"للبوابة" - Translation from Arabic to Turkish

    • kapıya
        
    • geçide
        
    • kapı
        
    • geçit
        
    • Kapının
        
    • kapısına
        
    • geçidin
        
    • kapıyı elimle
        
    Bu çirkin adam büyük ihtimalle bir uşak, ön kapıya geldi. Open Subtitles هذا الرجل القبيح لا بد أن يكون خادماً استدعوه للبوابة الأمامية
    Aramızdan birisi öldüğünde, morgdaki adam gelir, biz bedeni bahçeden dışarı çıkarırız. kapıya geldiğimizde dururuz. TED حين يموت أحد النزلاء رجال الدفن يأتوا وفي حين ندفع الجثة مروراً بالحديقة متجهين للبوابة , نتوقف
    Seni geçide göndermek için kimseyi bizden ayıramayız. Bizimle gelmek zorundasın. Open Subtitles نحن لا نستطيع إنقاذ أي شخص ونأخذه للبوابة يجب أن تلتصق بنا
    geçide ulaşıp yardım getirmeye çalışıyoruz. Open Subtitles نحاول الوصول للبوابة للحصول على التعزيزات
    Ama söylediğim gibi kapı kendi başına açılamaz. Open Subtitles و لكن كما أخبرتك مسبقاً لا يمكن ، للبوابة البعدية أن تفتح ، من تلقاء نفسها
    kapıya gitmeliyiz. Herkesin kapıya gitmesi gerek. Open Subtitles علينا الذهاب للبوابة الجميع عليه الذهاب للبوابة
    Aslında efendim, kanama uzun bir süreçtir. kapıya açıIması için zaman... Open Subtitles في الحقيقة يا سيدي النزيف سيكون عملية بطيئة لتعطي للبوابة وقتاً لكي
    Geri kalanımız sürünerek ana kapıya ilerleyecek. Open Subtitles بقيّتنا ستتقدم في زحف منخفض للبوابة الرئيسية
    Smalls isimli gece kulübü, kapıya yeni bir eleman arıyormuş. Open Subtitles أتضح ان الملهى اليلي .يبحثون عن حارس جديد للبوابة
    Hıristiyan tüm gücüyle onu kapıya götürecek yolda koştu. Open Subtitles وهكذا جرى المسيحي بكل قوته إلى الطريق الذي سيؤدي به للبوابة
    Ekibimin ve yolcularımın önünde hatalı olduğunu kabul edersen uçağı kapıya götürürüm. Open Subtitles سنذهب للبوابة, عندما تقفين أمام طاقمي, والمسافرين, واعترفتى أنك خطأ.
    Aslında, geçide dönerken tuzağa düştük. Open Subtitles فى الواقع لقد كان هناك كمين معاد فى طريق عودتنا للبوابة
    geçide hızlı bir koşu ile varabilmemiz için üç dakikaya ihtiyacımız var. Open Subtitles نحتاج ثلاث دقائق للوصول للبوابة في جري مستميت.
    Onlara formülü bildiğimi söyleyeceğim. Beni geçide götürecekler. Open Subtitles أنا سأخبرهم أني أعرف المعادلة سيأخذونني للبوابة
    Binbaşı Benton geçide geri dönerken göğsünden yaralandı. Open Subtitles الرائد بنتن تلقى ضربة فى صدره عندما كنا متجهين للبوابة
    Bir saate kadar gelmezsek, geçide gidin, evi çevirin. Open Subtitles إذا لم نعُد خلال ساعة إذهب للبوابة وأطلب الوطن
    Ortalık sakinleşene kadar bekleyin, geçide gidin, Hammond'a rapor verin. Open Subtitles إنتظر حتى تخلو الساحة إذهب للبوابة وأبلغ هاموند
    Ne ile? Duyduğuma göre kapı ve bir araba için 100 dolar. Open Subtitles سمعت انها كانت مائة دولار أمريكي للبوابة والسيارة التي أنتظرت بالخارج
    Nasıl böyle bir işte geçit koordinatları karşımıza çıkabilir ki? Open Subtitles كيف يمكن لعمل تافه كهذا أن يكون مساوي للبوابة
    Kapının pusula iğnesinin yönünü değiştirebilen çok güçlü bir elektromanyetik alanı var. Open Subtitles للبوابة حقل مغناطيسي كهربائي قوي جداً يمكنه تغيير اتجاه إبرة البوصلة.
    - İlk iki bölük, kapıya! - Çamur kapısına! Open Subtitles الكتيبة الأولى والثانية للبوابة الطينية الآن
    geçidin güç kaynağının en son aşırı yüklendiği zaman ne olduğunu hatırlayın. Open Subtitles هل تذكر ماذا حدث آخر مره عندما زاد التحميل على مولد الطاقه للبوابة ؟
    Duvardan atladım ve kapıyı elimle açtım. Open Subtitles ذهبتُ من فوق الجدار للبوابة وفتحتها.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more