"للإشتعال" - Translation from Arabic to Turkish

    • yanıcı
        
    • alev
        
    • tutuşan
        
    • tutuşabilir
        
    • yanıcıdır
        
    Doğru ölçülerde karıştırılıp hazırlandığında son derece yanıcı hale gelebiliyorlar. Open Subtitles طالما أعّد بشكل صحيح سيتحول إلى سائل قوي قابل للإشتعال
    Laboratuvarlarda gaz tüpleri ve her çeşit yanıcı sıvılar vardır. Open Subtitles كان لدى المُختبر إسطوانات غاز، جميع أنواع السوائل القابلة للإشتعال.
    yanıcı bir maddeydi ve güvenlik için boru hattıyla göllere ve nehirlere sevkettik. Open Subtitles كانت قابلة للإشتعال ، لذا قُمنا بضخها في الأنهار والبحيرات كضمان للأمان فقط
    Bu alev alan ya da tutuşan demek gibi bir şey. Open Subtitles هو مثل القول قابل للإشتعال أَو القابل للاشتعال.
    Umut ediyorum ki, çabuk tutuşan birşeyler giymemişsindir. Open Subtitles ولكن, أنا أتمنى أنكِ لا ترتدين أي شيء سريع للإشتعال
    Eminim "tutuşabilir" demek istedin. Open Subtitles - اظن بأنكِ تعنين قابله للإشتعال
    Bu da yanmadan önce nefes almadıklarını gösterir ve bu bez parçası da yanıcı bir maddeyle ıslatıldıklarını gösteriyor. Open Subtitles وهذا يعني بأنهم لم يكونوا يتنفسون قبل النار وهذه القطعة الصغيرة من القماش تعني بأنهم غطسوا في سائل قابل للإشتعال
    İçleri yanıcı kimyasal dolu. Open Subtitles هم مليئون بالمواد الكيمياوية قابلة للإشتعال.
    Evet, doğru şartlar altında her türlü hidrokarbon yanıcı madde olabilir. Open Subtitles أجل، وفق الظروف المناسبة، قد يصبح أي مركب هيدروكربوني مادة مسرعة للإشتعال
    ! O kıyafet yanıcı olmamalı. Open Subtitles تلك البدلة لا يجب أن تكون قابلة للإشتعال
    Ama, çıkardıkları gazın yanıcı olduğunu bilmiyorduk. Open Subtitles لم نعلم أن الغاز اللذي يطلقونه قابل للإشتعال
    Kaputun altında yanıcı bir şeyin olmaması gerekirdi. Open Subtitles لا يفترض أن يكون شيء قابل للإشتعال تحت غطاء المحرك هذه الأضواء من معادن الهاليدات
    Örneğin, alkoller, yanıcı. Open Subtitles على سبيل المثال، الكحولات قابلة للإشتعال
    Yoğun miktarda bir araya gelip tutuşturucu bir güce maruz kalan her türlü toz parçacığı yanıcı olabilir. Open Subtitles أيّ ذرّة غبار هي مادة قابلة للإشتعال إذا تركت الكثير منها تتجمع، ووجدوا مصدر إشعال
    Palyaço arkadaşlarımdan biri üstüne yanıcı konfeti boca etti. Open Subtitles وأحد من أصدقائي المهرجين وضعني في وعاء مليء بالحلويات القابلة للإشتعال
    Hem sodyum silikat, hem de etil gilkol içeren çok yanıcı bir madde. Open Subtitles هذا سمّ قابلة للإشتعال تماماً يحتوي على سيليكات الصوديوم وحامض الجليكوليك، والتي هي في الأساس
    Herkesin kalın, çekici bıyıkları vardı ve tüm kıyafetler turuncu ve alev alıcıydı. Open Subtitles انا اعني الجميع كان لديه ذلك الشارب الكثيف وكل الملابس كانت برتقالية وقابله للإشتعال
    Tungsten, bütün elementler içinde en yüksek erime noktası olan elementtir. Evet ama bundan çıkan tortu alev alabilir. - Solucan deliğinin uygulayacağı baskı ise... Open Subtitles أجل، لكن الغبار الناتج قابل للإشتعال والضغط المتولد من الثقب الدودي
    Alt tarafı kibrit ve çabuk tutuşan içki olsa da. Open Subtitles حتى لو كان كل ما تملكه هو أعواد كبريت طويلة ومشروب قابل للإشتعال بشدة
    Bu makyaj malzemeleri tutuşabilir. Open Subtitles هذا المكياج قابل للإشتعال.
    Yine mi,buarada o saman balyalarının aralarında hiç birinde yanıcıdır tabelası yoktu unutmayın. Open Subtitles مرةأخرى،وللعلمفقط .. لم يكن مكتوباً على ذلك القشّ أنه قابل للإشتعال

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more