"لما تبقى من" - Translation from Arabic to Turkish

• geri kalanında
• geri kalanını
• boyunca da

Günün geri kalanında ne televizyon ne bilgisayar ne de video oyunu var.
لا تلفاز ، لا كمبيوتر ، لا ألعاب فيديو لما تبقى من اليوم

Siz çocuklar bugün kazandığınız ikramiyelerle kendinize ait adanız olacak ve hayatınızın geri kalanında margarita içerek sarhoş olacaksınız.
مع المكافأة التي حصلتم عليها اليوم أيها الأطفال ستكونون على جزيرتكم الخاصة ثملين من المارغاريتا لما تبقى من حياتكم

Hayatının geri kalanında hastanla ruh doktorculuğu oynamak istediğin için söylüyorsun bunu.
هذا لأنك تريدين لعب دور الطبيب النفسي لمريضتكِ لما تبقى من حياتكِ.

Üstesinden geleceğiz, böylece hayatımızın geri kalanını beraber yaşayabileceğiz.
سننجح بذلك بأن نكون معاً لما تبقى من حياتنا

Yapabildiği şeyi öğrendiklerinde, ki öğreneceklerdir hayatının geri kalanını laboratuvar faresi olarak yaşayacak.
تقدمي , عندما يكتشفون مالذي يستطيع عمله , هم فقط هو سيصبح جرذ مختبر لما تبقى من حياته

Hayatım boyunca da bunu yüzüne çarpacağım.
لذا لما تبقى من حياتي، سأحملها ضدك.

Ama senenin geri kalanında öğretmenimiz o olmayacak değil mi?
لكنه لن يكون معلّمنا لما تبقى من العام. أليس كذلك؟

Bu yara yaşamının geri kalanında bugün narkolepsi olarak bildiğimiz, uyku büyüsünü tecrübe etmesine neden oldu.
إصابتها تسببت في نوبات نوم، وهو ما يُعرف اليوم باسم الخدار، لما تبقى من حياتها.

Hayatının geri kalanında Neruda devrim idealine bağlılığını sürdürdü.
لما تبقى من حياته، بقي نيرودا ملتزماً بالأفكار الثورية.

Sen akıllı genç bir adamsın, hayatının geri kalanında belediyede kalmak istemezsin, değil mi?
أنت ذكي أيها الشاب , و لا تريد أن تبقى في هذه البلدة لما تبقى من حياتك , أليس كذلك ؟

Hayatımızın geri kalanında ruhumuzu temizle
لما تبقى من أيامنا سوف نكرس حياتنا من أجل تطهير أرواحنا نعم أيها الرب

Hayatımın geri kalanında ne yapıcağım hiç bilmiyorum.
والآن يجب أن أحفظ هذا بداخلي لما تبقى من حياتي

Hayatının geri kalanında burada çürümek mi istiyorsun?
هل تريدين ان تتعفنى هنا لما تبقى من حياتكِ ؟

Hayatının geri kalanında servet kaybedişini ısrarla anlatmasını dinlemek zorundayım.
وأنا علي الاستماع له وهو يتذمر عن فقدانه لثروته لما تبقى من حياته

Bizim jenerasyonun ve benim hayatımın geri kalanında bu güç sürekli çakacak bir çivi arayacak.
ولما تبقى من جيلنا، لما تبقى من حياتي، تلك القوة ستظل باستمرار تبحث عن مسمار.

Gecenin geri kalanında stajyerlere izin vereceğim.
سأعطي المتدربين إجازة لما تبقى من اليوم.

Ömrünün geri kalanında kendi kendine nefes alamayacak.
لن يستطيع أبداً التنفس بمفرده, لما تبقى من حياته

Hayatının geri kalanını geçirebileceğin kadar parayı al ve ortadan kaybol.
خذي فحسب ما يكفي لإطعامكِ لما تبقى من حياتك

...hayatımın geri kalanını ucube bir değirmende gece gündüz çalışmayacağım.
اعمل بجهد حتى يظهر العظم من اصابعي في مصنعٍ ملعون .. لما تبقى من حياتي

Günün geri kalanını arabamın arkasında geçirmek ister misin?
هل تريدين أن تركبي في مؤخرة سيارتي لما تبقى من اليوم ؟

Hayatı boyunca da senden nefret edecek.
سوف تكرهك لما تبقى من عمرك.