"لكن قالت" - Translation from Arabic to Turkish

    • Ama
        
    • dedi
        
    Bu ayın kirasını ödedi Ama bir arkadaşını ziyarete gideceğini söylemişti. Open Subtitles لقد دفعت إيجار الشهر كاملاً، لكن قالت أنّها ستذهب لزيارة صديق.
    Ben de bir motor almayı düşünüyorum Ama kız arkadaşım çok tehlikeli diyor. Open Subtitles كنت أفكر في أن أشتري لنفسي دراجة، لكن قالت حبيبتي إنها خطرة جداً.
    Özür dilerim Ama, özel olduğunu söyleyip çıktı. Open Subtitles آسف، لكن قالت إن الأمر خصوصي وغادرت دون إخبار أحد
    Ama bir kerecik daha kutlamak istedi işte. Open Subtitles ..لكن قالت أنها تريد أن تحظى بحفلة واحدة مهما يحصل
    Annie çalışıyor, hastanenin güvenlik duvarında bir gedik bulmak zaman alır dedi. Open Subtitles آني تعمل عليه لكن قالت قد يستغرق أياماً لتحديد موقع أختراق في جدار حماية المستشفى إن كان هناك واحداً
    Ama ciddiye alınacak veya saygı duyulacak bir çalışma olmadığını söylemiş. Open Subtitles لكن قالت: أنني غير محترمة أو جادة أو شيء آخر
    Nasıl hissedersin bilmiyorum Ama seni görmek istediğini söylüyor. Open Subtitles ولا أدري بالفعل كيف ستشعرين ..حيال هذا .لكن ..قالت بأنها تريد ملاقاتك
    Nasıl hissedersin bilmiyorum Ama seni görmek istediğini söylüyor. Open Subtitles ولا أدري بالفعل كيف ستشعرين ..حيال هذا .لكن ..قالت بأنها تريد ملاقاتك
    Konuyu açmaya çalıştım Ama susturdu beni. Open Subtitles تعرفين . حاولت ذكر هذا لها لكن قالت لي حرفياً ان ابتعد
    Söylememiş. Ama her şeyi değiştirebilecek 25 bin dolarlık bir çekten bahsetmiş. Open Subtitles حسناً، لمْ تقل، لكن قالت أنّ الشيء الوحيد الذي سيُغيّر الأمور كان شيكاً بـ25 ألف دولار.
    Bizimle yemeğe kalmasını istedim Ama, çok meşgul olduğunu söyledi. Open Subtitles طلبتها أن تشاركنا الغداء لكن قالت أنها مشغولة.
    Yeni hayat, yeni aile Ama çok aramadığını söylüyor. Open Subtitles حياة جديدة, عائلة جديدة ..لكن قالت انه لم يبقى على اتصال
    Aslında Wellesley'yi istiyordum Ama annem: "Yok artık, bir de postal alıp, lezbiyen ol" dedi. Open Subtitles في الحقيقة أردت الذهاب الى جامعة ويلزلي لكن قالت لي أمي أنه من الأفضل لي أن أشتري جزمة رحالة على الأقدام وأطلق على نفسي لقب شاذة الآن
    - Onları buradan at! - Ama anneniz özellikle tembih... Open Subtitles أريدهم خارج النادي - لكن قالت والدتكِ بالتحديد -
    Rosie'yi görmemiş Ama Kris genelde burada takılırmış. Open Subtitles "لا إشارات عن "روزي لكن قالت أن "كريس" اعتيادي
    Sam kaçamak cevaplar vermiş Ama asistanı biri vurmuş gibi durduğunu söyledi. Open Subtitles حسناً، كان (سام) مُراوغاً، لكن قالت مُساعدته أنّه بدا وكأنّ شخصاً ضربه.
    Bir fantezide yaşamanın başka bir şey olduğunu Ama bir yalanla yaşayamayacağını söyledi. Open Subtitles قالت أنّه أمر أن تعيش خيالاً، لكن قالت أنّها لن تعيش كذبة...
    Bana anlatmadı Ama bana onun gerçeği bildiğini söylemişti. Open Subtitles لم تخبرنى لكن قالت أنه يعرف الحقيقة
    Ama biraz araştırma yapacakmış. Senin hatırına. Open Subtitles لكن قالت أنها ستقوم ببعض الأبحاث.
    - Evet, bu korkunç Ama Annem, dedektiflerin davalarını kapatmak için çok baskı altında olduklarını ve bazılarının da ne gerekiyorsa onu yaptıklarını söyledi. Open Subtitles -أجل، هذا مريع ، لكن قالت والدتي أن التحريين يمرون بالكثير من الضغوط لإغلاق قضاياهم،

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more