"لمسك" - Translation from Arabic to Turkish

• Sana dokundu
• yakalamak için
• dokunmak
• dokunamaz
• dokunmaya
• yakalamaya
• dokunamazlar
• Sana dokunursa
• Sana dokunabilir
• sana dokundum
• dokunabilseydim
• dokunamam
• dokundu mu
• dokunduğun
• dokunduğunu

Ben hala benim Sana dokundu diye aşağıladığın Barbar.
لا أزال انا، البربري الذى اهنتيه لأنه قد لمسك.

Kaçak bir mahkumu yakalamak için tek yol olmasa da bunun yollarından biri.
سكيننير: هو قد لا يكون أفضل طريق لكنّه بالتأكيد طريق واحد لمسك مدان هارب.

Onu buraya, masanın üstüne koyuyorum, çünkü fortlandığından beri hiçbirimiz sana dokunmak istemiyor.
سوف أضعها على منضدتك. لا أحد منا يريد لمسك منذ أن أطلق عليك الريح.

İntikamım kötü olacak. Ama anlayamıyorum. Hayaletler sana dokunamaz.
أنا مصممة علي الضرر ولكن الأشباح لا يمكنها لمسك والزومبي لا يمكنهم الإختفاء , لذا

Peki ama sana dokunmaya çalıştığımın kayda alınmasını istiyorum.
حسناً لكنني اريدك ان تعلمي بأنني كنت أحاول لمسك

Sihirbazlar ateş ve çelikle oynar, testerenin öfkesine meydan okurlar, mermi yakalamaya cesaret ederler veya ölüm tehlikesi olan bir firara teşebbüs ederler.
يلعب السحرة بالحديد و النار، متحدين ضراوة المنشار لهم الجرأة لمسك رصاصة أو القيام بمحاولة هروب مميتة.

Ve müşteri için dans edilirken sana dokunamazlar.
وعندما ترقص لزبون, فإنه لا يمكنه لمسك

Ben yokken biri Sana dokunursa, onun kamışını öyle bir bağlarım ki kulaklarından işer.
اذا لمسك اي شخص وانا غير موجود سوف اجعلهم يبولون من اذانهم من شدة الضرب

Sana dokunabilir miyiz?
هل يمكننا لمسك ؟

Ama sen de enfeksiyon kapmış olabilirsin. Brunei Sana dokundu. Boynuna bakalım.
لكن ربما أنا ملوث أيضاً بروناي " لمسك أيضاً , لنرى رقبتك "

Yaşlı adam Sana dokundu mu?
هل لمسك العجوز؟

O ihtiyar Sana dokundu mu?
هل لمسك ذلك الرجل المريض؟

Mesela, Sporacidae ailesinden, Delena örümceği, avını yakalamak için zıplayabilir. Okul gaztesi için mi?
على سبيل المثال, عنكبوت ديلينا, العائلة سبوراسدا , له القدرة للقفز لمسك فريسته.

Her birinde, dalları yakalamak için tamamen uyumlu halde kıvrımlı kemiklerden oluşmuş dört el bulunuyor.
كل واحد ينتهي بيد عظامها المنحنية تكيفت تماما لمسك الفروع

Asaya dokunmak, belli anılarını canlandırdı mı diyorsun?
أنت تقول أن لمسك للعصا قام بفتح ذكريات مُعينة.

Artık sana dokunamam, Doktor. Kimse dokunamaz.
لا احد يستطيع لمسك الآن يا دكتور

dokunmaya korkuyorum ama seni gördüğüme sevindim.
إنني خائف من لمسك ولكنه من الجيد رؤيتك ياصاحبي

Biz de tıpkı sizin gibi bu hayvanı yakalamaya çalışıyoruz.
نحن فقط محاولة لمسك هذا الحيوان مثلك تماما مع ذلك، سيد

Yüce tanrım, sana dokunamazlar, çünkü seni onlara tanıttım.
المسيح لا يمكنه لمسك لأنني أرشحك.

Bir daha Sana dokunursa ben hallederim
ان لمسك ثانية, أيها الرقيب و سأتدخل في ذلك

Sana dokunabilir miyim?
هل أستطيع لمسك ؟

Bak, bunun için üzgünüm. Yani, iznin olmadan sana dokundum.
أنا آسف بشأن ذلك أقصد لمسك بدون إذن

Keşke hayatta olup sana, bir kere daha dokunabilseydim, diyor.
يقول إنه يتمني لو كان حيا ً, لكي يتمكن من لمسك.

Bana dokunamazsın. Ben de sana dokunamam çünkü ben ölüyüm.
لا يمكنك لمسي، ولا يمكنني لمسك لأنّي ميّتة.

Sana hiç dokundu mu? Yerlerine?
هل سبق له أن لمسك في أماكن؟

Senin beni sevdiğini biliyorum. J. Bana dokunduğun anda, bunu hissedebiliyorum.
أعلم أنك تحبني أحسُّ بهذا عند لمسك لي

Dokunmaman gereken bir şeye dokunduğunu hatırlıyor musun?
هل تتدكرين لمسك لشيء ما ربما شيئ ليس من المفروض عليك لمسه ؟