"للسباحه" - Translation from Arabic to Turkish

    • Yüzmeye
        
    • yüzme
        
    • Yüzmek
        
    • havuz
        
    Tüm yaşamımda asla yalnız bir gençle ay işığında Yüzmeye gitmedim. Open Subtitles أنا لم اذهب للسباحه لوحدي مَع ولد طوال حياتِي.
    Seni görmek isterim. Belki Yüzmeye felan gideriz. Open Subtitles انا ارغب برؤيتك مره اخري.ربما نذهب للسباحه معا
    Yemin ederim Yüzmeye gitmeyeceğim tamam mı? Open Subtitles انا قد قطعت وعدا بألا اذهب للسباحه, أليس كذلك؟
    Fen notların yükselene kadar, yüzme falan olmayacak. Open Subtitles لن يكون هناك أي تمارين للسباحه مالم تقوم بتحسين درجاتك العلميه
    Kolun Yüzmek için yeterince iyi mi? Open Subtitles هل هذه الذراع جيده بما فيه الكفايه للسباحه ؟
    Yazlık ev yok, havuz temizleyen çocuk yok. Open Subtitles لا منزل في الشاطئ ,لا حوض للسباحه ..
    Bize yardım et, sorunu çöz ve hepimiz Yüzmeye gidelim. Tamam mı? Open Subtitles ساعدنا بحل هذه القضيه وسنذهب جميعنا للسباحه بعدها
    Bu sorunu çöz ve Yüzmeye gidelim. Tamam mı? Open Subtitles ساعدنا بحل هذه القضيه وسنذهب جميعنا للسباحه بعدها
    Ben Yüzmeye gidiyorum. Bana katılma zahmetini gösteren olur mu? Open Subtitles سوف أذهب للسباحه أي شخص مهتم بذلك يلحقني ؟
    İşte, işimi yapıyordum, tamam, ve bu dehşet kız Yüzmeye karar verdi. Open Subtitles حسنا كنت أؤدى عملى وفجأه هذه الفتاة الرائعه أتت للسباحه
    "biçilmiş kaftan". Hey! Ivan beni tekrardan Yüzmeye ikna etmeye çalışıyor. Open Subtitles مناسبه لقد حاول ايفان اقناعي ان اعود للسباحه من جديد
    Biraz çabuk olabilirsen güneş batmadan Santa Barbara'ya Yüzmeye gidebilirim. Open Subtitles الي سانتا باربرا للسباحه قليلاً قبل غياب الشمس
    Sadece biraz sarsılmış. Kısa sürede Yüzmeye dönecek. Open Subtitles أنها رضوضه قليلا وستعود للسباحه بأقرب وقت
    Hey, beraber Yüzmeye gittiğimizi ve beni boğmayı denediğini hatırlıyor musun? Open Subtitles أتــذكر المره التى ذهبنا فيها للسباحه. وهددتنى أن تغرقنــى.
    Arkadaşlarımız Yüzmeye gitmeden önce bize sandviç bırakmışlar gibi duruyor. Open Subtitles يبدو أن أصدقائنا تركوا لنا بعض الفطائر قبل أن يذهبوا للسباحه
    - Hayır, yapamayacaksın. Bilemiyorum, sanırım bir yüzme okulu açacağım. Open Subtitles لا أعلم، وأعتقد أنني سأفتتح مدرسه للسباحه
    1982'de bir 4x100 metre bayraklı yüzme takımının tamamını öldürmüştü. Open Subtitles لقد قتل فريق للسباحه 4 في 100 متر في عام 1982
    Dışarıda beyzbol oynaman, yüzme havuzuna gitmen normal bir şeyler yapman lazım. Open Subtitles يجب تخرج لا أدري تعلب كرة القاعده أو تذهب للسباحه شيئاً فعل شئ عادي
    Yüzmek yasaktır, yürümek yasaktır, hiçbir şey.” TED كانت مثل ، لا للسباحه ، لا للمشي لمسافات طويله ، لا اي شي .
    Ee, Yüzmek istiyor musun? Open Subtitles أتريد أن تذهب للسباحه , إذن ؟
    Sadece Yüzmek için geldim. Open Subtitles لقد اتيت هنا للسباحه
    Bu pek de yüzülecek türden bir havuz partisi sayılmaz. Open Subtitles هذا ليس حقاً مكان للسباحه اذا يوجد حفله

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more