Kulüpteki işi bırakabilirdim ama kolay para tatlı geldi. | Open Subtitles | كان بأمكاني ان أترك ذلك العمل في النادي لكنَّه كان ذلك المال السهل |
ama bana yalan söylemesi gerekmezdi. | Open Subtitles | لكنَّه ما كان لزاماً عليه أَن يكذب عليّ. |
Aslında. Sadece bu sabahtan beri ama dayanmak çok zor oldu. | Open Subtitles | ،في الحقيقة، منذ هذا الصباح لكنَّه كان صعباً |
-Geçen Noel'de onu öpmek istedim ama surat astı. | Open Subtitles | حاولت أن أقبله تحت شجرة العيد في عيد الميلاد الماضي، لكنَّه سحب وجهه |
Carl belki bana katıImaz ama, o bu hayalet harflerini daha önce görmedi. | Open Subtitles | كارل قد لا يصدّق، لكنَّه لا يبدو مثل خطيب في قوانين الأشباح |
Pek çok isimle anılır ama genelde "Gölge" olarak bilinir. | Open Subtitles | .. إنَّه يستخدم عدَّة أسماء "و لكنَّه معروفٌ بلقب "الظل |
Burası ofisim ama kalmak için yeterince konforludur. | Open Subtitles | .. إنَّه مكتبي و لكنَّه مريح كفاية لتقيم فيه |
Kültürel antropoloji iyi bir disiplindir ama adli antropoloji kadar çok sıkı bilim içermez. | Open Subtitles | الثقافة الإنسانية فرع جيد لكنَّه لا يتضمّن نفس قدر التفكير التجريبي مثل أنثروبولوجيا الطب الشرعي |
Evet, bir kaburgası kırık ve biraz ağladı ama iyi olacak. | Open Subtitles | أجل , لديهِ ضلعٌ مكسور , و كان يبكي لفترة بسيطة. و لكنَّه سيكونُ جيداً. |
Bunu yapamazsınız, ve dışarıda milyonlarca Neo-Nazi vardı, ama bir tanesi bizim adamlarımıza dadandı, ve bizde savunmak için kendi adamlarımızı topladık. | Open Subtitles | أنتَ ليسَ مسموحٌ لكَ أن تقوم بذلك, و يوجدُ هناكَ مليون من النازيين الجدد هناك, و لكنَّه بدأَ بالتركيز على صديقنا, |
Bu nedir bilmiyorum ama görmek isteyeceğine eminim. | Open Subtitles | لا أعلم ما هذا بحق الجحيم و لكنَّه سيودُّ رؤيته |
O zaman çok yaşlıydı ama bu imza gerçek, baskı değil. | Open Subtitles | لقد كان عجوزاً حيّنها، لكنَّه كان توقيعاً فعلياً، وليس ختماً. |
- Evet ama güzel bir uzun vadeli yatırım. | Open Subtitles | لا، لكنَّه استثمار جيِّد على المدى البعيد |
ama mavi balinaları sadece yüzeye çıktıkları kısa anlarda gözlemleyebilir. | Open Subtitles | لكنَّه يستطيع فقط أَن يلاحظ الحيتان الزرقاء لوقت قصيرِ عندما يَظهرون على السطح. |
Bu, gezegendeki en büyük kıyıda yavrulama gösterisi ama sadece bir ya da iki hafta sürecek. | Open Subtitles | انه أعظم مشهد تكاثر ساحلي على كوكب الأرض، لكنَّه سيدُومُ فقط إسبوع أَو إثنان. |
Güzeldi ama aşk değildi yaşadığımız. | Open Subtitles | كان الأمر جيد لكنَّه لم يكن حباً. |
ama o bizi öldürmedi çünkü onun içinde hala iyi bir taraf var, Prue. | Open Subtitles | لكنَّه لم يقتلنا بسبب جانبه الطيب، "برو" |
Biliyorum çok fazla değil ama senindir. | Open Subtitles | أَعْرف بأنّه ليس كثير ، لكنَّه لك |
Gölge ile hâlâ bir bağlantısı olabilir ama. | Open Subtitles | "و لكنَّه يظلُّ خيطاً محتملاً يوصلنا إلى "الظل |
Harvard'a gitti ama ilk dönemden sonra okulu bıraktı. | Open Subtitles | دخل لجامعة "هارفارد" لكنَّه سقط بعد الفصل الدراسي الأول |