Öğlen paranı alacaksın ve sonra sana güle güle. | Open Subtitles | سوف استلم راتبى الظهيرة ,ثم وداعا لك انت |
Üzgünüm , ama bu sana iyi gelir, biraz etrafı gezersin. | Open Subtitles | انا اسف, لكنه سيكون من الجيد لك, انت تعلم, الخروج وما شابه. |
Üzgünüm , ama bu sana iyi gelir, biraz etrafı gezersin. | Open Subtitles | انا اسف, لكنه سيكون من الجيد لك, انت تعلم, الخروج وما شابه. |
Pekala melodicik, bu sefer ziller senin için çalacak. Ne? Senor Ding-Dong! | Open Subtitles | حسناً, انه الوقت الذي ستدق فيه الاجراس لك انت سنيور دينج دانج |
senin ve Lily'nin kolay hedef olduğunuzu bariz bir şekilde belli etti. | Open Subtitles | لكنه اوضح جيدا انه يمكن ان يصل لك انت و لي لي |
Ayrıca asla tam anlamda senin olamam. Evli birisin Sen. | Open Subtitles | علاوة على انى ليس من الممكن ان اكون لك انت رجل متزوج |
Sen de şirket ortağısın. Patsy ve Cockeye de öyle. Mezar kazıcıları ve eşit ortaklar. | Open Subtitles | الشركة لك , انت وبيستى وكوكي حُفار القبور شركاء متساوون |
sana gelince Alexis, baban senin ne olduğunu düşünüyordu sence? | Open Subtitles | و بالنسبة لك انت "اليكسيس" فان اباك كان يفكر بانك |
Ben sana aşkını unutmanı söylemiştim. Ama Sen dünyayı terk ettin. | Open Subtitles | .انا قلت لك انت تنسى حبك .وانت غادرت الدنيا |
Bu bana pek mantıklı gelmiyor ve sana pek geldiğini sanmıyorum ve bu durum tüylerimi ürpertmeye başladı ve bırakta seni burdan bir süreliğine uzak tutayım | Open Subtitles | هذا غير مفهوم بالنسبة لى و لا اعتقد انه مفهوم بالنسبة لك انت ايضا و بدأ يشعرنى هذا بالتوجس اذا. |
Çok zor onu bulmak malum. O da sana 150. | Open Subtitles | معروف أن العثور عليها صعب جداً وتلك بـ150 فقط لك انت |
Ama sana verebileceğim muhteşemlikten korkuyorsun. | Open Subtitles | لكنك خائف من العظمة التي يمكنني ان امنحها لك انت خائف ان تفشل |
Ama bu sana bağlı. | Open Subtitles | هو كيف ان تمضي قدما في حياتك لكن هذا راجع لك انت |
Peter ,sanırım bu senin için iyi olacak biliyorsun seni seviyorum ama benim de bazı zamanlar bu duyarsızlığından şikayetçi olduğum zamanlar oldu | Open Subtitles | بيتر, اعتقد بأن هذا سيكون جيداً لك انت تعرف انني احبك و لكن علي الاعتراف بأن هناك اوقات اتمنى ان تكون فيها حساساً أكثر |
Pooja'yla senin sadece 15 yaşındayken çekilmiş bir fotoğrafınız var. | Open Subtitles | , عندى فقط صورة لك انت و بوجا فى سن الخامسة عشرة |
Seni Dotar Sojat yaptım, ama yine de onun hayatının senin için bir anlamı yok. | Open Subtitles | ومع ذلك, الحياة معنا لا تساوي شيئاً لك انت تعرف |
senin için idam sehpası yapıyorlar, ahbap. | Open Subtitles | أنهم يقوموا ببناء مشنقه لك انت فقط , يا صديقى |
Neyin var senin? Planın amacını hiç anlamamışsın. | Open Subtitles | ما الذي جرى لك انت اضعت كل الذي خططنا من اجله |