"للسودان" - Translation from Arabic to Turkish

    • Sudan
        
    Ah, Kahire'de, Sudan Genel Valisinin atanmasıyla ilgili Hidiv'e baskı yapması için Sör Evelyn Baring'i göreceğim. Open Subtitles سأرى سير ايفلين بارينج فى القاهرة انه سيضغط على الخديوى ليعينك الحاكم العام للسودان
    Mehdi adlı Muhammed Ahmed'e haber yolla, ve ona söyle, Sudan genel valisi Gordon Paşa kampına geliyor. Open Subtitles ابعث يرسول الى محمد أحمد المسمى بالمهدى و أخبره أن جوردون باشا الحاكم العام للسودان موجود فى مخيمه
    Muhammed Ahmed, hatırlatmak isterim ki Sudan'a ilk geldiğimde, savaşlarla, açlık ve kötüye kullanımla darmadağın olmuştu. Open Subtitles محمد أحمد ، هل لى أن اقترح حين اتيت للسودان لأول مرة وكان جسمها مريضا ، منكوبة مع الجوع وسوء المعاملة من قبل الحرب.
    Sudan genel valisi olarak, izleyen bildiriyi yayınladım. Open Subtitles كونى الحاكم العام للسودان ، سأصدر هذا الاعلان
    Sürekli seyahat halindeyim. Gelecek hafta Sudan'a gitmem gerekiyor. Open Subtitles سفر كثير يفترض أن أذهب للسودان الأسبوع المقبل
    Sudan'da, Ruanda'da 2 ay kaldım. 11 Eylül'ün kalıntılarını inceledim. Open Subtitles لقد ذهبت للسودان و رواندا, لمدة شهرين, تمكنت من الخروج من حطام أحداث أيلول
    CIA ile olan işine devam etmek için Sudan'a döndü. Open Subtitles إنه عاد للسودان لمواصلة عمله مع وكالة الإستخبارات.
    Sudan'ın kıyısında bir kıyıdalar ve dediğine göre G.S.M. sinyali varmış. Open Subtitles إنهم خارج الساحل الشمالي للسودان بناء على أشارة ج س م النظام العالمي للمواصلات
    Güzel, bunu söyleyen ilk kişi sen değilsin, ama burada uluslararası Sudan Bankasına dair bir şey yok. Open Subtitles ولكن، لا يوجد شئ عن البنك الدولي للسودان اذاً، اسحب ما وصل اليه والدي
    Onu Sudan'a götürdüğünden beri görevlerinin çoğunu yapmayı reddediyor. Open Subtitles منذ أن أخذتها للسودان وهي ترفض القيام بالمهام الموكلة إليها
    Sudan için 2005'te imzalanan kapsamlı barış anlaşmasının tahmin edildiği kadar kapsamlı olmadığı, üstelik kuzeyle güney arasında yeniden başlayacak yaygın bir savaşın tohumlarını attığı, sonradan anlaşıldı. TED إن إتفاقية السلام الشامل للسودان التي وقعت عام 2005 تبين انه ليس شاملة كما كان متوقع وبوادر حرب بات تلوح في الافق على نطاق واسع في ذلك البلد بين الشمال والجنوب
    Başarılıda oldu. Sudan'a barış geldi. Open Subtitles و كانت ناجحة لقد أتيت بالنصر للسودان
    Şimdi Sudan'a geri dönelim. TED إذن دعونا نعود للسودان.
    Deeks, Kensi, biri Rand'in bilgisayarından Sudan'a mail gönderiyor. Open Subtitles (ديكس)، (كينزي) أحد ما يُرسل من حاسب (راند) بريد إلكتروني للسودان
    - Sudan'ı özledim. Open Subtitles لقد اشتقت للسودان.
    İnsanları Sudan'a göndermeye başladılar. Open Subtitles بدؤا بارسال الناس للسودان
    Dünya IŞİD'in elinden acı çeken insanlara Boko Haram'ın elinden acı çeken Sudan'a sırtını dönüyor. Open Subtitles يديرون ظهرهم لمعانتهم على أيدي (داعش)، يديرون ظهرهم للسودان لـ(بوكو حرام)
    - Gerçi Noel Baba Sudan'a gelmez. Open Subtitles لكن (بابا نويل) لا يأتي للسودان.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more