"لمقابلتك" - Translation from Arabic to Turkish

• Tanıştığımıza
• tanışmak
• Tanıştığıma
• görmek
• tanışmayı
• sizi görmeye
• memnun
• tanıştığım için
• görüşmek
• buluşmaya
• Merhaba
• tanışma
• buluşmak
• tanışmaya
• seni görmeye

Ben Jean-Paul Sarte'tan 'Yahudi Sorusu'. Tanıştığımıza memnun oldum.
أنا جان بول سارتر و المسألة اليهودية مسرور لمقابلتك

- Tanıştığımıza memnun oldum. - Bende Tanıştığımıza memnun oldum.
عظيم السرور لمقابلتك - انة مديد السرور لمقابلتك، أيضا -

- Warren. Angela lobiden aramamı istedi ama ben sizinle karşılaşıp tanışmak istedim.
‫الأستقبال قال لي أن أتصل لكنني رفضت ‫وأردت القدوم هنا لمقابلتك وجهاً لوجه

Sizinle tanışmak için sabırsızlanıyordum.
لقد كنت اتطلع لمقابلتك اسمعنى ,هل تسدى لى معروفا؟

Sizinle Tanıştığıma çok sevindim efendim. İçeri gelmez misiniz?
إننى سعيد جداً لمقابلتك يا سيدى ألا تدخل ؟

Seni tekrar görmek için sabırsızlanıyordu.
أيجب علينا هذا ؟ إنها متشوقة لمقابلتك ثانية

Tanıştığımıza sevindim. Umarım burayı seversiniz.
سعدتُ كثيرا لمقابلتك آمل ان يعجبك المكان هنا

- Tanıştığımıza için bir şans var asla. - Yani, şimdi bana ne inan?
لم تسنح لنا الفرصة لمقابلتك إذاً ماذا ، أنت تصدقني الآن ؟

Tanıştığımıza memnun oldum. Herhangi biriyle Tanıştığıma memnun oldum, açıkçası.
مسروره لمقابلتك مسرور لمقابله اي شخص بصراحه شديده

Merhaba, Tanıştığımıza memnun oldum. -Ben de efendim.
مرحباً, مسرورة لمقابلتك مسرور لمقبلتك أيضاً

- Tanıştığımıza memnun oldum, Allison. - Tanıştığımıza ben de memnun oldum, Brett.
ـ سعيد لمقابلتك ، أليسون ـ سعيدة لمقابلتك ، بريت

Yazılarının ürkütücü ve depresif olduğunu duymuş. Seninle tanışmak için can atıyor.
لقد سمع أن كتاباتك مرضية و محبطة إنه يتوق لمقابلتك

Connie, tatlım Bayan Mount-Temple sizinle tanışmak için sabırsızlanıyordu.
كوني حبيبتي , السيدة مونت تيمبل متشوقة جدا لمقابلتك.

Arabamı bırakmaya özellikle geldim, seninle tanışmak için.
جئت لتسليم سيارتي متعمدة فى محاولة لمقابلتك

Sizinle Tanıştığıma çok memnunum oldum, Bond-san, gerçekten.
أنا مسرور جدا جدا لمقابلتك بوند أنا حقا مسرور

- Evet. - Tanıştığıma memnun oldum. Ben Ian.
ــ نعم ــ إذا سعيد لمقابلتك أخيرا ، أنا ٌ آين ٌ

Ben de seninle Tanıştığıma çok sevindim, prenses.
انا سعيدة أيضاً لمقابلتك ، ايتها الأميرة

Bu konudan hiç haberleri yok. Sizi görmek benim kendi fikrimdi.
. فهم لا يعرفون أي شئ عن ذلك كانت هذه فكرتي لمقابلتك

Sizinle tanışmayı çok istedim Cecile Croomy, ben...
لقد كنت اتطلع لمقابلتك ,أنسة سيسل كرومى فأنا

Bay Reed yarım saat içinde sizi görmeye geliyordu.
السيد ريد كان قادما لمقابلتك فى خلال نصف ساعة...

- Merhaba. - Sonuçta seninle tanıştığım için memnun oldum.
مرحبا اني مسرور جدا لمقابلتك أخيرا

Seninle görüşmek için 15 yıl beklemeye değmedi.
إنهُ لا يستحق الإنتظار لـ 15 عام لمقابلتك

Ona mesaj çekmeye cesaret ettim ve buraya seninle buluşmaya gelmesini söyledim.
لقد أعطيت لنفسي حرية مراسلتها وأخبرتها أن تأتي هنا لمقابلتك

Merhaba, Bay ve Bayan Banks.
مرحبا، السّيد والسّيدة بانكس مرحبا، لطيف لمقابلتك

Senin işini bitirmeden önce, seninle tanışma fırsatı bulduğuma çok sevindim Krusty, çünkü senin büyük bir hayranınım.
أنا مسرور جداً لحصولي على ..فرصة لمقابلتك قبل قتلك، لأنني من المعجبين بك

Seninle buluşmak için otelde olmadığıma şaşırmışsındır.
أنت يجب ان تسأل عندما أنا لم أكن في الفندقِ لمقابلتك

İçerisi Peach'in klonlarıyla kaynıyor ve Tv kameraları seninle tanışmaya hazır.
المكان مزدحم بـ مستنسخي بيتش وكاميرات التلفزيون مستعدة لمقابلتك

Anne, çok büyük bir arabayla seni görmeye gelmiş.
يا أمى.. شخص جاء لمقابلتك فى سيارة كبيرة جدا