Ve böylece duygularınızı anlamanız ve eğitmeniz bilgeliğin temel faaliyetlerinden biridir. | TED | بالتالي قراءة وتثقيف عواطفك هي واحدة من المظاهر المركزية للحكمة |
Bu tür başıbozukluklara hızlı bir şekilde son vermek bilgeliğin gerektirdiği bir şeydir. | Open Subtitles | و أفضل جزء للحكمة هوة وضع نهاية سريعة لمثل هذه الإضطرابات |
Bakıyorum da, ilahi bilgeliğin kutsal şeftali ağacını bulmuşsun. | Open Subtitles | أرى أنك وجدت شجرة الدراق المقدسة للحكمة السماوية |
Buz-atlatma bilgelik, cesaret ve güvenin törensel imtihanıdır. | Open Subtitles | مفاداة الجليد هو إختبار للحكمة, الشجاعة و الثقة |
Onun yönetimi filozoflarca büyük bir bilgelik modeli olarak örnek gösterilecektir. | Open Subtitles | إدارته ستكون مقتبسة من قبل الفلاسفة نموذج للحكمة العميقة |
Polis merkezinin ortasında bana saldırmak, akılsızca bir davranış olur herhalde. | Open Subtitles | مٌهاجمتي في وسط مركز الشرطة غالباً تصرف يفتقرٌ للحكمة |
Kurallar ve teşvikler bilgeliğe eşdeğer değillerdir. | TED | ان القوانين والحوافز ليست بديلاً للحكمة |
Sakin, azimli olarak bilinirler ve bilgeliğin simgesi olmuşlardır. | Open Subtitles | إنها معروفة بسكونها العقلي و جلادتها، وقد أصبحت رمزاً للحكمة |
Yani bu bir örnek, hem bilgeliğin pratikteki hem de bilgeliğin tahrip edildiği, elbette, işleri daha iyi yapması gereken kurallar tarafından. | TED | لذا هذا مثال عن الحكمة في الواقع العملي وعن الافتقار للحكمة في الواقع العملي ايضاً بواسطة القوانين والقواعد التي هي في الاساس وضعت لكي نقوم بالامور على النحو الصحيح |
Aslında, ileri sürüyoruz, bilgeliğin bir eşdeğeri yoktur. | TED | ونحن نصر على انه لا بديل للحكمة .. |
Diri bir vücut, bilgeliğin yerini almıyor. Bunu hiç bir zaman unutmayın. | Open Subtitles | الجمال ليس بديل للحكمة , تذكروا هذا |
"Kutsal bilgeliğin yaldızlı müzesi." | Open Subtitles | "المتحف المذهب للحكمة المقدسة" |
"Kutsal bilgeliğin yaldızlı müzesi." | Open Subtitles | "المتحف المذهب للحكمة المقدسة" |
Yılların getirdiği deneyimin bilgelik için şart olduğu konusunda soylu Lord'a katılmıyorum | Open Subtitles | انا لا اتفق مع هذا السيد النبيل القيادة بالسن المبكر هو شرط أساسي للحكمة |
Nereye götürmeden önce? Deneyim , bilgelik ve yeterlilik gerektirir | Open Subtitles | انه يتطلب من هو اهل للحكمة والخبرة |
Ganeş; Hinduların bilgelik tanrısı. Bence en güzeli bu. | Open Subtitles | غانيش)، إله الهندوس للحكمة) خيار حكيم بالنسبة لي، ألا تظن ذلك؟ |
Ben, Upanishads adındaki Hindu bir bilgelik metini okuyorum. | Open Subtitles | {\pos(192,220)} أنا أقرأ النص الهندوسي القديم للحكمة الذي يسمى "أوبانيشادس". |
bilgelik aradı Öğrencileri düşündü | Open Subtitles | # سعى للحكمة # # ودرّس الطلاب # |
Seattle halkı beni bilgelik ve dürüstlük sembolü olarak görüyor. | Open Subtitles | (يعتمد عليّ شعب (سياتل بصفتي رمزاً للحكمة والنزاهة |
Bilgi ile şişirilmiş, ama bilgeliğe aç bir toplumda yaşıyoruz. | TED | نحن نعيش في مجتمع مشبع بالمعلومات ولكنه فقير للحكمة |