Sebeplerden biri oldukça aşikâr. Eğer bir çay içmek için buluşursan, söylediğinden tamamen farklı çıkarsın. Oyun Bitti. Değil mi? Bu yüzden insanlar çok yalan söylediler, fakat aşırıya kaçmadılar, zorlamadılar. | TED | احد الأسباب بسيط للغاية. إذا ذهبت في موعد, موعد قهوة, وكنت مختلف تماماً عما وصفت نفسك, انتهت اللعبة, أليس كذلك؟ إذاً يكذب الناس عادة, لكن يكذبون بمهارة, ليس كثيراً. أنهم مقيدون. |
Güvenli bir çalışma ortamı yaratmak çok pahalıdır, bu nedenle eğer güvenli bir çalışma ortamı yoksa işletme daha fazla para kazanır. | TED | وهو مكلف للغاية إذا كان لديك عمل آمن للبيئة لذلك الأعمال تصنع المزيد من الأموال إذا لم يكن لديهم بيئة عمل آمنة للبيئة |
Tahta çok simetrik: MoldeVort bir köşedeyse, hangi köşenin olduğu sizin için önemli değil. | TED | اللوحة متناظرة للغاية: إذا كان مولديفورت في زاوية، لا يهم حقاً في أي زاوية هو. |
Ve hâlâ, bu sıradışı ortamlarlar çok iyi yerler, eğer biz yer değiştiren kumları durdurabilirsek. | TED | ولا تزال تلك البيئات القاسية أماكن جيدة للغاية إذا أردنا أن نوقف تلك الرمال المتحركة |
Benim için sevinmediysen, çok kızarım sevinmediysen. | Open Subtitles | إذا لم تكنِ سعيدة سأكون غاضبة للغاية إذا لم تكن سعيدة |
Benim için sevinmediysen, çok kızarım sevinmediysen. | Open Subtitles | إذا لم تكنِ سعيدة سأكون غاضبة للغاية إذا لم تكن سعيدة |
Bu çok üzücü olabilir eğer kız olurdu bu size yardımcı olmak için burada değildi. | Open Subtitles | سيكون الأمر حزيناً للغاية إذا لم تأتي شقيقاتك هنا لكي تساعدنك في كل هذا |
Zaman kayması yakalamak Genellikle çok son şey, yapmak. | Open Subtitles | عادةً كنت تفعلين شيء نهائياً للغاية إذا التقطت اندفاعي |
# Ya gitmene izin vermem çok zor olursa | Open Subtitles | ماذا لو أنه كان صعب للغاية إذا كنت تحتاج للرحيل؟ |
Senin yerinde olsam çok minnettar olmazdım. | Open Subtitles | .. لم أكون ,ممتنة للغاية إذا كنت مكانك ِ |
çok basit, beyler. Bu altıyı alır, ters çevirirsiniz. Fiyat bu. | Open Subtitles | بسيط للغاية , إذا اخذنا رقم ستة هذا ونقم بقلبه يكون هذا السعر |
Eğer tespit edebildiğimiz tek şey kurbanın kimliği olursa, bu çok moral bozucu olur. | Open Subtitles | سيكون محبط للغاية إذا أكتشفنا هوية الضحية فقط |
Yaklaşımımız çok basit beynin çalışmasını istiyorsanız labarotuvarda bir deneyle beyne bakın. | Open Subtitles | طريقتنا كان بسيط للغاية إذا أردت أن تدرس الدماغ دعنا نراقبه إذاً من خلال تجربة في المختبر |
çok iyi bir yol eğer bir Papağan balığıysanız, iyi bir uyku çekeceğinizin garantisi. | Open Subtitles | انها وسيلة جيدة للغاية, إذا كنت سمكة الببغاء, لضمان الحصول على ليلة جيدة للنوم. |
çok korkacak ve parayı ödeyecek. | Open Subtitles | حسناً، إنه خائف للغاية إذا أضطر أن يدفع المال. |
Aslında, gelsen çok mutlu olurum. | Open Subtitles | بالواقع، سأكون سعيد للغاية إذا فعلتِ ذلك. |
Kapıyı açmak için çok korkardım. | Open Subtitles | بل سأكون فزعاً للغاية إذا فُتح ذاك الباب |
Eğer neden bahsettiğini bilmediğimi sanıyorsan, çok eski kafalısın. | Open Subtitles | أنت عتيق للغاية إذا اعتقدت أنني لم أفهم ما تقصد |
Eğer izin versen çok mutlu olurduk. | Open Subtitles | ولكن لا يمكنني الإستسلام بعد سنكون سعيدين للغاية إذا سمحت لنا |
Eğer bir şeyler olursa çok sevinirdim. | Open Subtitles | حقيقةً, سأكون سعيدة للغاية إذا نتج شيء من علاقتهما |