"لكيّ" - Translation from Arabic to Turkish

    • diye
        
    • Böylece
        
    • etmeye
        
    • etmek için
        
    • icin
        
    • için mi
        
    • almak için
        
    • Böylelikle
        
    • buraya
        
    Saldırganla yüzleşmen hikâyeni anlatırken sana yardımcı olacaktır diye düşündük. Open Subtitles ظننا أن جلب القرد هنا لكيّ تواجه المعتدي سيساعد القصة
    Ailem ve dışarıdaki tüm o insanlar yaşasınlar diye öldüler. Open Subtitles ماتوا لكيّ تظلّ أسرتي وهم كلّ الناس الذين بالخارج أحياء.
    Biliyorum çünkü size ilham versin diye bizzat kendim sakatladım. Open Subtitles أعرف هذا ،لأنني سببت له الإعاقة بنفسي لكيّ ارفع من معنوياتكم
    Ve bolca dışarı çıkmak istiyorum, Böylece harika bir çok tatil anımız olur. Open Subtitles وان نقضي وقت ممتع بالخارج لكيّ نحضى بذكريات جميلة بعطلتنا
    Bu yüzden, her zaman ölümcül yaralanmanın sonuçlarını göstermeye dikkat ediyoruz, Böylece onları korkutmanın yanında eğitebiliriz de. Open Subtitles ولهذا نحرص على عرض نتائج الشجارات الدموية ، لكيّ نثقفهم وكذلك نرعبهم
    Ufak tefekti, biraz efemineydi, bu da onu talim çavuşları için dayakla adam etmeye kalktıkları bir numaralı düşman haline getiriyordu. Open Subtitles لقد كان صغيراً، إلى حد ما مُتأنِثّ وهذا جعلهُ، العدو الأول لظُباط الصفَ لكيّ يُعززوا فيه الرجولة.
    Senden nefret etmek için eğitildim ama etmiyorum ve seni dostum olarak gördüğümü söylemeden ölmek istemiyorum. Open Subtitles تمّ تدريبي لكيّ أكرهكِ. لكنـّي لا أكرهكِ. ولاأودّأنّ أموتدونأنّّتعلمين ..
    Gerçek bir beyefendi, muhterem bir hanımefendiyi evine gelsin diye yemlemek için bir bahane bulur. Open Subtitles نبيل حقيقي يصنع تظاهر لكيّ يغري آنسة شريفة إلى دخول شقته
    Sonra da renk gelsin diye yanaklarımı morartana kadar sıkmıştın. Open Subtitles وآذيتي وجناتي بشدة لكيّ تضعي عليها المكياج
    Ve ayrıca tüm bunları ben mutlu olabileyim diye yapıyorsun. Open Subtitles وبالإضافة ، أنتي مستعدة للقيام بكل هذا ، فقط لكيّ تريني سعيدة
    Hadi oradan! Benim bir sistemim var. Süt almayı unutmayalım diye boş süt kutusunu buzdolabına geri koyuyorum. Open Subtitles لا ، لديّ نظام ، أضع كرتون حليب فارغ بالثلاجة لكيّ يذكرنا بشراء حليب
    Ne zaman isterse yine bırakıp gider korkusuyla yaşasınlar diye mi? Open Subtitles لكيّ يعيشوا في خوف من أن تهرب من جديد متى ما أرادت ذلك؟
    Sonsuza dek beraber olabilelim diye beni dönüştürdü. Open Subtitles لقد حوّلني إلى مصّاصة دماء لكيّ نعيش سويّاً للأبد.
    O yüzden bunları evin etrafına belki bir hareketlenmeye yol açar diye yerleştiriyorum. Open Subtitles لذا إنني أقوم بنشرها خلال المنزل، لكيّ أقوم بتهيج هذه الأشياء.
    Böylece çöpçüler de ekmeklerini kazanmaya devam edip ailelerine dürüm alacak parayı sahip oluyorlar. Open Subtitles لإنها تُبقي عمّال النظافه يكسبون مالاً للعيش لكيّ يجلبوا وجبات التاكو لعائلاتهم
    Sanırım hamile kalmaya çalışıyordu Böylece kocası banliyöde yaşamayı kabul edecekti. Open Subtitles لكيّ يبقى زوجها في الضاحية إذن أنت لا تُمانع أن تكون فحلاً؟
    Böylece diğer omzundaki 400 şeytanı dinlemeyeceksin! Open Subtitles لكيّ لا تصغي للـ400 شيطان الواقفون على الكتف الآخر
    Şerefsiz, çünkü sırf cebi para dolsun diye bir şirketi yok etmeye çalışıyor. Open Subtitles إنه أحمق لأنه يود بأن يهلك شركة .لكيّ يضع بعض المال بجيبه
    Çeteye girmek için değil insanlara yardım etmek için katıldık biz. Open Subtitles نحنُ لم ننضم للفريق لكيّ نكون عصابة بل من أجل مُساعدة الناس.
    Liberty Rail'a uckagıtcılıkla girdim, bazı belgeler icin. Open Subtitles لقد تلاعبتُ لكيّ أدخل بشركةِ السكةِ الحديدية لكيّ أحصل على بعضِ مستندات.
    Ona benzemem için mi beni bu şekilde giydirdin? Open Subtitles هل تحاولين إنتقاء ملابس ليّ لكيّ أبدو مثله؟
    İntikamını almak için dünyanın sonuna kadar giderim diyen sendin. Open Subtitles أنتّ الذي قلت بأنك ستذهب إلى نهاية العالم لكيّ توّرطه.
    Bu ayın takvimi burada. Okul gününün sonuna kadar birkaç dakika daha beklemenizi tercih ederiz. Böylelikle dersi bölmek zorunda kalmayız. Open Subtitles هذا هو جدول الشهر، كنا نفضّل إن إنتظرت لبضعة دقائق أخرى حتى نهاية اليوم المدرسي، لكيّ لا يجب علينا بأن نقاطع الحصة
    buraya kadar gelip, park paramı ödeyip sana sadece "bu harika" demek istemiştim. Open Subtitles قطعت كل الطريق ودفعت قيمة وقوف سيارتي لكيّ أقول لك هذا رائع

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more