Ama onlar arkadaşı oldukları için yanında değiller ünlü olduğu için yanındalar. | Open Subtitles | في الحقيقة كأنهم ليسوا معه لانهم أصدقائه لانهم يحيطوه فقط لكونه مشهور |
Biraz şaşırdım, söylemem gerekir ki nasıl olur da ondan sorumlu olmayı redederken sorumsuz olduğu için ona bağırırsın. | Open Subtitles | يجب عليّ الاعتراف بأنني مرتبك قليلاً كيف بإمكانك أن توبّخه لكونه غير مسؤول عندما ترفض أن تكون مسؤولاً معه |
Ölmek üzere olan eski sevgilinden bir ifade olduğu için olmasın? | Open Subtitles | أموقنة أن سبب الغرابة ليس لكونه بيان وفاة من خليلك السابق؟ |
Şimdi, büyük bir dahi, müthiş bir adam, müthiş bir koca, müthiş bir baba olmasının yanında Charles Darwin aynı zamanda birinci sınıf bir Viktoryen iffet abidesiydi. | TED | الآن بالإضافة لكونه عبقريًا رجل رائع .. زوج رائع أب رائع .. تشارلز دارون كان رجل ذو شأن على مستوى عالمي |
Ayrıca izlerini gizlemesini bu kadar iyi olması da, Sam'i gerçekten durdurmak istiyorsak ona karşı yasal bir dava açmamız gerektiğini gösteriyor. | Open Subtitles | هذا بلإضافة لكونه يخفي آثاره جيدا , مما يعني لنبني قضية قوية ضد سام إذا كان لدينا اي أمل أن نوقفه حقا |
Gamalı haç, cazibesini cinsel bir birleşmede kenetlenen iki bedenin bir sembolü olmasına borçludur. | Open Subtitles | الصليب المعقوف يدين المغناطيسية لكونه رمزا لجسمين مغلقين في أحتضان الأعضاء التناسلية. |
Böyle haylaz bir budala olduğun için seni tam şu an vurmalıyım. | Open Subtitles | أوه، يجب أن ألتقط لك الآن، فقط لكونه مثل هذا الحمار العنيد . |
Christian eşcinsel olduğu için dövüldüğünde ellerime cebime koydum ve hiç farketmemişim gibi başım öne eğik halde yürüdüm. | TED | حين ضرب كريستشن لكونه مثليًا، وضعت يديّ في جيبي وسرت مطرقا كأني لم ألاحظ. |
Ve kocam – bu benim kocam, baya çekicidir -- çekici olduğu için ödül kazanmıştır – | TED | وزوجي .. هذا هو زوجي، والذي هو جذاب جدا .. لقد ربح جائزة لكونه جذاب .. |
Üreticiler için bu, yaratıcı bir kişi olduğu için maaş alması gibi bir şey. | TED | وبالنسبه للمبدعين فهو مثل الحصول على راتب لكونه شخص مبتكر. |
Ve birkaç dönem önce, neşeli öğrencilerimden biri olan Mahari, benimle konuşmaya geldi ve siyahi olduğu için dışlanmış gibi hissettiğini söyledi. | TED | وقبل بضعة فصول دراسية، واحد من أمرح طلابي، مهاري، جاء لرؤيتي وأشار إلى أنه يشعر قليلا بأنه دخيل لكونه أسود. |
O hâlde, farklı olduğu için tembel hayvanı lekelemek yerine ondan bir şeyler öğrensek diyorum? | TED | ولذا ماذا لو بدلا من السخرية من الكسلان لكونه مختلف ، نحاول التعلم منه؟ |
Sadece birkaç hafta önce Huntsville, Alabama'da 15 yaşında biri gey olduğu için zorbalığa uğradıktan sonra intihar ederek öldü. | TED | منذ بضعة أسابيع، في مدينة هانتسفيل بولاية ألاباما، قام صبي يبلغ الخامسة عشرة بالانتحار بسبب تعرضه للتنـمُّر لكونه مثلي الجنس. |
Bizimle aynı karede olduğu için çok mutluydu. | Open Subtitles | كان سعيداً للغاية، لكونه معنا في هذه الصورة |
Bu kadar kötü bir iş olmasının sebebi, size sıklıkla ateş edenler olmasıydı. | TED | السبب لكونه عمل سيء هو لوجود شخص يطلق عليك النار طيلة الوقت. |
Büyük ihtimalle çok çirkin olması yüzündendir. | Open Subtitles | ربما يعود السبب لكونه قبيحاً للغاية أو شئ ما |
Madem yenilecektim, senin ayağından olmasına sevindim. | Open Subtitles | إذا كان هناك شخص يستطيع هزيمتى فأنا مسرور لكونه أنت |
Gay olduğun için tutuklanabilirdin. | Open Subtitles | هل سيلقى القبض عليه لكونه شاذ. |
Bakın, bana karşı bu kabalığımdan dolayı kızgınsanız sizi tamamen anlayabiliyorum ve olanların gerçekten benimle bir ilgisi yoktu, bu yüzden beni bir saniye dinleyin. | Open Subtitles | نظرة، وأود أن تماما فهم لو كنت غاضب معي لكونه وقحا جدا ولم أريد أن يكون أي شيء أن تفعل معي، |
Bu cemaatte olmaktan rahatsızlık duyabileceğini düşündüm. | Open Subtitles | ظننت انه غير مرتاح لكونه في هذه الابرشية |
Ama en çok Noel'in yılda sadece bir kez olmasından nefret ediyorum! | Open Subtitles | ولكن أكثر شيء أكرهه، هو عيد الميلاد لكونه مرة واحدة في السنة |
Sırf zengin, ünlü, yakışıklı, yetenekli... | Open Subtitles | هل أغار منه لكونه ثرياً وشهيراً ووسيماً وذكياً؟ |
Daryl buraya dönerse bu konudaki hükmümüz zaman aşımına uğramayacaktır, bilin. | Open Subtitles | إن ظهر (داريل) هنا، فاعلم ألّا إسقاط بالتقادم لكونه مطلوبًا. |
Birisinin eşcinsel olmasıyla ilgili şaka yapılabileceğini hiç bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أكن أعلم أنه يمكنك السخرية من شخص لكونه شاذ |