum daha iyiydi ama aslında düşüncemi değiştirmiştim. | Open Subtitles | بعد ذلك أصبح الأمر أفضل . .. لكني في الحقيقة قد غيرت أفكاري |
Birçok erkek aptal olduğunuzu düşünür. ama ben çok kültürlüyüm. Okuyorum. | Open Subtitles | العديد من الرجال يعتقدون أنكِ حمقاء و لكني في الحقيقة مثقفة, فأنا أقرأ |
- Bak. Yardım etmek isterim ama tasarruf etmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أحب أن أساعدك و لكني في حالة موازنة مالية |
ama içimden bir ses cevap teknoloji değil diyor. | Open Subtitles | لكني في أعماقي لا أعتقد أن التكنولوجيا هي الحل |
Babam pop müzik sevmez, ama ben bayılırım. | Open Subtitles | أبي لا يحب موسيقى البوب، لكني في الحقيقـة أعشـقهـا. |
Biraz üşütmüştüm ama şimdi turp gibiyim. | Open Subtitles | كان عندي القليل من البرد لكني في صحة جيدة الآن |
Öyle davranıyorlar ama benim bir hiç olduğumu düşünüyorlar | Open Subtitles | فهم يتظاهرون بذلك، لكني في أعماقي يعتقدون بأنني لا شيء. |
ama açıkçası sonunda ona saygı duyacağına inanıyorum. | Open Subtitles | لكني في الحقيقة أعتقد أنكِ ستنتهي من هذا بإحترامكِ لها |
Haftalardır tişört satıyorum. Yırtık sökük giyinmiş olabilirim ama nakit çalışıyorum. | Open Subtitles | أقصد ، ربما كنت أكدح من أجله لكني في مجال الأعمال النقدية |
Öyle sanıyordum, ama bilmek istediğim tek bir şey var. | Open Subtitles | اعتقدت هاذا ..لكني في الواقع اريد معرفة شئ واحد |
Aslında bu da fena sayılmaz. ama gerçekten kopyası daha iyi. | Open Subtitles | في الواقع، هذا جميل للغاية لكني في الواقع أنفقت الكثير على النسخة |